18. Bölüm ~ 🤔🖼~

1.3K 140 190
                                    

" Harry?"

Kuzguni saçlı oğlan bir süredir gölün üzerinden alamadığı gözlerini sesin sahibine çevirmeye gerek duymadı. Zaten kim olduğunu ayak seslerinden anlamıştı. " Burada olduğunu nereden bildin?" istemeden sesi fazla ruhsuz çıktı.

Kızıl saçlı kız omuz silkti.Harry nin yaslandığı ağacın yanına yürüyüp kabuklarından birini soymaya başladı. " Pek zor olmadı. Ne zaman canın sıkkın olsa Hedwig in yanına gidersin ya da..."

Harry, dizinde tüneyen kar beyazı baykuşa baktı. Kara gölün boğucu durgunluğunun yanında onun tüyleri gece gök yüzünde parıldayan dolunay gibi görünüyordu. " Ya da Ron ile."

Ginny yanıt vermedi. Başını hafifçe sola eğdi." Size katılmam da bir sakınca var mı?" 

Harry başını iki yana salladı. Yanına oturabilmesi kenara kaydı. Hava soğuktu ama rüzgar esmiyordu. Karlar çoktan şubat ayından sonra erimişti. Bir süre orada sessizce oturdular. Ne o ne de Ginny konuşmak için pek istekli görünmüyorlardı.

" Biliyor musun," dedi Ginny uzun bir aradan sonra " Lily nin söylediğine göre gelecek yılın sonlarına doğru çıkmaya başlamamız gerekiyormuş."

" Mhm öyle mi?"

Ginny başını salladı. " Sonra da ayrılıyoruz."

Kuzguni saçlı oğlanın Hedwig i okşamak için kaldırdığı eli havada kaldı. Şaşkın yeşilleri Ginny e çevirdi. " Ne? Neden?"

" Bilmiyorum." dedi Ginny, Harry nin elini tuttu. " Bundan sonrasından hiç kimse bahsetmiyor. Demek istediğim, yedinci yılından."

Harry elbette nedenini biliyordu. Bu, Voldemort ile yüzleşmek zorunda kaldığı yıl olmalıydı. Eğer sonunda evleneceklerse ayrılırken onu hala sevdiği anlamına geliyordu. Ginny i Voldemort tan korumak için ayrılmıştı. Bu tam da onun yapabileceği bir şey gibi duruyordu.

Elini kızınkinin altından alıp omzuna koydu, biraz daha yanına çekti.
" Öyleyse zaman geçirmek için hala vaktimiz var demektir." 

Ginny gülümsedi, başını omzuna koyup biraz daha ona sokuldu. Ginny nin saçlarından yayılanın kokunun bu kadar güzel olduğunu daha önce hiç fark etmemişti. Kim bilir fark etmediği daha ne vardı.

" Bana kızgın olduğunu sanıyordum."
dedi Harry sessizce.

Ginny bir süre yanıt vermedi. Elbette kız Zacharias Smith in söylediklerinden bahsettiğini biliyordu. " Ne olduğu umrumda değil. " dedi Ginny. Hiçbirinin senin yüzünden olmadığını biliyorum. Onları öldüren kişi Vol-Voldemort."

" Ya Fred gerçekten benim yüzümden öldüyse?"

Ginny başını omzundan kaldırdı. Parlak kahverengiler, korku dolu yeşillerle göz göze geldi.

" Harry-"

" O gün ne olduğunu kimse bilmiyor." dedi Harry, sesi çatlak çıktı. Bacağını indirdiği için irkilen Hedwig ona huysuz bir ses çıkardı. " Smith onun Hogwarts a saldırdığını söyledi. Beni öldürmek için! Fred, Lavender, Colin... Colin seninle aynı yaşta! K-kim bilir daha kaçı ölüyor Ginny!"

Kızıl saçlı kız, gözleri önünde aglamaya başlayan oğlana bakakaldı. Kalbi ağırlaştı. Gözlüğünü çıkarıp ellerini yüzüne kapatan oglanı sessizce izledi. Sesi boğuk çıkıyordu.

" Güçlü ve cesur görünmekten bıktım! Ben öyle biri degilim, korkuyorum! Onunla yüzleşmekten deli gibi korkuyorum Ginny...Geçen sene üç büyücü turnuvasında yapabildiğim şeylerin hepsi tesadüf eseriydi. Hepsinde yardım aldım. Ron ve Hermione olmasa Hogwarts a adım attığım yıl çoktan ölmüş olurdum."

L.L.P.Where stories live. Discover now