KÜÇÜK ŞEYTAN

K. Ş=6

(multi :kerem)

Yaklaşık okuldan kaçtıktan bir beş, altı saat sonra Sametlerden ayrılarak evin yolunu tuttum. Saate baktığında 18 e geliyordu,voahh hayatımda belkide eve ilk defa bu kadar erken gidiyo olabilirim.
Normalde bizim eski okulun çıkışı zaten altıda ondan sonrada takılır eğlenir akşam ondan öncede eve gelmezdim ben.ahh beste aklımı aldın.

☠️☠️☠️☠️☠️☠️☠️

"seren ben geldim"

Annen o senin, askerlik arkadaşınla karıştırdın herhalde

Bok var gibi herşeye atlıyon iç ses arada anne arada seren diyorum ya

Allah razı olsun, ee sende haklısın arada annede diyorsun kadına

Neyse senle deli gibi tartışıp o tatlı ağzımı bozamıcam hadi siktir go.

Anneme seslenişimden hemen hemen bir iki saniye sonra resmen uçarak yanına gelip koluma çimdik atarken inleyerek " ne bok yaptım yine" diye bağırırken annem ağzımı kapayıp " şşh sessiz ol yiğit ali geldi, damadım" hahh bana demek artık kendisi damat seçmeye başlamıştı.
Sırıtıp kollarımı önümde birleştirerek " ee nasıl yakışıklımı bari, bak biliyorsun sarışınlar tipim değil ona göre baştan anlaşalım" dediğimde annem sesli bir kahkaha atıp ani yüz değişimi ile saçıma yapışırken bir yandan da çığlığımı önlemek için ağzımı kapanmıştı. Voahh anne şiddeti görüyorum desem sereni alır hapise atarlar yeminle.

" ne seni o bestenin arkadaşı aramızda bişey yok diyo ama ben anlarım aşık, senin o iki günlük çıktıklarına benzemez yiğit alim has damat adayı" beste mi? Onunla kim takılırki ezlirn biri sonuçta? Haa gerçi belki okuldan değildir. Oda az fena değilmiş ama... Gülümsemem iyice artarken" seren merak etme besteyi rezil etmem çocuğun yanında " diyip önden önden sessizce oturma odasına giderken tam kapı ucunda durarak kafamı ileriye doğru uzattım.

Dalgalı karamelimsi saçları efsane gözükse de giydikleri çocuğu boka çevirmiş, gerçi belki önden kurtarıyordur... Bak sen besteye ders çalışıyorum ayağına nasılda çocuğun ağzına düşecek.

Çocuk bir anda kafasını bu tarafa çevirdiğinde irkilerek geri giderken bu sabah kurtardığım dayak yiyen çocuk olduğunu görünce çok şaşırdım.
"gözde, erken gelmişsin" diyip bana doğru gelen bestenin uzattığı kolunu itip çocuğun masaya koyduğu defterleri köşeye fırlattım.
" senin benim evimde ne işin var" diye bağırırken çocukta hiç bişey demeden öyle acizce yerdeki defterleri toplamaya başlaması daha çok beni sinir etmişti.

Annem bir yandanda beste koluma yapışıp " kendine gel o bestenin arkadaşı" derken oflayarak ikisini kolumdan ayırıp yerdeki yiğit alimi ne boksa onu umursamadan " böyle eziklerle takılanın da sonu ezikliktir" diye bastırarak söylediğim gibi odama hızla çekip gittim.

Hayır neye bu kadar sinir oldum inanın onu kendimde bilmiyorum.

Sen her halta sinir oluyorsun zaten

Diyen iç sesle ortası kırık boy aynasından kendime baktım. Gerçektende acıma duygusu hissetmeyen küçük bir şeytandım.
Ama haklı bir şeytan, düşünsenize belkide bizim akılsız ikiz kardeşim olan beste bu çocukla takıldığı için ezik muamelesi gördü? Ahh sinir bozucu, demekki ben evde yokken bunlar hep böyle bizim evde inek öğrenci gibi ders çalışıyorlardı.

Yaklaşık sinirim yatıştıktan bir yarım saat sonra odaya annem ve beste girince göz devirerek elime aldığım telefonu kapatıp ne var dercesine onlara baktım.
Annen beni iğrenircesine boydan boya süzüp " kızım sen ne ara bu kadar kötü oldun? Durduk yere cingan çıkardın." dediğinde elimi kaldırıp " bu konuda susma hakkımı kullanıyorum" derken annem sabır dilercesine tavana baktığı sıra belliki ağlamış olan beste bana bakıp " benim bir tane okulda adam akıllı yakın arkadaşım var oda senin yüzünden küsmüştür sağol gözde" diyip odadan çıktığı sıra arkasından " senin bir arkadaşa ihtiyacın yok ben var-" derken annem koluma terlikle vurup " hala alay peşindesin, gözde okuldan sonra bir hafta direk eve geleceksin hiç bir yere dolanmadan al buda sana en büyük ceza" diyip odadan çıktığında bildiğim bütün küfürleri sıralayıp bir sigara yaktım.