11.

1.6K 51 1
                                    

*DÜZENLENMİŞTİR*

Geçmiş

"Gidiyor musun Defne?"

"Evet, bu nöbette hiç olmadığım kadar yoruldum. Eve gider gitmez kendimi yatağa atacağım."

"Ne oldu? Sen bu kadar söylenmezdim."

"O kadar çok şey oldu ki! Anlatmaya üşeniyorum Zeynep. Benim kadar şanslıysan sen de yaşarsın zaten."

Zeynep kulağını sıkıp dolaba vurdu.

"Aman Allah korusun. Mesleğimi gerçekten çok seviyorum ama anladığım kadarıyla seni de baya zorlamışlar. Bunun olmasını istemem."

"Neyse, çıkıyorum ben. Sana da kolay gelsin."

"Eve varınca bana haber ver. Dolapta da yemek var."

"Tamam, görüşürüz."

Deniz Defne arkadaşıyla vedalaştıktan sonra yorgun bir şekilde hastaneden çıktı. Her zaman gittiği yolun kapalı olduğunu görünce derin bir nefes alıp yönünü değiştirdi. Parmaklarıyla direksiyonda ritim tutarken ileride duran arabaları görüp biraz yavaşladı. Yaklaştığında arabanın etrafında telaşla dolanıp telefonla konuşan adamları gördü. Yanaşıp camını açtığında içlerinden bir tanesine seslendi.

"Bir sorun mu var?"

Adam sinirle kendisine dönüp bağırdı.

"İşine bak!" Deniz Defne tam camını kapatacakken panik dolu bir ses duydu.

"Fuat! Lan patron çok kan kaybediyor!"

Camını kapatmadan arabadan indiğinde etrafı birkaç saniye içinde iri yarı adamlar tarafından sarıldı.

"Bakın ben doktorum. Yani şu anda işime bakmam gerek. Değil mi?"

"Hadi burdan sana malzeme çıkmaz. Git işine."

"Abi kız doktorum diyo, baksın bi!"

Deniz Defne kendisini tersleyen adama tek kaşını kaldırıp baktığında adam belindeki silahı çıkarıp Deniz Defne'ye doğrulttu. Birlikte arabaya ilerlemeye başladıklarında adam sinirle tısladı.

"Tek bir yanlışında beynini asfalttan kazırlar."

Deniz Defne arabaya eğilip adamın yarasına baktığında arkasında homurdanan adama döndü.

"Ben sana yapacağımı biliyorum ama kan kaybeden patronuna dua et sen!"

"Ke-

"Sen kes sesini! Bu zamana kadar niye müdahale etmediniz! Konuşacağına adamın yanına geç ve ceketini kanayan yerine bastır!!"

Deniz Defne adamlarla birlikte arabaya bindiğinde tekrar konuştu.

"Hastaneye gitmemiz lazım."

"Hastene olmaz. Hasan bizim yere sür."

"Bak hastane olmadan olmaz. Çıkış yarası yok, kurşunlar hâlâ içeride."

"Gideceğimiz yerde istediğin her şey olacak merak etme. Şimdi sus ve işini yap."

Deniz Defne sabır çekerek döndüğünde dikkatini kanlar içinde duran adama verdi. Birkaç dakika içinde yıkık dökük bir fabrika önünde durduklarında iki adam patron dedikleri kişiyi çıkarırken biri de Deniz Defne'nin kolunu tuttu. Deniz Defne bu hareketle kendini daha fazla tutamayıp adamın kolunu ters çevirdi.

ZOR TÖRE (DÜZENLENİYOR)Where stories live. Discover now