Siyahın asaleti ve beyazın masumluğu ile büyümüş asi, sert ve zor bir kız, abisi için ölümü bile göze alabilecek bir cesarete sahip.
Mardin'in sevilen yakışıklısı sert, katı, umursamaz bir adam, kız kardeşi için kendini sonunu bilmediği bir oyuna s...
اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.
Barkın'ın👇🏽
اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.
Ertesi gün Deniz Defne gözünü zorlukla açtı. Tüm gece eski fotoğraflara bakmış, anılar içinde kaybolmuştu. Ve ne kadar kabul etmek istemese de olacaklardan biraz korkuyordu.
Üstünü değiştirdikten sonra kahvaltı için odasından çıktı. Masaya geçtiğinde herkes sessizdi. Deniz Defne dün karmaşadan dolayı göremediği kız kardeşinin yanına geçerken başına bir öpücük kondurdu.
"Nasılsın güzelim? Okulun nasıl gidiyor?"
"İyi değilim abla, nasıl iyi olabilirim!"
"Bunu sonra konuşalım, okulun nasıl demiştim."
Kardeşi sesli bir nefes verdi.
"Son sene olduğu için zorlanıyorum ama üniversiteye gidecek olmamın heyecanı bu zorluğu biraz hafifletiyor."
"Sana güveniyorum yaparsın sen."
Başka hiçbir şey konuşulmadı kahvaltı sofrasında. Bir ara Deniz Defne babasıyla kahvaltıdan sonra konuşmak istediğini belirtti. Ve şimdi beraber çalışma odasındalardı. Tabi yanlarında gözünde morlukla oturan abisi de vardı. Deniz Defne ondan tarafa bakmamaya özen göstererek babasına döndü.
"İstanbul'da kalan eşyalarımı ne zaman almaya gideyim baba?"
"Bu akşam seni istemeye gelicekler, yarın da biz Naz'ı istemye gideceğiz. Ondan sonra Barkın ile gidersin."
Deniz Defne ağzını açamadan abisi Selim söze atıldı.
"Hayatta olmaz baba, ben kardeşimi o adamla bir yere göndermem. Ben götürürüm." Deniz Defne yüzünde iğneleyici bir gülümsemeyle abisine döndü.
"Pardon?"
"Ne pardon! Ben seni düşünüyorum!"
"Sen beni ya da bizi düşünseydin kaçırmak yerine gidip adam gibi isterdin Naz'ı. Şimdi beni düşündüğünü söyleme. Bu akşam parmağıma yüzüğünü takacağım adamla babam izin veriyorken sana noluyor!!"
