fifteen

1.3K 122 32
                                    

Chanyeol ile okul yolunda el ele tutuşarak yürüyorduk. Bu arada dediğim gibi dedikodu yayılmıştı. 1 haftadır konuşuyorlardı. Ve bizimde o şekilde samimi olduğumuzu görünce dedikoduları doğru çıkmıştı.

"Bu gidişte sizsiz okula gitmeye başlayacağım. Beni iyice unuttunuz burada."

"Seni unutur muyuz biz."

Jongin'i aramıza alıp öyle yürümeye devam etmiştik. Yürürken arada Chanyeol ile birbirimize bakıp gülüşüyorduk.

"Ben burdaymışım gibi davranıp flörtleşmeye iki dakika ara verseniz ne olur!"

"Tamam be bıraktım."

Ben Chanyeol'den bakışlarımı çekince Chanyeol Jongin'in kafasına bir tane vurmuştu.

Telefonuma ard arda mesaj gelmeye başlayınca hemen cebimden çıkardım.

Yeni Grubumuz^^

Jinwoo: Puppy çıkışta bir şey yapıyor musun?

Youngbeen: Ne yapıcaksın çocuğu? Yeni sevgili yaptı.

Jinwoo: Haklısın ama bu kadar sert giriştiğin için seninle kavga etmek istiyorum.

Youngbeen: Susta kavganı baskette konuştur.

Jinwoo: Sen değil miydin "Ben neden hiç kazanamıyorum." diye sinirden ağlayan?

Youngbeen: O gün en sevdiğim tişörtümü kaybetmiştim, zaten ona dolu olduğum için patlamış olabilirim. Yani seninle alakası yok.

Baekhyun: Arkadaşlar sakin. Nerden konuya girip nerden çıkıyosunuz.

Jinwoo yazıyor...
Youngbeen yazıyor...

Baekhyun: Herhangi açıklama yapmayın. Bazen 5 yaşında oluyosunuz.

Jinwoo: Herneyse Puppy. Çıkışta müsait misin?

Baekhyun: Bir fikrim yok. Şuanlık müsait gözüküyorum. Neden sordun?

Jinwoo: Sizi yeni bir yere götürücem. Başka plan yapmayın.

Youngbeen: Yapma-yın'ı bilerek mi yazdın yoksa beni de mi davet ediyorsun?

Jinwoo: Ne kadar gıcık olsanda seviyorum seni.

Baekhyun: Ha şöyle ya. Atışıp hem kendi hem benim sinirimi bozuyosunuz.

Jinwoo: Sus! Seviyorum sizi 😗

Baekhyun: 😳😗

Youngbeen: (Yanlış mı görüyorum?) 😗

Baekhyun: (Hayır Jinwoo gönderdi.)

Jinwoo: Parantez içinde görebiliyorum sizi.

Baekhyun çevrimdışı
Youngbeen çevrimdışı

Jinwoo: Aptallar.

"Hey sen neye gülüyosun öyle telefonda?"

"Merak etme Channie bizim çocuklarla konuşuyordum."

"Channie'den sonrasını duyamadım." deyip yüzüme salak salak gülerek bakmaya başlamıştı.

Bende ona gülerek bakarken yanımıza bir sivrisinek konmuştu. Zaten bu kadar mutluyken keyfimin kaçmaması imkansız bir olaydı.

"Chanyeol-shi~ . Nasılsın?"

"İyiyim, sen nasılsın Yumeki?"

"İyiyim. -" Arkadan birilerinin bağırmasıyla gitmesi gerektiğini anlamıştık ve dualarımı kabul ettiği için Tanrıya teşekkür etmiştim.

"Neyse benim gitmem gerekiyor. Sonra konuşuruz." el sallayarak koşarak gitmişti.

Chanyeol benim kafamdan tutarak omzuma koymuştu kafamı. Bu şekilde yatmayı sevdiğimi bildiği için sürekli böyle oturucaktık artık galiba.

"Chanyeol?"

"Efendim?"

"Bugün Jinwoo bizi yeni açılan bir yere götürecekmiş. Sende gelsene. Hem sevgilim olarak ilk oturmamız olur çocuklarla."

"Kuzum çok isterdim ama Jonginlere basketbol sözü vermiştim bile."

"Sanki ilk defa oynayacaksınız. Bir günlük gitmesen ne olur?"

"Baekkie söz verdim ama. Başka bir gün eğer orayı beğenirsen randevu tarzında gideriz ne dersin?"

"Çok hoşuma gider derim."

"Hadi kafanı geri koyda biraz daha rahat rahat oturalım."

Ben kafamı geri koyar koymaz zil çalmıştı. İkimizde sıkıntıyla nefes verip ayağa kalkmıştık. Sevgilimin cebine bildirimler gelmeye başlamıştı. Telefonunu eline alıp ekrana kaşları çatılı bakmaya başlamıştı.

"O kim Chan-ah?"

"Önemli değil. Jonginler akşama caymayın yazmış." Garip garip kekelediğinde neden gerildiğini anlamamıştım ama çokta üstünde durmamıştım.

beauty // chanbaekWhere stories live. Discover now