1

2.7K 256 149
                                    

Oradan oraya koşturan doktorlar, hemşireler arasında yere çökmüş, kollarıyla bedenini sarmalamıştı genç kadın

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Oradan oraya koşturan doktorlar, hemşireler arasında yere çökmüş, kollarıyla bedenini sarmalamıştı genç kadın. Artık ağlayamıyor, bir tepki dahi veremiyordu. Canından çok sevdiği çocuğun, yeğeninin haftalardır küçük bir hastane odasında kalması canını sıkıyordu. Hiçbir tepki vermemişti genç çocuk. Hareketsiz bedeni öylece sedyenin üzerindeydi. Fakat haftalar sonra durumunda değişiklik olmuştu. Bunun iyi yönde olmasını dilerdi. Fakat, hayır. Öyle değildi. Peter Parker'ın kalbi durmuştu.

"Lütfen." Diyordu genç kadın. İlk defa bu kadar çaresiz ve güçsüz hissediyordu. Kendi evladı gibi gördüğü çocuğun yokluğunu düşünmek dahi istemiyordu.

"Kurtarın. Yalvarırım bir şey yapın." Sesi o kadar güçsüz çıkıyordu ki kendisi bile duymakta güçlük çekiyordu.

Omzunda hissettiği sıcak bir el ile bakışlarını yerden çekerek arkasında kalan adama çevirmişti gözlerini. Karşısındaki Tony Stark idi. Bir an için bile olsun o güçlü duruşunu bozmamaya çalışıyor, büyük bir çaba sarf ediyordu. Fakat onun da içeride yatan genç çocuğa değer verdiğini, onun için üzüldüğünü biliyordu. Güneş gözlüklerinin arkasına gizlediği gözlerinin acı dolu olduğunu anlayabiliyordu.

Sessizce gözyaşı dökmeye devam ederken önüne dönmüş, yoğun bakım ünitesinin kapısına dikmişti gözlerini. Yeğenine yeniden kavuşmayı istiyordu.

Aynı acı Miami'deki ailenin yüreğine de düşmüştü. Kumral saçları darmadağın olmuş genç kadın kocasının dediklerini umursamayarak önünden geçen doktorlara yalvarıyor, kızı hakkında herhangi bir şey söylemelerini istiyordu. Gözyaşları sel gibi akarken elinden bir şey gelmiyordu. Dakikalar önce kızları Eliane'nin kalbinin durduğu haberini aldıklarında zaten perişan halde olan Stewart ailesi yıkılmıştı.

Genç kadın olduğu yere çökerken elleriyle yüzünü örtmüş, hıçkırarak ağlamaya başlamıştı. Tanrıya dualar ediyordu. Kızının canını bağışlaması için. Kızının sapasağlam kalkması için her şeyi yapabilirdi.

"Ne olur bir şeyler yapın! Kızımı kurtarın lütfen!" Yanına gelen eşine sıkı sıkıya sarılarak derin nefesler almış, sakinleşmeye çalışmıştı. Fakat olmuyordu. Canından bir parça içeride hayatı için savaşırken sakin kalamıyordu.

Eşinin kolları arasından sıyrılarak karşısındaki koltuklarda oturan üç çocuğuna bakmıştı bu sefer. Ortalarında oturan abileri küçük erkek ve kız kardeşini kolları ile sarmalamış, gözlerini yummuş sessizce gözyaşı döküyordu. Kardeşlerine bir şey olmasından korkuyorlardı.

Genç kadın yorgun düşen göz kapaklarını kapatarak sayıklamaya başlamıştı. "Ona bir şey olmasın."

Yere çökmüş öylece oturup fayansları seyreden May Parker, görüş açısına giren galoşlu ayakkabılarla oturduğu yerden hızla fırlamıştı. Karşısındaki beyaz önlüklü yaşlı doktorun yüz ifadesine baktığında hiçbir şeyi anlayamamıştı. Peter iyi miydi, ölmüş müydü? Yüzünden anlaşılmıyordu.

Zorlukla yutkunarak gözlerini bir kaç kez kırpmış, yeniden yanaklarına süzülen yaşları elinin tersiyle çabucak silmişti.

"Peter... O iyi mi?"

Doktor koridordaki bir şey demesini bekleyen genç adama, hemen ardından bitkin genç kadına bakarak başını olumlu anlamda sallamıştı.

"Geri döndürmeyi başardık. Şuan durumu stabil."

Genç kadın derin nefesler alarak gülümsemiş, akan yaşlar hızlanırken kendisini engelleyemeyerek karşısındaki doktora sıkıca sarılmış, gözlerini yummuştu.

"Teşekkür ederim! Çok teşekkür ederim!"

"Ashley."

Genç kadın kendisine seslenildiğini işitmesiyle kapadığı gözlerini çabucak açarak ayağa fırlamış, karşısındaki meslektaşı kadının mavi gözlerine bakmıştı. Eliane için çok çabalayan arkadaşına minnettardı.

"Nasıl?" Demişti kadını omuzlarından kavrayarak. Kızı hakkında iyi bir şeyler duymak istiyordu.

"Geri döndürmeyi başardık. Yeniden yoğun bakıma alıyoruz."

Genç kadının gözyaşları bu sefer mutluluktan akarken hemşireyi sımsıkı sarmalamış, yanaklarına öpücükler bırakmıştı.

"Teşekkür ederim! Teşekkür ederim!"

Hemen ardından çocuklarının yanına ilerlemiş, üçünü de kolları arasına alarak öpmüştü.

"Kardeşiniz iyi." Demişti mutlulukla.

Peter Parker ve Eliane Stewart o gün hayatları için savaşmışlardı. Ve başarmışlardı.

Switch/Peter ParkerWhere stories live. Discover now