korkaksın

2.2K 287 296
                                    

Gerginlikle ellerimle oynarken ne demem gerektiğini düşünüyordum. Dediği şeyden sonra benden uzaklaşıp eski yerine oturmuştu. Derin bir nefes verip ben de yanına oturdum.

"Ben... artık o anlamda sevmiyorum seni. Eskide kaldı."

Bakışları kısa bir süreliğine beni bulurken yalnızca başını sallayıp geri önüne dönmüştü. Onun sessiz kalışıyla merak ettiğim konuyu sorma gereği duydum.

"Nereden öğrendin?"

"Boşver."

Bunu cidden merak ediyordum ama şimdilik daha fazla sorgulamayacaktım. Şuan ortamdaki garip sessizlik beni daha da germişti.

"Neden öyle söyledin? Bir şansımız olduğunu yani."

"Çünkü öyle. Yani sana karşı bir şey hissetmedim hiç öyle anlama. Ama gelip seni seviyorum deseydin karşı koyamazdım."

İstemsizce gülümsedim.

"Bu bir iltifat mı?"

"Cazibenin farkında olman lazım Lee Felix."

O da gülümseyerek konuştuğunda garip havanın dağılmasıyla rahatlamıştım. Ama biraz utanıyordum şuan.

"Arkadaşlığımızı etkilemeyecek bu değil mi?"

Yüzsüz gibi sorduğum soru komikti cidden. Sevgilisini elinden almış olduğum gerçeğinin yanında bu neydi ki?

"Eskide kalmış bir şey neden etkilesin ki?"

Ben söyleyecek bir şey bulamazken o bakışlarını tamamen bana çevirmişti.

"Hyunjin'le çıktığımda o yüzden mi tuhaf davranıyordun?"

Açmaması gereken konuyu açmıştı işte. Onunla her Hyunjin hakkında konuştuğumda hayatımın en gergin dakikalarını yaşıyordum. Durum böyleyken gerçekleri nasıl söyleyecektim orası da ayrı bir muammaydı.

"Gerilmene gerek yok Lix. Anlıyorum ben seni. Sevdiğim kişi gözümün önünde başkasını sevse ben de aynı tepkileri verirdim."

Sevdiğin kişi gözünün önünde başkasını seviyor zaten Chan. Ve o kişi en yakın arkadaşın.

"Hyunjin'i hala seviyor musun?"

Sorduğum soruyla bakışlarını benden çekip yine karşısındaki manzaraya dikmişti.

"Seviyorum. Hatta biliyor musun, gururum umrumda değil. Barışmak için çabalayacağım."

Duyduğum şeyle kaşlarım çatılmıştı. Nereden çıkmıştı şimdi bu? Onu böyle bir şey için Hyunjin'e gitmemesi konusunda ikna etmem gerekiyordu. Aksi takdirde zarar görecek olan oydu çünkü. Bunu istemiyordum.

"Bunun iyi bir fikir olduğunu sanmıyorum."

"Neden ki? Ayrılalı çok olmadı. Ayrıca hala ikimiz de yalnızız. İkna edebilirim."

Chan normalde böyle yapacak biri değildi. Aramızda en olgun ve mantıklı kararlar alan oydu hep. Şimdi neden böyle yapıyordu? Bu Hyunjin'in etkisiydi oluyordu sanırım. Kime bulaşsa sersem ediyordu adamı.

"Eğer sonuç beni üzerse yanımda olur musun Felix? Hyunjin konusunda."

Sözlerinin altında eziliyordum. Ona yaptıklarımı bilmeden böyle konuşuyordu. Ben onun yanında olmayı hak etmiyordum.

Sessizliğimle bakışları beni bulurken bakışlarındaki hayal kırıklığını gördüğümde derince iç çektim. İçimden gelen şeyi yaparak sıkıca ona sarıldığımda bir süre sonra onun da kolları sırtımda yerini almıştı.

love and war; hyunlixحيث تعيش القصص. اكتشف الآن