8

266 32 36
                                    

(medya çok hoşuma gitti koyayım dedim)

Girerken dikkat etmediğim camları film olan aracın içinde elimde daha önce hiç tutmadığım tabancanın soyut desenini izliyorum.Yanımda oturan adamın benim hakkımda neler düşündüğünü biliyordum. Daha önce böyle bir pisliğe hiç bulaşmadım. Bir adam öldürmemi istiyorlar. Sanki bu çok basit bir olaydı. Bunu yapacağımı sanmıyorum.İfadesini bozmayan adama dönerek tabancayı ona uzatıyorum

"Ben bunu yapamam"

Adam bana bakmıyor. Sadece tabancayı bana geri itiyor

"O zaman seni öldürmeliyim. Ramses'le böyle anlaştık."

"Ben bunu yapamam. Sen daha önce adam öldürdün mü? Benim yerime sen öldür. Yemin ederim ramse'se asla söylemem. Yeterki beni bu pislikten kurtar."

"Bu konuda sana yardım edemem. Adamı sana biz getireceğiz sende işini yapacaksın.Adamı öldürdüğüne  dair bir video kaydı istiyor. Üzgünüm"

Kararsız yüz ifadem tamamen kaybolunca endişeli bir hale dönüşüyor. Korkuyorum. Bu işten nasıl kurtalacağımı bilmemekten
Nereye gittiğimiz bile soramıyorum ya da kimi öldüreceğimi. Tek isteğim kapının aniden açılması. Koşarak uzaklaşmak istiyorum ama öldüreceklerinide biliyorum. Çaresiz bir halde bekliyorum.

Sonunda araç duruyor. Ellerim tamamen terlemiş. Gerginim hemde fazlasıyla. İlk önce yanımdaki adam iniyor. Kapıyı açmakta bile başarısız oluyorum. Ellerim titremeye başlıyor. Adam farketmiş olacak ki bana yardım ederek kapıyı açıyor.

"Hadi in"

Elideki metal hücrelerime karışmış gibi ürpertiyor. Bu kadar insafsız olacaklarını tahmin edemezdim. Sessiz bir şekilde iniyorum. Adam birkaç adımda  kolunu göğsüme bastırarak beni durduruyor. Neler olduğunu bilmiyorum.

"Bekle burada"

Kaçmak istiyorum. Doğru yön hangisi bilmiyorum. Sadece uzaklaşmak. Tek isteğim bu

Etraf  çok puslu. Görüntüsü iğrenç geliyor.Garip bir şekilde beni huzursuz ediyor. Beton duvarlar kaçmamı engeleyecek bariyer gibiler. Beklemek dahi istemiyorum.

"Buraya gel"

Uzaklardan kaba bir ses tonu duyuyorum. Bana mı diyor hiç bir fikrim yok. Çırpınış sesleri,bazen sessiz çığlıklar. Beni tedirgin edende bu ya görmediğim bir şey beni daha çok korkutuyor. Arkamı döndüğüm halde hiç bir şey göremiyorum. O sırada omzuma dokunan kişi tarafından tetiklenyorum.

"Benimle gel adamı paketleyip gitmeliyiz"

Sanki her gün bu işi yapıyormuş gibi başımı sallıyorum. Adamı takip ederken duvarlı alan daha fazla daralıyor.Şimdi koşsam beni durdurabilir mi diye düşünüyorum

"Öldüreceğin adam bu"

Aniden frenliyorum ve bana gösterdiği adama bakıyorum. Yere çömelmiş bir vaziyette gözlerimin içine bakıyor. Eli kolu bağlı yardım isteyemeyecek kadar bitkin.

"Bitir işini de gidelim"

Bunu nasıl yapabilirim. Ellerim deli gibi titriyor tabancayı neredeyse düşüreceğim.

"Sana bakmasından rahatsız oluyorsan bunu engelleyebilirim"

Elimdeki tabancayı adama doğru kaldırıyor. Şuan tetiği çeksem  isabet edeceği yer kafatası

"Hadi sık"

Boğazım tamamen kurudu. Yutkunamıyorum.

"Ben bunu yapamam"

"Başka bir çaren yok, yapacaksın"

"O adamın suçu ne ki belkide masum birini öldürüyorum. Sizin gibi vijdan yoksunu değilim ben nede patronunuz kadar zalim gibi. Bunu mu yapıyor. Sadece rahatına bakıp insanları öldürmenizi mi istiyor"

Soruma karşı gülümsüyor

"Duydun mu patron.Yapamayacağını söylüyor. Belkide boşa uğraşıyorsunuz. Basit bir öğrenci bize göre değil."

