Borandan;
Şilan gözlerimin önünde yere düşerken ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. Ne yapacağımı bilmez bir halde Zeliha ananın çığlıklarıyla kendime geldim. Şilan vurulmuştu öz abisi vurmuştu. Yerde kanlar içinde yatan Şilanı kucakladığım gibi arabaya atladım. En acil şekilde hastaneye gitmem lazımdı. Aksi takdirde Şilan gözlerimin önünde ölecekti. Hastaneye girince kollarımda olan Şilanı sedyenin üzerine bıraktım. Doktorlar onu ameliyathaneye alırken arkasından sadece izleyebildim. Peki ya şimdi ne yapacaktım. Daha bu gün bindallı bakan kız şimdi ölmek üzereydi. Üstelik daha ona herşeyi anlatamamıştım bile....
Doktorun ameliyathaneden çıkmasıyla yakasına yapıştım.Bana Şilanın iyi olduğunu söylemek zorundaydı.
"Nasıl Şilan iyi mi?"
"kurşun köprücük kemiğine yakın bir yerden isabet etmiş şuanlık kurşunu çıkarabilir ve alçıya alırız başka birşey söyleyemem." Dedi doktor sakince. Ya kanlar içinde yere yığıldı kız sadece alçıya mı alacak?
"Ne diyorsun doktor. Ne demek alçıya alırız? O ölürse sende ölürsün duydun mu beni. Şimdi git."
"Bakın beyfendi elimizden geleni yapıyoruz fakat bu kadar agresif olmanıza gerek yok. Lütfen beni bırakırmısınız"
Doktorun yakasını bıraktığımda ailenin devamı hastaneyi çoktan tıka basa doldurmuştu. Civan Civan yoktu. Onu bulup kafasını patlatmadan bana rahat yok. Kerimi çağırttım. Amcamın oğluydu. Her daim bana yardım ederdi bunca yıllık arkadaşız.
"Kerim bana o Civan olacak namussuzu buluyosun hemen"
"Aman Boran yapma kızın abisini mi öldüreceksin Allah aşkına"
"Bul dedim sana Kerim bul. Kendi kız kardeşine acımayana ben hiç acımam. Hele ki kız kardeşi benim nişanlımsa"
"Fazla abartmıyormusun Boran"
"Sus kerim."
Şilanın hayallerini yıkmıştım. Belki benden nefret edecek. Keşke orada o bıçağı kalbime saplasaydı. Şimdi onun yerine ben hastanede yatıyor olurdum.
Saatler geçmek bilmiyordu. Doktorlar çıkmıyor tek kelime etmiyordu. Çıldırmama ramak kalmıştı ki doktorun ameliyathaneden çıkmasıyla hemen ona döndüm.
"Nesi var iyi mi kötü bişey yok değil mi"
"size iyi haberlerim var"
"Söylesene ne ağzında geveleyip duruyosun"
"Şilan hanım gayet iyi hayati tehlikesi yok sadece biraz ağrısı ve acısı olacak. Kurşunu çıkarmak için çok uğraştık ve çok fazla dikişi var"
"İyi şimdi yanına girebilirmiyiz"
"Biraz beklemenizi tavsiye ederim"
Babam hiç bu kadar kötü olmamıştı. Şilanın vurulması onu çok derinden etkiledi. Çocukken de hiç Beyzadan ayırmazdı Şilanı. Bu Berdel sorunu olmasaydı da babam Şilanın gelini olması için elinden geleni yapardı.
Zeliha hanım bir köşede çökmüş ağlıyordu.
"Bunu da mı yapacaktın Civan kardeşini de mi vuracaktın oğlum"
"Zeliha ana yapma artık bak iyi Şilan uyanacak şimdi yanına gidicez" dedim onu teselli etmek istercesine.
"Benim kızımın başını da yakan siz değilmisiniz zaten" demesiyle başım öne eğildi. Haklıydı bizim yüzümüzden önce kızının hayatı kararmıştı şimdi de hayatı ellerinden kayıyordu. Bunu hiç bir zaman kendime yediremeyecektim. Bunları duyan babam hiddetlenmişti.

YOU ARE READING
AŞK-I BERDEL
ChickLitGeri döndüğümde Şilan masada bulduğu ne varsa içmişti. "Şilaaan! Ben sana ne dedim!?" "Ne dedin merveye?" "Ne? Merve kim?" "Ben Merve selam canım" Diyip ayağa kalkarak elini uzattı. Dengesini kaybedip üzerime düşmüştü. "Sarhoş olmuşsun Şilan. Kalk g...