Kadın bir ressam ve artık sakin bir hayatı arzulayan Bruce Wayne.
İkisi tanışır garip bir gecede.
Sırf her şey daha da garip olsun diye.
Ama artık Gotham kırmızılar içinde kalacak.
Sırf Batman'nin dönemi bitsin diye.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
-Kırmızıyı Çizmek-
Derin ve huzurlu bir uykudan sıyrılıp yataktan ilk kalkan Florence oldu. Saat öğleden sonra beş gibiydi ve kalkmanın zamanı gelmişti.
''Bir yere mi gidiyorsunuz?'' diye sordu Brucce Wayne, muzip bir gülümsemeyle. Florence gülümsedi. ''Seni bilmem ama ben çok açım.'' Yarım yamalak giydiği elbise ile adama eğildi ve dudaklarına bir buse kondurdu. ''Önce bir de duş almam lazım.'' Bruce'un kolları beline giderken gülümsedi.
Florence'ten sonra Bruce duş alıp aşağı indi. Çok uzun zamandır olmadığı gibi, konuşma ve kıkırdama sesleri duyuluyordu. Birkaç fısıldaşma daha duyuldu. Kadının hafifçe kıkırdamasını. Bu sırada Bruce'ta dudaklarında bir gülümsemeyle içeri girmişti. ''Alfred. Günaydın.''
Yüzü kadına döndü ve sanki günün öncesinde konuşmamışlar gibi, duygu dolu bakışlar ve içten küçük bir gülümsemeyle ''Günaydın.'' Dedi.
''Size karşı çıkmak istemem ancak saat, günaydın denecek saati geçeli çok oldu Efendi Bruce.'' Alfred kahve kupasını tezgaha koyarken söyledi. ''Hatta iyi akşamlar demeye az kaldığını söylemeliyim.''
Bruce gözlerini devirdi ve kahvesinden bir yudum aldı. ''Saat geç oluyor ama benim halletmem gereken işlerim var.'' Adam kadının meraklı kahverengi gözlerine baktı ''Umarım sorun olmaz.''
Kadın da kendi kahvesinden bir yudum alırken ''Hayır, hayır.'' Demeyi başardı. ''Hatta bende şehre gidip bir iki şey almayı düşünüyordum.'' Dedi. ''Gittiğim yerlerden resim malzemeleri almayı severim.''
Kadının Alfred ile gitmesine karar verdiler. Ancak Bruce Wayne'nin işleri masa başı olmaktan çok daha karmaşıktı.
***
Şehir yine sessizdi.
Ne bir öldürülen birisi vardı, ne öldüren, ne de bir Red Hood.
Bruce, Florence Lorca'nın özel bir etkisi olduğundan şüphelenmeye çok yakındı. Ancak hiçbir şeyin öylesine olmayacağını bilecek kadar tecrübeliydi. Şehrin sessizleşmesinin bir sebebi olmalıydı.
İçten içe bu sebebin çok uzun süre gizli kalmamasını umdu.
Neyle karşı karşıya olduğunu bilmek her daim en iyisiydi.
Diğer yandan da, Batman'den çok uzakta değil, şehir merkezinde eski olduğu belli olan bir mağazada Florence cennette hissediyordu.
Envai çeşit boya, fırça, kağıt her yerdeydi. Eski tahta ve boya kokusu fazlasıyla rahatlatıcıydı.
Kurşun kalemlere bakınırken, paralel stokta birisinin geçtiğini gördüğünde kadının dikkati dağıldı. Ancak çok uzun süre bakmadı. Geri kar akalemlere odaklandı ve almak istediklerini seçti. Başka bir şeye ihtiyacı olmasada, sırf merakından dolayı biraz daha incelemeye devam etti.
