Lütfen hayata döndür.

1.8K 151 34
                                    

Tae bir haftadır yoktu. O günün sabahında onu yanımda bulamamıştım.

Onu düşünürken kendi hayatımı ne kadar unuttuğum gelmişti aklıma. Derslerimi toparlamam lazımdı. Basketbolda antrenmanlarımı sıklaştırmam ve daha çok sosyalleşmem gerekiyordu. Son zamanlarda Tae yüzünden pek bunlara yönelmemiştim. Ne kadar kendimi fantastik bir dünyanın içerisinde bulsamda kocaman bir gerçek vardı o da burdaki yaşantımdı.

Uzun zamandır annemi aramıyordum. Beni merak ettiğini ama buna rağmen ben aramadığım sürece beni aramayacağını biliyordum.Babamın işkolik olması annemle arasındaki ilişkiyi uzaklaştırsada ondan ayrılmak istememişti. Sorunları yoktu ama sorunsuzda durmuyorlardı. Bu yüzden annem evde kendini yalnız hisseder beni rahatsız etmek istemesede nadiren arardı. Bu zamanlardan biri olacaktı ki annem beni arıyordu.

Ne zaman annem beni arasa tedirginlikle telefona yaklaşır bir şey oldu korkusu ile dolardım. Şimdide aynı şekilde elim telefona giderken titriyordu.

"Efendim anne." Sakin tuttuğum sesimle cevap verdiğimde annemin ağlayan sesi ilişti kulağıma.

"İyi misin oğlum? Seni rüyamda çok garip gördüm." Dedi. Bende babamın ona bir şey yaptığını veya babama bir şey olduğunu düşünmüştüm. İçimde tuttuğum nefesi dışarı verirken bedenimi bir rahatlama salmıştı.

"Annem sen bir rüya için niye ağlıyorsun? Gayet iyiyim ben merak etme. Hem asıl sen nasılsın? Babam hala pislik bir insan mı?"  Babama karşı artık saygı duymuyordum. Bana yaptığı onca şeyden sonra onu affetmek beni bir hayli zorluyordu.

Daha birkaç sene öncesine kadar babamın tüm işkencelerine katlanmıştım. Kimsenin bilmediği bir tarafım vardı bunu yaratan kişide babamdı. Aslında çok naif bir insandım önceden kimseyi kırmaz sert olamazdım. Her başkasını üzmek yerine kendimi üzdüğümde beni odama kapatır aç bırakırdı. Geceleri tuvaletim geldiğinde bile kapıyı açmaz üzerime kitlerdi. Annemi bu konuda tehdit eder benim ordan çıkmama izin vermezdi.

Bazen o karanlık oda da sesler duyar dahada korkardım. Bu sesleri durdurmak için şarkı mırıldanır kendimi rahatlatırdım. Bunu yapmaya alışmıştım.

Bu yüzdendi Tae'ye şarkıyı mırıldanmam...onu rahatlatmak istemiştim sesimle.

Hatırlıyorum bundan iki sene öncesiydi babamın tekrar tutan krizlerinden birine denk gelmiştim. Büyümeme rağmen hala ona cevap veremediğim için beni odaya kapatmasınada göz yummuştum. Odada beni sırf derslerim yüzünden döverken annemin sesi çıkmamıştı bile. Biliyordu çünkü sesini çıkartırsa beni daha çok dövecekti. Odadan çıkmadan önce ışığı kapatıp beni bembeyaz odadaki sadece yatak olan yere hapsetmişti. Çok vurduğu için sesim bile çıkmıyor öylece yatakta uzanıyordum.

Korkmuştum belkide en çok o gün hissetmiştim çaresiz olduğumu. Sonra bir anda birinin sesi yankılandı kulağımda. Sakinleştirici bir ses bana şarkı söylüyordu.

"İzin verir miydin?"
"Sana rehberlik etmeme."
"Kör olduğunda bile,"
"Karanlıkta."
"Gecenin köründe."
"Sessizlikte."
"Kimse yanında olmadığında."
"Beni aşk adına çağırır mısın?"