Kiminle konuştuğunu farketmem uzun sürmüyor. Ramses şuan tamamen bize odaklı bir şekilde olan biteni izliyor.Ne diyeceğini tahmin ediyorum. Belki de o adamla aynı çukura gömülmemizi isteyecek

"Onu buraya getirin. Hesabını ben veririm sen diğer adamın  işini hallet."

Tabancayı sertçe elimden çekiyor. Arkadaki adam beni yakalarken sürüklenmeye başlıyorum. Beni araca sokmaya çalıştığı sırada üç el ateş sesi geliyor.Bir yandan gerçekten mutluyum.O adam içinde üzgün. Böyle bir şeyi zaten yapamazdım. Vücudumu toplamaya çalışıyorum. Korkudan ciğerlerime dolan acı nefeslerim kendini sakinliğe bırakıyor.

"Sen bi salaksın çocuk.Gittiğimizde ne halde olacağını düşünmek bile istemiyorum"

"Dövmesi umrumda değil. Ben bir insanı asla öldüremem"

"Senin için güzel fikirleri vardı. Hayal kırıklığı yaşattın ona. O adamı öldürseydin sağ kolu olabilirdin. Kaç yıldır onun için çalışıyorum böyle bir fırsat hiç benim elime geçmedi. Şimdi bedelini ödemek senin için aptalca gelecek. Sürüneceksin"

"İstediğini yapabilir."

Başımı yasladım, duymamaya çalıştım söylediklerini. İstediğini söyleyebilirdi. Korkak, beceriksiz, işe yaramaz ağzına ne gelirse.Onu öldürseydim bu yaptığım şeyden asla gururlanmaz aksine vijdan azabı çekerdim. Yol boyunca sürekli böyle devam ettik işte.O ağzına geleni saydırdı ben ise dinledim.Patronuna bu kadar sadık olması can sıkıcıydı. Gururlandıracak bir yanı yoktu. Benim gözümde azılı bir pisliğin tekiydi. Araç durduğu sırada başımı yasladığım yerden kaldırdım

"Hazır mısın?"

"Benle dalga geçmeyi bırak tamam mı? Yeterince dinledim seni

" İn o zaman! Arkandan geliyorum"

Bu sefer kapıyı açabilmiştim. Bedenim bana eşlik ediyordu ilk defa korkmamaya çalışıyordum. Atlattığım şey benim için çok zordu. Bu zamana kadar klavye tutan adama tabanca vermeleri zaten saçmaydı. Tabikide yapamayacaktım. Bir yandan yürürken  arkamdan geldiğini belirten ayak seslerini duyuyordum. Arka kapıdan girmiştik bu sefer. Burası sakindi. Beni iterken yabancı bir odaya kendisi dışarıda bekledi. Altın sarısı renginde bir kapı içerisinin daha iyi olacağının farkındaydım. Birden tüm ışıklar yandı. Oda, yıl boyunca çalışsamda masrafını karşılayamayacağım kadar pahalıydı. Anlamadığım tek şey girişin hemen önünde bir yatak olmasıydı. Bardaydık. İkisi arasındaki bağlantıyı kuramadım.

"Beceriksiz"

Sağımda duyduğum sesle kapıya yapıştım ses bana çok yakındı. Ramses sehpaya ayaklarını koymuş sigarasını içiyordu.

"Beni korkuttun"

"Korkmaktan başka bir işe yaramıyorsun zaten

Ceketini  üzerinden bırakarak ayağa kalktı. Yarım kalan sigarasını sehpanın kenarına bastırdı.

" Benim bilmeliydim öldüremeyeceğimi  adamı. "

Tedirgin bir şekilde alnımı siliyordum

" Artık cümlede kuramıyorsun"

"Bana normal bir iş verebilirdin"

"Merak etme vereceğim. Bir korkağa en uygun işi hemde ama önce dersini vermeliyim"

Ona boyun eymek canımı sıkıyordu.

"Bunu konuşarak hallederim canımı yakmana gerek yok"

"Tabiki arada konuşuruz ama buna bağırmaktan vakit bulacağını sanmıyorum"

Bana arkasını dönerken yatağın üzerinden aldığı paketi açarak bana fırlattı. Beyaz toz taneleri kıyafetime dökülsede  tutmayı başardım.

"Biraz çek"

"Bu kokain mi? Üzgünüm ama ben kullanmıyorum"

"Daha fazla sinirlendirme beni. Gırtlağına bastırıp zorla çektirmemi istemiyorsan dediğimi yap. İyi gelecek. Hem bu seni rahatlatacaktır. Hadi devam et."

RAMSES×|GAY|×Où les histoires vivent. Découvrez maintenant