Do u prefer me?

6.6K 256 249
                                    

Salonda bir sağa bir sola yürüyüp dururken ellerimi saçlarıma geçirip derin bir nefes aldım ama sinirlerim bir türlü yatışmıyordu. "Kim olduğunu sanıyor da hayatıma karışıyor ki?"

Saatlerdir sinirimi söylene söylene çıkarıyordum. "Dün tam olarak ne oldu?"

Roden mısır gevreğini yerken ağzı dolu bir şekilde konuşunca suratımı buruşturdum, bazen iğrenç olabiliyordu. "Zayn peşime adam takmış, beni korumak için! Tanrı aşkına beni neyden koruyacak ki? Bir de işten atılmama sebep oldu patronumu tehdit etmiş!"

"Çok romantik!"

Roden'a ters bir bakış attım. "Romantik değil aptal tehlikeli!"

Hayatım yeterince bok değilmiş gibi bir de henüz tamamen tanımadığım bir adamın hayatına girip 'korunmaya ihtiyacı olan kişi' olmuştum.

"Olumlu yanından baksan." Dedi Roden. "O yerde çalışmak zorunda değilsin artık, demek ki Zayn seninle ilgilenecek."

Başım artık dönmeye başlayınca kendimi koltuğa atıp iyice yerime sindim. "Kızım adamın ne iş yaptığı belli! Kesin mafya falan, evimi bulmasına da şaşırmıyorum artık."

"Hep mafya karısı olmak istemişimdir."

Yanımda duran yastığı Roden'ın kafasına fırlattım. "Evet olsaydın eğer sırtında bir hedef tablosuyla gezer sorumlu olmadığın şeyler yüzünden bedel öderdin."

Roden sıkıntıyla nefesini dışarı verip kucağındaki kaseyi sehpaya bıraktı ve oturduğu yerden kalktı. "İçimi bayıyorsun Mia. Biraz olumlu ol! Adam sana sahip çıkıyor işte."

Gözlerimi devirip kumandayı elime aldım ve televizyonu açtım. Artık bir işim olmadığı için tüm gün evde kalacaktım ve şimdiden sıkılmaya başlamıştım bile!

Roden gözden kaybolurken ben televizyon izlemeye koyulmuştum. "Ben işe gidiyorum sende hamile yogası falan yap sinirlerin gevşer."

Ona gitmeden önce orta parmağı çıkarıp tekrar televizyon izlemeye koyuldum.

Sıkılıyordum.

Hem de çok !

Saatler sonra karnımdan gelen gurultular beni yapıştığım koltuktan kaldırmayı başarınca mutfağa gidip yiyecek bir şeyler aradım ama canım evde olan hiçbir şeyi çekmiyordu daha çok tatlı istiyordum.

Çalmaya başlayan telefonumu umursamadan dolapta tatlı bir şeyler aramaya koyuldum zaten bir süre sonra telefon susmuştu.

Dolabın en ücra köşelerinde bulduğum donmuş çikolatanın tarihini kontrol ettikten sonda mideye indirmek için hazırlanmıştım ki kapı çaldı.

Çikolatayı şortumun beline sokup -cebim yoktu- kapıyı açtım, gelen Zayn'di.

Beni paspal bir şekilde görmesini de utanç kaynağı listeme eklemiştim.

Beni baştan aşağı süzdükten sonra gözleri bir ara belimdeki çikolataya takılmıştı. "Selam Zayn!"

Dikkatini tekrar kendime çektim. Ela gözleri kahvelerimde gezinirken ona sinirli olduğumu hatırladım ama hislerimde bir değişiklik olmadı. Bana bakarken ona sinirlenmiyordum bile.

Kapıyı açıp içeri geçmesini bekledim, o geçince de kapıyı kapatıp salona ilerledim. "Otursana."

Koltuklardan birine oturduğunda ne yapacağımı bilememiştim. "Kahve falan içer misin?"

Ona şu an gerçekten sinirli olmam gerekiyordu ama bir türlü sinirlenemiyordum.

"Hayır." Dedi gözlerini hala üzerimde gezdirirken.

I'm Having your baby / ZAYLENA Where stories live. Discover now