O benim sürtüğümdü. Benden başka kimsenin siki için çıldırmazdı. Kimseye göz ucuyla bile bakmaz, iltifatlarına milim dudak oynatmazdı. Bana sadık, bir o kadar da benden bağımsızdı.
[Him & I şarkısından esinlenilmiştir]
[Feminen Taehyung içermektedir]
Taehyung sakince kapıyı kapatıp oturduğum masaya ilerlediğinde önümdeki dosyaları kapatmış, solumda, açık duran çekmecenin içine koymuştum.
"Bilmiyorum, henüz seçmedim"
Arkama yaslanıp oturması için birkaç kere bacağıma vurduğumda istediğimi yaparak bacaklarıma oturmuştu. İnce belini ellerimde sarıp yorgun gözlerine bakmıştım. O ise dudaklarımı kısaca öpmüş, yüzünü boynuma gizleyerek yatmıştı.
"Ruby aradı. Olanları duymuş. Bizi yemeğe çağırıyor" dediğimde şaşkınlıkla mırıldanmış, elini boynuma koyarak tırnaklarını o bölgede hafifçe gezdirmişti.
"Kimden duymuş ki? Ablan bu işlerin dışında kalmıyor mu?"
"Bilmiyorum. Söylemiyor" dediğimde boynumu huylandıran hareketleri durmuştu. Bir şeyleri kısa süre yapmayı bıraktığında bu düşündüğü anlamına geliyordu.
"Mag?" demişti kendinden emin bir şekilde fakat o olduğunu kesinlikle düşünmüyordum.
"Mag söylemiş olsaydı bilirdim. Sürekli konuşuyoruz"
"Sürekli konuşmanız, onun sana söyleyeceği anlamına gelmiyor"
"Yine sürtükleriyle seks yapıyordur. Dünya umrunda değil onun. Bu olanları duysa da asla karışmaz"
"Bu yüzden mi onu çağırmıyorsun?"
"Hayır Taehyung. O benim kardeşim. İkisinin de bu olayların dışında kalmasını istiyorum"
"Jackson da senin kardeşin ama onu öldüreceksin"
"İkimiz de birbirimizi sevmiyoruz. Jackson kendi öz kardeşlerini bile sevmiyor ama onun aksine ben, ablalarımı seviyorum"
Gülmüştü. Eli enseme çıkmış, kısa saçlarım arasında parmaklarını gezdirmişti. "Ben de ağabeyimi seviyorum ama onu öldüreceğim. Bence ablalarından sana katılmalarını isteyebilirsin."
"Ruby yaşadığımız hayatı istemediği için normal bir hayat yaşıyor. Mag ise tam bir sekskolik. Pek yeterli kişiler olduklarını düşünmüyorum. Ayrıca Mag buraya gelirse senin takımını elinden geçirmeden rahat etmez"
"Mantıklı" demişti neşeyle. Ona dönük olduğumdan dudaklarımı öpmüş, ardından kucağımdan kalkmıştı
"Hazırlanacağım. Bir saatini almamda sorun olur mu?"
Öylesine sormuş gibi beni dinlemeden çıkıp gittiğinde başımı ellerim arasına alarak uzunca nefes vermiştim. Gitmek istemiyordum. Minik sevgi kelebeğimiz bana bunu yapmamamı, ikimizin kardeş olduğunu söyleyip saçmalayacaktı. Belki de benden önce onu da çağırıp konuşmuştu.
•••
"Sinirlenme, sesini yükseltme, dik dik bakma sakın. O senin ablan. Ne söylerse sadece onayla. Biliyorum söylediklerini yapmayacaksın ama en azından kavga çıkarma"
Onu başımla onaylamıştım. Ellerimizi birbirine kenetleyip bizim için açılan kapıdan çıkmış, Taehyung da elimi bırakmadan arabadan çıktığında beklemeden büyük villanın girişine ilerlemiştik.
Binanın uzun merdivenlerini yavaşça çıktığımızda korkuluklara kollarını koymuş, düşüncelere dalıp gitmiş Mag ile karşılaşmıştık. Bizi başından beri fark etmemiş, daldığı yere bakmaya devam ederken parmakları arasındaki sigarasını dudaklarına götürmüştü. Taehyung ile birbirimize bakmış, ardından tekrar Mag'e dönmüştük.
"Mag"
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
