K. Ş=20

426 36 5
                                    

(multi :gözde, kerem, Asır, beste)

GÖZDE 'DEN

Amk Asır besteyle şuan naapıyo deli gibi merak ediyorum, hayır derse girdim ama hangi ders onu bile algılayabilmiş değilim.
Hani bir yere bakarsın ama aslında baktığın şeyi gözün görmez benimkide o durum.. Boş bakıyorum.

"gözde tahtaya" diyen hocayla kendime gelirken hoca çatık kaşarla "bu sana dördüncü gözde diyişim kalk yoksa soruyu çözmeden notun düşecek" diyen hocaya göz devirip yerimde daha rahat bir pozisyon alarak " ben sizi uğraşturmayayım boşuna hocam siz benim sınav notundan düşün" dediğimde sınıfta Bi kıpırdanma oluşurken gülmek isteyip kerem yüzünden göy korkusundan gülemeyenlere birde öfkeyle sınav kağıdımı arayan hocaya baktım.

Hoca notu eline alırken yüzünü tamamen değişmiş bir şekilde bir bana bir kağıda bakıp "kızım düşmem için bir not lazım ama not adına bişey yok, beş almışsın onuda ismini yazdın diye vermişim belli sorularda Bi tik bile yok" ne var yani her dersim iyi olucak diye bişey yok dimi canım.

"hocam beş puanı düşün o zaman sıfırdan başlarım ne güzel" dediğimde hoca elindeki sopayı masaya vurup yanıma gelerek tam önümde dikildiğinde yerimde dikleştim.
"hani sana yiğit ali bir ay ders vermişti karşılığı bu mu?... Öğle arasındaki yay çekme dersini iptal ettiricem yiğit aliyle kütüphaneye gidip ders çalışıyorsun" dediği gibi tam hayır demek için ağzımı aralamıştım ki benden önce kerem davrandı " yok hocam gözde arkadaşımıza ben ders çalıştırırım" derken hoca ona dönüp "sanki sen ondan farklısın seninde notun yirmili civardaydı sus otur yerine" demesiyle sınıfta bende dahil bir gülüşme oluştu.

Kerem otururken yumruk atar şekilde vurduğu sırayla beraber tüm sesi keserken yanındaki gökhan "gülünecek bişeymi var söyleyin bizde gülek" de bu son cümle ondan sonra bir anlıkta olsa sınıf sessizleşmişti.

"hocam ben kendim evde çalışırım eziğin ders anlatmasına gerek yok" suskunluğu ilk bozan ben olmuştum. Cırtlak sesiyle konuşana hoca "olmaz ben ne diyorsam o... Şimdi Osmanlı tarihi sayfa 45 i açın" dedi.
Haa demekki ders tarihmiş lan bende niye milatla ilgili eski şeyler yazıyı diyom.

💨💨💨💨💨

"ne bakıyon" gözlerimle sövdüğüm yetmiyor gibi birde yiğitçe ne bakıyon demiştim.. Ama ters cevap vermemi hak ediyor.
"gözde kütüphanede sessiz konuşman gerek yoksa kovarlar" hah işime gelir aslında..
"kim kovacakmış ağzına sıçarım" diyip kaşlarımı çatttıpımda bana dönen kütüphanedeki gençlerde tek tek sus işareti yapıp yiğitçe döndüm sabır dilercesine bakıyordu.

Biraz durup tekrar ders anlatmaya dönerken elimi başımın altına koyup dirseğimi masaya yaşayarak yüzünü inceledim.
Aklımda bir soru vardı eminim söylemesem içimde patlar.
"neden Şule" dediğimde hah diyerek bana dönen yiğide göz devirip " neden Şule diyorum" dedim.

Yiğit göz devirip "neyden bahsediyorsun anlamadım hadi derse dönelim geçmen la-" derken elini tuttuğumda yiğit susarken yüzündeki kızarmalara gülümseyip "şimdi konuşmanın tam sırası sadece bir cevap istiyorum senden söyle bir daha sana karı-" derken benimde sözümü kesen tam ortamıza sesli bir şekilde sandalye çekerek oturmuş keremdi.

Göz devirerek elimi yiğitten çekerken kerem yerinde yayılarak elleri cebinde oturup" benimde tarih kötü banada ders anlat ezik" Amk tam yerinde geldin kerem yaniii.

"sen nereden çıktın gitsene" dediğimde bana doğru eğilerek" seni bir eziğe kaptıracağımı mı sandın? "dediğinde sırıtıp onun gibi sessiz bir şekilde" seni seçeceğim mi sandın? " dedim.

KÜÇÜK ŞEYTANWhere stories live. Discover now