5

1.3K 139 160
                                    

İki yanı ıhlamur ağaçlarının süslediği ve hoş kokularının yayıldığı yolda ilerliyorum. Önüme gelen at kuyruğumun içinden kurtulan bir kaç tutamı özensizce kulağımın arkasına sıkıştırıyorum.

Bu hareketimle karşı kaldırımda benim ters istikametime doğru yürüyen iki, lise üniforması giyen kızın sesi kulağıma ulaşıyor. ''Çok zarif, çok havalı.'' gibi alışık olduğum fısıldaşmalarını duymazdan gelip gelmek istediğim yere ulaşıyorum.

Elimi cam yüzeye yaslayarak ittirdiğim kapının ardından çan sesi ortama yayılıyor. Normal dövmecilerin aksine rahatsız edici bir göz dolduruculuktan ziyade açık renklere sahip olmasa da daha düzenli görünüm beni karşılıyor.

Hem kasanın bulunduğu hem de gelen müşterileri karşılamak için olan kısımda bekleyen Ryujin beni görünce selam verip güler yüzle konuşuyor.

''Felix şu an bir dövme üzerinde çalışıyor, işi hemen bitmez ama Changbin bekleme odasında boşta.''

''Tamam. Teşekkürler Ryujin.''

İlerlediğim koridorun sonundaki odaya giriyorum. Burası genelde Changbin ve diğer dövme sanatçılarının boştayken vakit geçirdikleri bir yer. Bu sebeple sadece rahat koltuklarla dolu.

İçeri girdiğimde, siyah deri koltuğa uzanıp kaslı kolunu camdan sızan ışığı engellemek için gözlerinin üzerine koymuş beden görüş açıma giriyor.

Kapının sesi yüzünden kolunu çekip bakışlarını bana doğru çeviriyor. İkimizin en son görüşmemizin ardından haftalar geçmişken bu ilk karşılaşmamızda tekrar baş başa olmamız sebebiyle gergin oluşunu yüzüne yansıtıyor, koltukta oturur pozisyona geçerken.

''Hoş geldin Hyunjin.''

''Hoş buldum hyung.''

Kısa kollu tişörtü yüzünden gözler önüne serilen kasları ve her dövmecide olduğunun aksine mürekkepten yoksun kollarını dirseklerinden dizlerine yaslayarak bileğindeki ince bileklikle oynuyor. Aramızdaki gerginliği nasıl sona erdireceğimi bilmesem de bunun için bir adım atıyorum.

''Hyung nasılsın?''

''İyiyim. Hayır, aslında değilim.''

Başta donuk çıkan sesinin aksine sonradan bana karşı öfkesini hissettiren sert sesi kulaklarımı dolduruyor. Pişmanlıkla yumuyorum gözlerimi.

''Hyung...''

Gözlerimi açsam da bakışlarımı yerden kaldıramayarak kısık çıkan sesimle konuştuğumda ayağa kalkıp önüme geliyor.

''Hyunjin, Felix'le konuşamıyorum bile. O gün tam olmasa da sarhoştum ve engel olamadım fakat sen neden ona bunu yaptın?''

Aklımdan silmeye çalıştığım pişmanlık ve utanç tekrar beni sarmaladığında yanan yüzüme ellerimi bastırıyorum, ardından sakinleşmek için saçlarımın arasından geçip saçlarımın dağılmasına sebep oluyorlar.

''Hyung, istemiyorum bile. Sadece o an yapmak zorundaymışım gibi hissediyorum. Başka bir şey düşünemez hale geliyorum.''

Sesim gibi titreyen ellerimi fark edip elleri arasına alıyor. Siniri geçmese dahi kriz geçirecekmiş gibi titreyen halim kendisini durdurmasını sağlıyor ve sakinleştirmek için beni bir sarılmaya çekerken başımı omzuna yaslıyor.

''Sakinleş.''

Sesi hala sinirini hissettirirken olabildiğince yumuşak olmaya çalışıyor. Burnuma dolan hoş ve keskin notalara sahip parfüm kokusu gözlerimi yummamı sağlarken göğsünde kalan ellerimle tişörtünü avuçlarım arasında sıkıyorum. Boynuna sürttüğüm burnum sebebiyle kaskatı kesilirken hoyrat tutuşu hafifliyor.

Kendini geri çekmek için bir hareket yapamıyor. Burnumu boynundan sürterek kulağının altına doğru geliyorum. Dudaklarım da tenine belli belirsiz temas ediyor. ''Durmalısın.'' diye fısıldarken bana dönen yüzüyle dudaklarımız arasındaki mesafeyi azaltmış oluyor sadece. Bana karşı romantik duygular besleyecek son insan dahi olmasa bile cinsel açıdan reddedecek iradeye sahip değil.

''Hyun. Felix tam olarak yan odada. Aklındakini çıkar.''

Artık sesi sertliğini kaybedip uyarı niteliğini taşıyor yalnızca.

''Beni reddetme. Yalvarırım reddetme. Daha çok kendimi kaybetmeme sebep oluyor sadece.''

''Reddetmiyorum. Sadece sevgilini hatırlatıyorum. Sakin ol.''

Beni yavaşça geriye doğru ilerlettiğinde bacaklarım koltuğa çarpıyor ve geriye doğru yavaş bir biçimde düşmeme engel olamıyorum. Koltuğa oturuşumla ondan uzaklaşan bedenimle derin bir nefes alıp geri çekiliyor.

''Felix'i çağıracağım.''

Odadan çıkmadan önce son söylediği bu oluyor.









~

Cat Boys adında bir kitap yayınladım bakarsanız sevinirim.

Ayrıca What Can You Do For My Love? Kitabıma ilgi gösterirseniz çok mutlu olurum.

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.








Carmen | HyunlixWhere stories live. Discover now