45.BÖLÜM

3.2K 122 16
                                        

Emre elinde testle kapıyı çaldığında ben yerimde duramıyordum. Koşarak kapıyı açtım ve Emre'yi kolundan tutup içeri çektim.

"Boranı aramadın değil mi?"

"Yok yenge aramadım."

"Aferin! Aferin!"

Emre hala bana bakıyordu.

"Ne bekliyorsun Emre?"

"Yenge senden daha çok heyecanlıyım ben."

"Emrecim sen iyi misin?"

Dedim gülerek. Gerçekten de heyecanlıydı deli gibi merak ediyor olsa gerek.

"Tamam sen geç görev yerine. Ben sana mutlaka haber vericem."

"Tamam kaçtım ben."

Emre çıktıktan sonra hızlıca lavaboya girip testi yaptım. Ben daha çok heyecanlanmıştım. Beklemek benim için hiç bu kadar zor olmamıştı. Testi sehpaya koymuş bir yukarı bir aşağı gidip geliyordum. Yaklasik on dakika sonra bir iki adım atıp uzaktan teste bakmayı denedim. Eğer beklediğim şey yoksa üzülmek istemiyordum. Bir iki adım daha derken testi bakmadan elime aldım. İçimden üçe kadar sayıp öyle bakacaktım.

"Tamam sakin ol Şilan. Bir... İki... Üç!"

Gözlerimi açmış elimde ki teste baktım. Hamileydim! Allah'ım gözlerime inanamıyorum hamileyim! Sevinç çığlıkları atmamak için kendimi zor tutuyordum. Hızlıca kapıyı açıp Emre'ye bağırdım.

"EMREE!!"

Emre anında kapının önünde bitmişti.

"Nolduu? Nee hamileymiş miyiz!?"

Beni gülme tutmuştu. Göz yaşlarımla kafamı salladım.

"Evet Emre Hamileymişiz!"

Sevinçle sarılmıştık birbirimize. Ben ağlıyordum Emre ise benim ağlamamın bitmesini bekliyordu.

"Hıığğ Emreğğ"

Dedim ağlayarak.

"Efendim yenge?"

"Anne mi olcas şimdi"

Dedim gülerek. Artık Emre de benimle birlikte anne adayı olmak zorundaydı.

"Valla yenge benden anne olmaz. Teyze olur hala olur annane olur ama anne olmaz. Bikere fizik kurallarına aykırı. Mükremin miyim ben?"

"Az önce öyle demiyodun"

Emre'ye dirsek atmıştım.

"Tamam tamam anne de oluruz"

Emre gittikten sonra bende içeri girmiş bu haberi Boran'a nasıl vereceğimi düşünüyordum. Çok şatafatlı bir şey istemiyordum gerek de yoktu.

Testi cebime koydum ve Boranı aradım. Açmamıştı normalde hiç böyle yapmazdı ne oldu acaba. Tekrar aradım telefon bu sefer uzun uzun çaldıktan sonra açıldı.

"Aşkım"

"Efendim benim güzel karım"

"Sen bu sabah beni öpmeden gitmişsin işe!"

Dedim huysuzlanarak.

"Hayır bitanem öptüm ama sen uyuyodun bende uyandırmaya kıyamadım."

"Hııı o zaman tamam affedildin! Bu akşam erken gelmeye çalış sana bir sürprizim var."

Belli etmemeye çalışıyordum.

"Neymiş bu sürpriz bakalım meleğim?"

"Telefonda söylenmez."

AŞK-I BERDELWhere stories live. Discover now