Öyle güzeldi ki sesi saatlerce dinlemek isterdim. Bu sesi aklımdan hiç çıkartamamıştım. Şarkıyı söyleyen kişiyi aramıştım müzik sitelerinde. Bir yerde duyduğum için adamın sesi aklımda kaldı diye düşünüyordum ama nerde dinlediğimi hatırlayamadığım için bulamamıştım.

O geceden sonra babamın istediği kişiye dönüşmüş tamamen şerefsiz bir piç olmuştum. Çocuklarla tanışasıya kadar bir kalbim olduğunu bile unutmuştum.

"Jin'i sevmedim." Tae nin sesi zihnimin içinde yankılanırken onu görmek için etrafa göz gezdirdim. Onu görmediğimde benden gizlendiğini anlamıştım.

"Hayır yanında değilim. Sadece seninle konuşmak istedim."

Neden? Özledin mi yoksa? Öyle habersiz gitmeseydin o zaman.

"Jimin az önce sen bana trip mi attın?" Kahkaha sesini duyduğumda içim rahatlamıştı. Bir haftadır görmeniştim ve kabuk ediyordum yokluğunu hissettiriyordu. Alışmıştım onunla sohbet etmeye,dalga geçmeye.

kendini çok değerli görme Tae.

"Kalbimi kırıyorsun ama"

Kırılsın.

"Bu söylediğini unutmayacağım. Bende sen ismimi inlediğinde,yatağını kıracağım bebeğim."

Söylediklerinden sonra alt taraflarımda hissettiğim karıncalanmaya engel olamamıştım. Son zamanlarda kendime bu konularda engel olamaz hale gelmiştim. Değişim yaşadığımı söylediği günden itibaren duygularım dahada bastırılamaz hale gelmişti.

Kırılan şeyin sadece yatak olacağını sanmıyorum Taehyung.

Dediğimde bir süre ses gelmemişti. O sırada yolda yürümeye devam ederken ara sokağa dönmüştüm. Kalabalığın içerisine girmiştim artık.

"Telepatiyle sex yapıcam bu gidişle. Şöyle cümleleri sıkıyorsa yanımda söyle. Uzaktan azdırmayla olmuyor." Alaylı sesi kulağıma iliştiğinde kahkahamı tutamamış herkesin içinde gülmüştüm. Birkaç kişi bana dönmüştü.

"Bir de gülüyor musun? Bir haftada cesur olmuş gibisin." Ona güldüğüm için benle dalga geçmeye devam ediyordu. Kalabalığa göz gezdirdiğimde biriyle göz göze geldim. O kadar kişi arasında tam karşımda bana gözlerimi dikmiş bir şekilde bakıyordu.

Suratı bir anda değişip çok garip bir şekile büründüğünde bir şeylerin ters gittiğini anlamıştım. Yaratık suratlı insan vücudunda birisi bana doğru koşmaya başladığında arkamı dönüp kaçmaya başlamıştım.

Taehyung yaratık gibi bir şey beni kovalıyor. Kurtar beni!

İçimden bağırıyordum bildiğin. Kimse nasıl oluyorda bu yaratığı görmüyordu?

"Onlar sadece görünmek istedikleri insana görünürler. Kaçabildiğin kadar kaç Jimin. En kısa sürede yanına geleceğim."

Dediğini yaptım. Kaçabildiğim kadar kaçmaya başladım.

——-

Bölüm hakkında yorumlarınızı buraya bekliyorum.

Son geçiş bölümünden sonra artık biraz daha fantastik olayları ve aralarındaki samimiyeti arttıralım diyorum ne dersiniz?

Umarım karakterlerini anlamakta zorluk çekmezsiniz. Sadece gerektiği yerde gerektiği ciddiyette olan insanlar. Öyle kötü çocuk tiplemesi değiller.

TelepatiaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin