Dünya Dışından

Olağanüstü

Polisler yanımıza gelirken silahı polis amcaya verdim ve "Bu size lazım galiba," dedim.

"Evet." diye mırıldanan polis amcaya "Rica ederim," dedim ve serçenin yanına gittim.

Serçeyi elime aldığımda ölmüştü. Gözyaşım dökülürken güneş gözlüklü bir adam yanıma geldi ve "Eyşan Serttaş, değil mi?" diye sordu.

"Evet," dedim.

Ajan kimliğini gösterdi ve "Bizimle geliyorsun," dedi.

"Tabii," dedim.

"Araba hemen bahçe kapısında." diyen adama "Kuşu da yanıma alabilir miyim?" diye sordum.

"Tabii." diyen adam ile bahçe kapısında bekleyen arabanın arka koltuğuna bindik.

"Hangi kuş?" diye soran adama "Serçe." diye cevap verdim.

Şoför arabayı sürmeye başlarken adam "Serçe hakkında bilgin var mı?" diye sordu.

"Evet," dedim.

"Anlatır mısın?" diye soran adam ile "Peki," dedim ve derin bir nefes verdim.

"Anavatanı Kuzey Afrika ve Avrasya* olmasına rağmen Güney Amerika hariç yeryüzünün neredeyse her yerinde görülmüştür. Avrupa, Asya ve Afrika'da büyük gruplar halinde gezerler," derken fark ettiğim şey ile durdum.

"Bu serçe tek başınaydı," dedim.

"Ona hayat verene minnetinin karşılığını vermeye gelmiş, cesur bir serçe o," dedi adam.

"Ajan kimliğiniz yetmez. Kimsiniz?" diye sordum.

"OG'nin başkanıyım. Adım Orhan Karabulut," dedi.

"OG mi? O da ne?" diye sordum.

"Olağanüstü güvenlik." diyen adamın suratına dalga mı geçiyor diye baktım.

"Ben sadece OHAL yani olağanüstü hali biliyorum. O da benim bildiğim kadarıyla olağanüstü bir yönetim nizamın lazım olduğu tehlikeli, ekonomik bunalım, kamu düzeni tehlike altına sokan yaygın şiddet vakaları gibi durumlarda başvurulan bir uygulama," dedim.

"Biz daha çok olağanüstü yaratıklar ile ilgileniriz. Elfler, uzaylılar, hayaletler, troller, satiler..."

"Normalde eğlenmeyi ve dalga geçmeyi seven bir insanım ama bu iş çığırından çıkmaya başladı," dedim.

*Avrasya, Avrupa ile Asya'yı kapsayan coğrafi bölgeye verilen isim. Avrasya kelimesi, Avrupa ile Asya sözcüklerinin birleşmesinden oluşur.