sana bir sır vereyim mi?🥀

105 30 32
                                    


Medyadaki şarkının güzelliği♡
Hoppipolla- Enough
Mutlaka dinleyin...

Komodinin üzerinde bulunan çalar saat son sesiyle odayı doldururken ben yatağımda sırt üstü yatıyor ve tavanı izliyordum. Yüzümde aptal bir gülümseme yerleşmiş. Yan tarafimdan gelen yastık önce bana sonra da çalar saate çarpmıştı. Saat gürültülü bir ses çıkarıp yerle kavuştu.

"Aries!!" Ablamın uyarıcı ses tonu kulaklarımı doldurdu. Ama onu umursamayacak kadar mutlu hissediyordum.
Dün gece uzun bir süre ay ışığında Taehyung ile yürüyüşe çıkmıştık. Ve ben sabaha kadar uyumayıp o anı defalarca düşünmüştüm. Sonsuza kadar sürmesini istediğim bit zaman dilimiydi. Onun ödevini yapmak buna bedel olacaksa her zaman yapmalıydım.
Ödev?? Hızlıca yerimden kalkmış çalışma masasının üzerindeki dosyaya bakmıştım. Dün ikimizde ödevin varlığını unutmuştuk.

Bugün Danbi ablamın dersi öğleden sonraydı ve ben onca yolu tek gidecektim. Yavaşça yerimden kalktım ve yorganı üzerimden çektim. Yatağının hemen yanında bulunan terliklerimi giyip yerdeki saati kaldırdım. Şükür ki bugünü bir kırık almadan atlatmıştı. Onu tekrar eski yerine koydum ve ayağa kalkarak dolabıma yöneldim. Siyah bir pantolon ve üzerinede bordo renkli bir tişört aldım. Kenardan siyah hırkamı da alıp dolabın kapağını kapattım.

Sonbahar mevsimindeydik. En sevdiğim mevsimdi. Bu mevsimin pastal renklerine hayrandım. Renkli yapraklar bana mutluluk veriyordu. Sanki dünya bir anda sıcacık oluyordu soğuyan havaya karşı. Uzunca bir süre bu mevsimde kalsak diye düşündüm hep. Ama diğer mevsimlere de haksızlık etmemek gerekti.

Bugün gerekli olan malzemeleri sırt çantama koydum ve telefonuda cebime yerleştirdim. Hızlıca saçlarımıda tarayıp dudaklarıma nemlendirici sürdüm. Büyük dudaklara sahip olduğum için mi bilmiyorum ama çok çabuk çatlıyorlardı. Aynada Son kez kendime bakıp Taehyung'un ödevini elime aldım. Ablamları uyandırmamaya özen göstererek odadan çıktım. Saat erkendi ve herkes uyuyordu. Bugün sadece benim ayakta olamam kötü hissettirmişti.

Ayakkabılarımı giydim ve hızlıca evden çıktım. Koşar adım merdivenlerden indim ve binadan çıktım. Çıkar çıkmaz hiç beklemediğim bir manzara ile karşılaşmıştım.

Hoseok elinde bulunan sütü kedinin kabına döktü. Sonra kediyi okşamaya başladı. Hayvanları sevdiği biliyordum ama ilk defa bu kadar yakından şahit olmuştum. Ayağa kalkı ve ellerini çırptı.
"Tüylerin dökülmese seni eve bile götürürdüm" kendi kendine söylenirken beni gördü. Ilk şaşırıp sonra kocaman gülümsedi.

"Günaydınn" sevinçli sesini duyunca kocaman gülümsedim. Büyük ve hızlı adımlar attım ve tam önünde durdum. Bana anlamsız bakışlarla bakıyordu. Önünde birleştirdiği ellerini tutup genişçe açtım sonra kollarımı onun beline doladım. Hızlı kalbinin sesi kulaklarıma doldu. Sanırım onu korkutmuş olmalıydım.
"Ne yapıyorsun?" Ürkek sesiyle sordu.
"Ne yapıyor gibi duruyorum." Bir şey söylemedi. Kocaman gülümsediğini biliyordum ve bunu görmek için ondan uzaklaştım. Ama yüzü gülmüyordu. Ifadesiz bir yüzle bakıyordu. Ne düşündüğünü anlayamamıştım. Arkasını döndü.
"Okula geç kalacağız hadi gidelim" yanında yerimi aldım. Birlikte yürümeye başladık.

"Seni burada görmeyi beklemiyordum?"

"Bende kendimi burada bulmayı beklemiyordum" bakışları beni buldu. Anlamadığım için bir kaç saniye ona baktım. Ne demekti şimdi bu?
"Dedim Aries bugün tek. canı okula bile gitmek istemez. Bana gittikçe borcun artıyor " kocaman gülümsedim.
"Yemeklerin yanına kocaman birde karamelli pasta yapacağım." En sevdiği pastaydı. Bununla ödeşmiş olurduk sanırım?

"Acaba hergün mü seni almaya gelsem? Bu borç işini gittikçe sevmeye başladım." Ufak bir kahkaha attı. Bende ona katılmıştım.

"Bu dosya? Dün ona vermedin mi yoksa ödevi" başımı olumsuz anlamda salladım.
"Heyecandan unutmuşum. O da söylemeyince aklıma gelmedi" dün gece ay ışığının yansıdığı güzel yüzünü tekrar hatırlamıştım o fazla güzeldi.
"Bu kadar seviyorsan söyle artık" gözlerim kocaman açıldı. Bunu yapamazdım.
"Olmaz Hoseok" bir anda durdu ve bileğinden tutup benide durdurdu.
"Sence o, senin onu sevdiğini bilmiyor mu sanıyorsun? Biliyor. Bildiği için seni kullanıyor" saçmalık. Şu an Hoseok saçmalıyordu. Birden bire bunu neden söylediğini anlamamıştım şimdi.
"Aptalca konuşma Hoseok"

ENDless ✅Where stories live. Discover now