Zibilyontane insan içeri girdi. Hepsinin elleri kolları doluydu. En son Boran Ağa elinde kına tepsisiyle girdi. Benim aşağı inmem gerekiyordu. Yengem kapıyı tıklattı.
"Şilan hadi gülüm kına yakılacak gel"
"Tamam geliyorum"
İstemeye istemeye indim o merdivenleri avluda beni bekleyen insanların hayran dolu bakışları eşliğinde avlunun ortasında duran kına tahtına oturdum. Yanıma da Boran oturmuştu. Yengem kınamı yakmaya gelince elimi vermek istemedim. Elime her uzandığında kaçırıyordum. Boran fark etmiş olmalı ki kolumdan tuttuğu gibi elimi yengeme uzattı. Yengem Esma'dan aldığı tam altını avucuma koyup Boranın kucağında ki kınayla ellerime kına yaktı.
Sıra Borana gelmişti. Serçe parmağına kına yakıldıktan sonra yavaş yavaş takılar takılmaya başlandı. Annem ve Babam 10 tane bilezik abim ve yengem 2 tane zincir takmıştı. Boran'ın ailesi sıraya dizilince içimi bir korku kapladı. O kadar çok insan vardı ki sırada.
Tam tamına 40 tane bilezik 200'e yakın çeyrek ve bolca da nakit para takıldı. Esma ve Hazar Ağa boynuma hasır belime altın kemer taktıktan sonra kendimi yere yığılacak gibi hissetim. Çok ağırlaşmıştım. Boran arkadan beni tutarak ayakta durmam için destek oluyodu bana. Ben fenalık geçirmeye başlamıştım çoktan. Boran birilerine bağırarak.
"Çanta getirin çıkaralım Şilan'ın üzerinde ki takıları. Kız düşecek yere şimdi"
"Tamam abi"
Sesi geldikten sonra Boran yavaş yavaş üzerimden bir şeyleri çıkarmaya başladı. Üzerimen her bir şey alındığında hafifliyordum.
"Teşekkür ederim Boran"
Dedim kafam önde.
"Rica ederim efendim ne demek"
Dedi gülerek. Yavaştan ayaklanınca sıra testi kırma adetine gelmişti.
Boran'ı ortaya bir sandalyeye oturttuktan sonra müziği açtılar. Elimde testiyle dönmeli müziğin sonunda testiyi Boran'ın önünde kırmalıydım.
Müzikle beraber dönmeye başlamıştım. Bir iki tur döndükten sonra testiyi bir hışımla yere fırlattım testi paramparça oldu. İçinden dökülen şeker ve altınları çocuklar kapış kapış ederken Boran söyleniyordu.
"'Kafamda kırsaydın Şilan! Kafama atsaydın hemde!''
''Önünde sonunda onu da yapıcam zaten merak etme!'' Dedim arkamı dönerek. Gidebileceğimi sanıyordum ama hayır. Elbisemin kuyruğundan tutmuş gitmeme izin vermiyordu.
"Bıraksana ya gitmek istiyorum!''
"İnsanlar bize bakıyor. Hiç bir yere gitmiyosun. Şimdi gülümseyerek mutlu olduğunu göster."
"Mutlu falan değilim!"
"Ben çok mutluyum ya zaten Şilan hanım!"
Esma gelerek;
"Ne oluyor burda? Herkes sizi izliyor bu ne hal didişiyosunuz burada"
"Hiiiiç"
Dedik Boranla beraber gülerken. En azından şimdilik sorun çıkmamalıydı. Daha sonra müzikler çalmaya başladı. İnsanlar oyun oynuyor eğleniyor bir yandan da seviniyordu. Bir köşede somurtan sadece bendim. Boran da gitmişti belli ki oda bu durumdan şikayetçiydi. Oturduğum tahtta uyukluyordum. Sesler yüzünden kulaklarım uğulduyor vücudum titriyordu. Omzuma düşen şalla birlikte gözlerimi açtım. Boran arkamda iki eliylede omuzlarıma bastırıyor.
"Ne bu şimdi?"
Dedim sinirlenerek.
"Annen yapmamı söyledi bende yaptım şimdi sus ve insanları izle"

YOU ARE READING
AŞK-I BERDEL
ChickLitGeri döndüğümde Şilan masada bulduğu ne varsa içmişti. "Şilaaan! Ben sana ne dedim!?" "Ne dedin merveye?" "Ne? Merve kim?" "Ben Merve selam canım" Diyip ayağa kalkarak elini uzattı. Dengesini kaybedip üzerime düşmüştü. "Sarhoş olmuşsun Şilan. Kalk g...