1. Bölüm

159K 4.8K 1.7K
                                    

Veeeeee seallaammmm kalbimin en içleri işte o beklenen an beklenen zaman bölüm biraz kısa gelmiş olabilir ama sonuçta bu ilk bölüm umarım beğenirsiniz sizleri seviyorum.

Satır başı yorumlarınızı bekliyorum.

Başlama tarihini de unutmayalım.

Keyifli okumalar.

Keyifli okumalar

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Adaletsizliğin en büyüğü, Adil olmayıp adil gibi görünmektir

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


"Adaletsizliğin en büyüğü, Adil olmayıp adil gibi görünmektir."

Platon'un okuduğum güzel cümlesiyle bir kez daha aşık oldum şairlere, yazarlara, filozoflara, sanatçılara. Ne kadar da güzel demiş Platon öyle. 'Adaletsizliğin en büyüğü, Adil olmayıp adil gibi görünmektir.'

Çok doğru söylemiş ,öyle doğru söylemiş ki sanki geleceği görüpte yazmış gibi. Çünkü şuan herkes adaletsiz tüm dünya. Örneğin en basiti iki küçük çocuk bile bir çikolatayı orta dan ikiye bölerken bölen her zaman en büyüğünü kendine alır. Güya onun gözünde adaletli davranıp paylaştı. Küçücük çocuklar bile adaletsizken bizlerin adaletli olması zaten saçma olurdu.

O yüzden bu dünya da adalet yok derlerken bile adaletsiz insanlarız bizler.

Derin bir nefes verip elimde ki kitabı yanımda ki sehpanın üzerine koyup yavaşça ayağa kalktım. Ayağımdan çıkardığım tavşan desenli ev terliklerimi tekrar ayağıma geçirip kalın rengarenk olan hırkamın önünü iyice ilikledim. Bu Istanbulun soğu da baya iyiydi. Bir elimle kendi belime sarılırken diğer elimle hem telefonu tutup hemde gözümün önünde ki kaküllerimi düzelttim.

Merdivenlerden aşağı indiğim de gördüğüm manzarayla sırıttım. Tek omzumu kapının pervazına yaslayıp boğazımı temizledim. Başımı alayla iki yana sallayıp bir anda bağırdım.

"Hop liseli ergenler! Kendinize gelin ya gidin odanıza burası mutfak mutfak ayıp böyle şeyler." Benim sesimle annem babamı göğsünden itekleyip telaşla bana bakarken babam sakince bana dönüp sinirle tısladı.

"Senin o dilini keseceğim Berrak." Ufak bir kahkaha atıp kapının pervazına yaslanmayı bırakıp mutfak dolabına yaslandım.

"O niyeymiş sayın Generalim?"

Asker YariHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin