bir yıl sonrası
---
"Bunu yapman iyi bir fikir miydi gerçekten?"
Felix, yanındaki sevgilisinin ağzının içine düşecekmiş gibi bakan insanları süzerken konuştuğunda Hyunjin güldü.
"Saçlarımı boyamak senin fikrindi bebeğim."
Felix ise kocaman gözleriyle ona bakıp çevredeki insanları göstermişti işaret parmağıyla.
"Ama baksana ağzının içine düşecekler!"
Bu kıskanç halleri Hyunjin'e sadece fazlasıyla tatlı geliyordu. Adımlarını durdurup yanındaki küçük bedeni kendisine çevirdi ve dudaklarına kapanmadan hemen önce fısıldadı.
"O zaman kime ait olduğumu göstermeliyim.."
Ardından yavaşça onun alt dudağını emdiğinde, Felix her ne kadar bu hareketle erimiş olsa da Hyunjin'i yavaşça uzaklaştırdı kendinden.
"Okulda yapmasana şöyle..."
Hyunjin ise sırıtmış ve onu kolunun altına aldıktan sonra yürümeye devam etmişti. Kampüsün ortasında kalan kafeye girdiklerinde tanıdık altı beden görüş alanlarına girmişti direkt.
Felix Jeongin'in yanına yerleşirken Hyunjin ise Jisung'un yanındaki boş sandalyeye oturdu. Eş zamanlı olarak Jisung'tan bir çığlık yükselmesi bir olmuştu.
"Şaka mısın, çok güzel olmuş!"
Hyunjin'in kırmızı saçlarını inceleyeceğim derken karıştırıp şeklini bozduğunda Hyunjin mızmızlanarak ondan uzaklaşmaya çalıştı.
"Sabah o kadar fön çekmeye uğraşmıştım ben ya!"
Bu sefer araya giren, Jisung'un yanındaki Minho oldu.
"Bağırma sevgilime puşt."
Pekala, her ne kadar artık yakın arkadaş olsalar da Minho'yla anlaşma şekilleri hiç değişmemişti. Bu yüzden Hyunjin ona dil çıkarmakla yetindi. Bu sırada gelen yüksek sesle hepsi aynı anda onlara doğru ilerleyen Wooyoung'a döndüler.
"Yıl sonu partisi yapan kimse yokmuş inanabiliyor musunuz! Bayılacağım şimdi."
Hemen arkasından gelen San sevgilisinin abartılı hallerine kendi kendine söylenmekle yetinirken, Changbin de arkadaşına katıldı.
"Ne demek yok? Hongjoong yapmayacak mıymış?"
"Yurtdışındaymış şuan."
Onu cevaplayan San olduğunda Changbin de Wooyoung gibi mızmızlanmıştı. Ardından Seungmin onlara kınayıcı bakışlarını atarak konuştu.
"Siz partiyle mi doğdunuz amına koyayım? Bir yerlere gider takılırız işte."
"Evet?"
Changbin ve Wooyoung'tan aynı cevabı aldığında göz devirmekle yetindi. Bu ikiliye ne derse desin bayılmaya devam edeceklerini biliyordu.
"Siz yapsanıza, barda."
Felix çaprazında oturan sevgilisine ithafen konuştuğunda, Hyunjin'in bakışları San'la buluşmuştu. Ardından Wooyoung el çırparak arkadaşına destek verdi.
"Evet! Bir geceliğine kapatamaz mısınız?"
"Bilemedim... Amcam izin verir mi ki?"
San tereddütlü bir şekilde söylediğinde Hyunjin söze girdi.
"Aslında iyi fikir. Yıl sonu partilerine okulun yarısı katılıyor. Normalde kazandığımızdan çok daha fazlasını kazanırız."
San onu mantıklı bulurken amcasıyla konuşacağını söyleyip yanlarından ayrılmıştı. Mezuniyet iki gün sonraydı ve bunu bir an önce ayarlamaları gerekiyordu.
