-
Bazen büyük sınıflar balolara gittiklerinde böyle anlarda birçok çocuğun kıza bakınca donakaldığını görürdüm. Lucius'tan öyle bir tepki beklerken o, alayla ellerini cübbesinin cebine koyup "Beklettiğine değmesini umardım Black." deyince gözlerimi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Yaklaşık on dakika geçmişti ve ben hala Bella'nın çıkmasını bekliyordum.
Eğer odadan kolunda dövmeyle çıkarsa, hatta dışarı gelip sırada benim olduğumu falan söylese ne yapacağım?
Elimi kalbimin üzerine koydum ve başımı iki yana salladım. Henüz hiçbir aile üyemiz Ölüm Yiyen'lerin arasında değildi, sadece kan statüleri hakkındaki görüşlerimiz birbiriyle uyuyordu. Ama Bella'nın bunu edinmesiyle bir hastalık gibi bütün ailemize bulaşacaktı kesin.
Omuzlarımda hissettiğim ellerle bakışlarımı hemen önümde duran ve bana ilgiyle bakan Lucius'a çevirdim.
"Cissy, fazla gergin görünüyorsun." dediğinde dudaklarımı ıslattım ve gülümsemeye çalıştım "Peki ya şimdi?"
Alayla dudağının kenarı havaya kalktı ve "Gel, köşe masalardan birine geçelim." dedi. Omuzumdaki elini kaydırıp belime attı ve onun yönlendirmesiyle yürümeye başladık.
Dediği gibi köşedeki bir masaya geçtiğimizde biraz arada kalsam da sonradan dayanamayıp ona doğru yaklaştım "Seni de yanına çağırmış mıydı?"
Kısa bir anlığına etrafta göz gezdirip "Hayır." dedi kuruca. Bu cevabı iyice kafamı karıştırdı çünkü Lucius bana 2 tane düello kazandığını söylemişti. Onu bile çağırmamışken bir saattir burada olan Bella'yla niye tanışmak istedi ki acaba?
İşaret ve baş parmağımla burun kemeri denilen yeri sıktım ve arkamdaki duvara yaslandım.
Bella bir an önce oradan çıksa iyi olur yoksa ben burada delireceğim.
"Narcissa, fazlasıyla gergin görünmeye devam ediyorsun." diye fısıldadı uyarır bir şekilde. Gözlerimi devirdim ve elimi yüzümden çektim "Çok normal değil mi?"
Yeniden etrafında bir göz gezdirdi ve "O halde zihnine sahip çık, düşüncelerin yüzünden başına bir şey gelmesin." dedi.
Kaşlarım istemsizce çatılırken hızlıca etrafıma bakındım. Buradakiler için geldiğimden beri düşüncelerim pek hoş değildi ve şayet biri bunları duyarsa benim açımdan hiç hoş şeyler olmazdı.
Derin bir nefes alıp verdim ve olduğum yerde dikleştim, kimse soy adı Black olan bir öğrencinin düşüncelerini okumazdı ama değil mi?
Böylesine gergin ve mutsuz görünürsen neden okumasınlar?
Yeniden kaşlarımı çattım ve gözlerimi kapattım, aynen öyle salak Cissy. Hemen kendini toparlaman lazım.
Tekrar derin bir nefes aldım ve gülümserken "Bana kafamı dağıtabileceğim bir şeyler anlatsan çok güzel olur." diye mırıldandım.
Birkaç saniye gözlerini masada dolandırdıktan sonra tekrar bana baktı "Ne gibi?"
