RAMSES×|GAY|×

11

Odaları tek tek dolaşarak temizliği tamamladım. İnsanların kokuşmuş çarşaflarını temizlerken aklıma gelen düşüncelerle öğürüyordum. Gri kart destesini elimle düzene getirdim ve kemer köprüme sabit bir şekilde oturttum.Yorgun düşen ayaklarım yatacak bir yer arıyordu.İşim bittiyse artık evime gidebilirdim. Yarın aynı saatte burda olur hiç bir belaya bulaşmadan ortamı temizlemeye devam ederdim. Ellerimi kuruladığım aralıkta bill'e eve döneceğimi söylemek için mesaj yazdım

Alıcı:Bill

"Eve dönüyorum ortalığı topla."

Temizlik eşyalarımı dışarı çıkarmak için kalçamdan destek alarak kapıyı araladım. Kendime çekmek için sertçe tuttuğum yerden hamle yaparak kapı boşluğundan çıkardım. Bunları nereye götüreceğimi bilmediğim için karşıda girişi bekleyen adamın yanına doğru sürmeye başladım. Ramses'in odasını geçtiğim sırada dün gece yaptığım aptallıklar geliyordu aklıma. Burda geceyi geçirmek büyük bir saçmalıktı zaten.Adamın önünde durdum. Biriyle konuşuyordu bende konuşmasının bitmesini bekledim.Arada bana döndüğün de ne var der gibi başını salladı

"Bunları nereye koymalıyım"

"Sen bırak ben götürürüm."

Dediği gibi yaptım onları olduğu yerde bırakıp içeri geçtim. Aksine bugün kalabalık değildi. Oldukça sakin olan mekanda koltuklar neredeyse tamamen boştu. Ortalıklarda görünmeden kaçsam iyi olacaktı.

"Hey çocuk"

Yine ne isteyeceğini bilmiyordum ama umrumda da değildi şuan bitik haldeydim.

"Bana arkanı dönüp gidiyor musun?"

"Yorgunum ramses. Eve gidip dinlenmeliyim. İşim bitti burda"

Adımları bana yaklaşıyordu ben ise tam tersi hızlanarak biran önce çıkmak istiyordum. Beni durdurmak için omzumdan yakaladığın da onu geri basması için ittim.

"Rahat bırak beni de eve gideyim"

"Benimle gelmeyeceksin anlaşıldı. O zaman seninle biraz mekanları gezelim hemen kaçıp gitme"

"Uyumak istiyorum"

Daha çok yakınlaşırken kolunu omzuma atıyordu. Ona engel olabilirdim ama faydasızdı.İnatçının tekiydi.

"Beni tanımak istiyorsan benimle yakınlaşman gerekir değil mi? O gece bana bunları söyleyen sendin"

"Evt ama o gün yorgun değildim. Üzgünüm bugün vakit geçiremeyiz"

Kolunu bastırırken omzuma, sinirlendiğini farzediyordum.Ona karşı gelen biri olarak maruz kaldığı öfke nöbetlerinden dolayı canımı yakma isteği giderek artıyor olmalıydı.

"Ben her zaman yorgunum oliver sende buna alışmalısın"

Gidemeyeceğimi anladım. Bana o gözlerle bakarken elimi sallayarak mekandan çıkamazdım zaten. Bu adamın sorunu neydi? Bilmiyorum sürekli bana karşı bu tavırlar.Canımı sıkıyor.

"Beni eve yollamayacaksın değil mi? Yine senin isteğin olacak"

"Evt, burası benim evim küçük dostum ve benim kurallarım. Hallettiysek o zaman gidebiliriz"

"Senden nefret ediyorum"

"Bunu iltifat olarak aldım"

Doğal yöntem olarak giriş kapısından değil de yine gizli kapaklı işler çeviriyormuş gibi arka kapıdan çıktık. Önümde duran gece gibi siyah ducati monster ihtişamıyla gözleri  dolduruyordu.