8

16.2K 1.4K 334
                                    

3 gün sonra

Bu üç gün boyunca Jungkook yeni proje için çalışmıştı. Bu proje onun için de çok önemliydi. Yapacakları proje için taslakları hazırlamıştı. Şimdi ise tek başına Kim Holding'e gitmesi gerekiyordu. Yaptığı taslakları Yoongi'ye göstermeliydi.

Şirketten çıkmak için masada dağınık halde bulunan taslakları düzenlemiş ve onları zarar görmeyecek şekilde büyük çantasına katmıştı. Sonrasında eline siyah renkte olan ceketini almış ve şirketten çıkmıştı. Arabasına bindiğinde derin bir nefes vermiş ve başını direksiyona yaslayarak bir kaç saniye dinlenmişti. Güç toplaması lazımdı. Artık Ye-jun'u onlara söylemek istiyordu. Oraya gitme amaçlarından bir de buydu. Başını direksiyondan kaldırdı ve yavaş hareketlerle arabayı çalıştırarak şirkete sürmeye başladı.

Zaten çok sürmeden varabilmişti. Ama arabada iyice oyalandı. Şimdi yanında ona destek olacak arkadaşları yoktu. O yüzden kendine bir dayanak arayışına girmişti ama etrafta onun dayanıp sığınabileceği bir kişi yoktu. Ama o an eli boynuna gitti. Belki dayanacağı kimse yoktu ama ailesinden,annesinden, kalan son hatırası vardı. Biricik annesinin ona hediye ettiği kolye vardı.

Annesi ve babasını pek hatırlamıyordu. Onlardan ayrıldığında daha 5 yaşındaydı. Belki hatıralarında anılar vardı ama hatırlamıyordu. Ara sıra eski anıları gözünün önüne geliyordu ama hepsi silik silikti asla tam değildi. Annesi ve babasının yüzünü bile tam hatırlamıyordu. Ama en açık anısı bu kolyeydi.

Flashback

Küçük omega büyük salonda ordan oraya koşturup kendince oyunlar oynuyordu. Ona arkadaşlık yapabilecek kimse yoktu o da zaten alışmıştı tek oynamaya. Kendince konuşuyor,kendi dediklerine gülüyor bazen de çocuk aklıyla kendi kendine kovalamaca oynuyordu. Sonuçta o daha 5 yaşındaydı.

O böyle oyun oynarken büyük salonun kapısı şiddetle açıldı. Kapının açılmasıyla omega oyunu bıraktı ve kapıya baktı. Kapıda annesini görünce hızla doğruldu ve önünde doksan derece eğildi ama kalkmadı. Bekledi öylece. Üzerinde uzun siyah bir elbise olan bu kadın tam gözükmese de sırıtışı çok net gözüküyordu. Yavaşça oğluna doğru yürümeye başladı.Ayağında bulunan yüksek topuklu kırmızı ayakkabıları yere dediğinde bu büyük ve sessiz salonda yankılanıyor ve korkunç bir hava yaratıyordu.

Küçük omeganın önünde durduğunda o soğuk ve sert sesiyle konuştu.

"Doğrulabilirsin"

Omega duyduğu kelime ile tedirgince alttan annesine bakmış ve yavaşça doğrulmuştu. Doğruluktan sonra ellerini önünde birleştirmişti ve kesinlikle karşısında bulunan kadınla göz teması kurmaktan kaçınmıştı. Kadının soğuk sesi bir kez daha odada yankılandı.

"Bana bak Jungkook."

Omega bu sözlerle titrekçe annesinin gözlerine baktı. Karşısındaki kadından korktuğu belliydi.

"Neler yapıyorsun bakalım burda?"demişti kadın tekli siyah koltuğu ilerlerken. Omega önce onun ilerleyişini sonrasında siyah tekli koltuğa oturmasını izlemiş ve kadını çok bekletmeden cevaplamıştı.

"Oyun... oyun oynuyordum."demişti sesi gerektiğinden fazla güçsüz çıkarken. Karşısındaki kadın ise onun bu haline kısa bir kahkaha atmıştı. Sonrasında eliyle oğlunu yanına çağırmıştı. Omega onun işaretiyle yavaş ve tedirgin bir şekilde onun yanına gitmiş ve tam önünde durmuştu. Sonra omeganın hiç beklemediği bir şey olmuştu. Annesi ona sarılmıştı. Evet buna çok şaşırmıştı. Şaşkınlığından annesinin sarılışına karşılık verememişti. Kadın ise oğlunun kokusunu içine çekmiş ve oğlunu bir kez daha şaşırtarak başına minik bir öpücük kondurmuştu. Geri çekilerek oğlunun küçük ellerinden tutmuş ve başını ona doğru yaklaştırmıştı.

Offended / TaekookWhere stories live. Discover now