Kadın bir ressam ve artık sakin bir hayatı arzulayan Bruce Wayne.
İkisi tanışır garip bir gecede.
Sırf her şey daha da garip olsun diye.
Ama artık Gotham kırmızılar içinde kalacak.
Sırf Batman'nin dönemi bitsin diye.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Gotham
Havalimanından çıkarken, koyu gri bulutların altında kalmış şehre bakındığında. Florence'ın beklediğinin aksine hava bunaltıcı değildi. Hatta yeni biten şarkının da etkisiyle kendisini filmlerde ki gibi hissediyordu.
Etrafına bakındı. Bruce onu almaya geleceğini ısrarla belirtmişti ve gözleri onu arıyordu. Garip bir heyecan ve belki de sevinçle doluydu. Yine de aklının köşelerinde çokta iyi tanımadığı birisiyle kalmanın garip hissi kendini gösteriyordu.
Henüz eve varmadık diye düşündü. Meraklıydı, olacakları merak ediyordu, Bruce Wayne'nin gerçekten nasıl birisi olduğunu merak ediyordu.
Sonunda düğmeli gri hırkası, beyaza çalan gömleği ve siyah pantolonu ile elleri cebinde kendisine mutlu bir şekilde bakan adamı gördü, ve gülümseyip ona doğru yürümeye başladı. Ona ulaştığında bir an sarılıp sarılmayacağından emin olamadı, muzipçe bir gülümsemeyle gözlerine bakmayı tercih etti.
''Hey.'' Dedi kadın. Çok sakin bir sesle. Oysa nasılda heyecanlıydı.
''Hoş geldin.'' Dedi Bruce ve kadının gözlerine bakmaya devam etti. Bir süre daha bir şey demeden durduklarında Florence istemsizce güldü. ''Umarım geldiğim için pişman değilsindir. Çünkü üşüyorum ve geri içeri girmekle bir sıkıntım yok. Taxi çağırmakla da...''
Bruce çok sakin ve sessiz bir şekilde gülümseyip gözlerini kapattı. Kadın kaşlarını çattı. Sanki her şey gittikçe daha da garipleşiyordu.
Adam kadının orta boy valizini eline alırken kadın karşı çıkacaktı ancak adamın kaldırıp gittiğini gördüğünde, omuz çantasına tutunup Bruce'u takip etti. Çok geçmeden farklılığı ile adeta bağıran siyah Aston Martin arabaya vardılar. Bruce yine kadının kapısını açtı ve bindikten sonra kapatıp sürücü koltuğuna geçti. Arabanın içini incelerken hızlıca iki sonuca vardı.
Ya Bruce Wayne arabalarını çok temiz kullanıyordu. Ya da pek kullanmıyordu.
Adamın finansal durumunu anımsayınca ikisinin de çok güçlü ihtimalle doğru olduğunu anladı.
Bruce arabaya bindiğinde kemerini takan kadına baktı ve ''Uçuş nasıldı?'' gibi bir sohbet yaptılar. Kadın Gotham'da gezebileceği yerleri sordu, Wayne ise çok yer olduğunu ve onu göstereceğini söyledi. Bu noktada kadın yine kaşlarını hafifçe çattı, çünkü bu ilgi çok fazlaydı. Yine de adamla geçireceği zamanın tadını çıkarmaya odaklanmalıydı.
''Akademi de ne oldu tam olarak?'' diye sordu Bruce. Florence Gotham'a geldiğinde Cuma günüydü ve New York'tan geri dönüşünden bir hafta bile geçmemişti. Çok mu çaresiz gözüküyordu?
Ne oluyordu da bu kadar çabuk ve belki de anlamsız kararlar alıyordu?
''Anlaşmanın dışına çıkıyorlardı.'' dedi daha net görünmeye başlayan şehre bakarken. ''Ve bende gıcık aldım.'' Adamın kaşlarının çatıldığını gördüğünde kendisine güldü. ''Programım uzuyordu ve bende sevmediğim insanlar için pekte iyi olmayan bir yerde çalışmak istemedim.''
