öpücük

3K 365 454
                                    

"Bugün ne kadar kalabalık burası. Biz geçen yıl geldiğimizde böyle değildi." 

Seungmin bulundukları işlek çarşıda göz gezdirirken konuştuğunda Chan kolunu onun omzuna attı.

"Sizinle gündüz gezmiştik çünkü. Geceleri daha canlı oluyor."

Herkes kafasına göre takıldığı sırada Jisung, bir takı standının önünde dikilen Minho'ya doğru ilerledi. Kedili kolyeleri incelediğini gördüğünde gülümsemişti.

"Alalım mı iki tane? Çift kolyemiz olur."

Konuşmasıyla beraber, onu yeni fark eden Minho birkaç saniye sessiz kaldı. Heyecandandı bu. Karşısındaki bu çocuğun söylediği en küçük şey bile yetiyordu kalp atışlarını hızlandırmaya.

Yüzündeki iç ısıtıcı gülümsemeyle cevapladı onu.

"Alalım."

Onlar kolye seçmekle meşgul olduğu sırada, diğerleri oyun makineleriyle ilgilenen Jeongin ve Felix'in yanına gitmişti.

Jeongin'in boks makinesinde yaptığı skoru gören Felix söylenmeye başladı.

"Sen daha küçüksün nasıl benden iyi yapıyorsun ya?"

Jeongin ise alayla sırıtmış ve kaslarını göstermek adına tişörtünün kollarını biraz yukarı sıyırmıştı.

"Bunlar ne için var sanıyorsun? Tabii, sende olmadığı için..."

Onun dalga geçişine karşı göz devirmekle yetindi Felix. Bu sırada Chan, onun yanına adımlamış ve karnına yavaşça vurarak Jeongin'e ithafen konuşmuştu.

"Sen Felix'in karın kaslarını görmedin galiba."

Cevaplayan ise Hyunjin oldu.

"Sen gördün galiba?"

Chan, Hyunjin'in atağını beklemediği için bir an şaşırsa da gülümsemişti. Sanırım sevgilisi ilk defa kıskançlık belirtisi gösteriyordu. Felix ise onu sinir etmek için alaylı bir ifade takındı.

"İnan bana, biz birbirimizin her halini gördük."

Karşısındaki çocuk yalancı bir gülümseme takındı onun cümlesine karşı.

"Arkadaşlığınız ne güzel."

Arkadaşlığınız kelimesini imalı bir şekilde söyleyişi ile, Felix'in ona olan bakışları dikleşti. Birkaç saat öncesinde yaptıkları nefret muhabbetinden sonra başka diyalog kurmamıştı ikisi. Ve Felix sebepsizce oldukça sinir olmuştu şuan.

Aralarındaki gergin çekim hissedilecek kadar arttığı sırada, Jeongin odakları kendine çekti.

"Hadi iddiaya girelim. En düşük skoru yapan içkileri ısmarlar."

Önerisini cevaplayan Chan oldu.

"İçmeyin sonra toparlayamıyoruz amına koyayım."

"Tamam sadece bira."

Herkesin onayladıktan sonra, makinenin başına ilk geçen Jisung olmuştu. Havalı bir tavır takınıp kollarını sıvadı. Fakat ensesinde hissettiği nefes yüzünden düzgün vuramamıştı.

Düşük gelen skorunu gördüğünde ona sırıtarak bakan Minho'yu es geçip diğerlerine döndü.

"Yah, sabote ediliyorum ama!"

"Bizi ilgilendirmez canım. Sıra bende."

Seungmin, söylediğinin ardından onu ittirip makinenin başına kendisi geçti. Yüksek bir skor el etmesi ile, Changbin onu kolunun altına almış ve abartılı tepkilerle övmeye başlamıştı.

love and war; hyunlixWhere stories live. Discover now