Todoroki x Reader (Bnha x Reader)

Temizlik

Beğenin lütfen 😽

"Ameya! Kalk hadi!"

Zar zor yataktan doğrulup kapıya gittim ve yeni uyanmanın verdiği sinirle sertçe kapıyı açtım. Karşımda Shoto duruyordu.

"Sabahın köründe ne oluyor? Haftasonu değil mi?"

"Cezamız var, unuttun mu?"

Sinirle elimi alnıma dayadım, "Hassiktir ya..."

"Aşağıda bekliyorum seni."

"Tamam."

Shoto merdivenlere ilerlerken ben koridorun diğer tarafında olan lavabolara giderek yüzümü yıkadım.

Daha sonra tekrar odama geldim ve pijamalarımı çıkararak eşofman giydim.

Telefonumu da cebime atıp koridora çıktım. Merdivenlere ulaştığımda Bakugou'da o anda merdivenlere geldi ve birlikte inmeye başladık.

"Dün gece ne oldu?"

"Bir şey olmadı."

"Yalanını sikeyim. Ne olduğunu söylesene. Melez kafa mı bir şey yaptı?"

Ona döndüm ve gülerek yanaklarını sıkmaya başladım, "Oyyy sen arkadaşını mı düşünüyorsun?"

Tam o sırada en aşağı inmiştik. Bakugou'nun yanağını bırakmadan karşıma baktığımda Shoto'nun bize garip bir ifade ile baktığını gördüm.

Yüzünde hangi duygunun ifadesi vardı anlayamamıştım, sinirli mi, ya da kıskanç?

Bakugou birkaç adım geri çekilince ben de yanağını bırakmak zorunda kaldım.

~~~~~~~~~~~~~~~

"Camları neden ben silmek zorundayım?!"

Bakugou gülerek yerleri silerken göz ucuyla bana baktı, "Keyfimin kâhyası öyle istiyor."

"Sizin boyunuz daha uzun! Siz silsenize şunları!"

Tam sözüm bittiği sırada hâlâ Bakugou'ya bakarken merdivende bir adım daha atmaya çalışmıştım ama ayağım takılmış ve geri geri düşmeye başlamıştım.

Tam refleks ile gözlerimi kapatıp yere düşmeyi beklerken bir anda sıcak bir beden beni tutunca gözlerimi açıp arkama baktım.

Shoto beni tutmuştu, buraya kadar gelip tutmak için koşmuş olmalıydı.

Yüzlerimiz gereğinden fazla yakındı, birkaç saniye birbirimize baktıktan sonra garip bir şeyler hissetmeye başladım ve yerimden fırladım.

"T-teşekkür ederim!"

"Önemli değil, iyi misin?"

"Evet!"

Bakugou arkadan lafa girdi, "Neden bağırıyorsun lan?"

"Özür dilerim!"

Garipser bir ifade ile bakmaya başladı, "Ne?"

Shoto'ya döndü, "Olum kafasını falan mı çarptı bu?"

Shoto yavaşça doğrulmuş ve bir anda elini kafama atarak kendisine çekmiş ve kafama bakmaya başlamıştı. "Şişlik falan gözükmüyor."

Yüzüm tam göğüsüne dayalıydı, bu beni daha da garip hissettirmişti. Hızla geri çekildim, "İyiyim ben! İyiyim!"

Hızlı adımlarla önceden Shoto'nun elinde olan süpürgeyi aldım. "Sen camları sil, ben yerleri temizlerim."

"Peki."

Hızlı hızlı yerleri süpürürgen Bakugou'nun sırıtarak bana baktığını gördüm.

Kafamla 'Ne var?' dercesine bir işaret yaptığımda, 'Bir şey yok' dercesine omuz silkerek önüne döndü.