-25- Unexpected Meeting

38 5 19
                                    

"Peki ya sen Tina, sen okuldan sonra neyle uğraşmak istiyorsun?"

اوووه! هذه الصورة لا تتبع إرشادات المحتوى الخاصة بنا. لمتابعة النشر، يرجى إزالتها أو تحميل صورة أخرى.



"Peki ya sen Tina, sen okuldan sonra neyle uğraşmak istiyorsun?"

Tina bardağını masaya bıraktıktan sonra derin bir nefes aldı ve "Ailem bakanlıkta bir işe girmemi istiyor." diye kuruca cevapladı.

Elizabeth kaşlarını çatsa da gülümsedi "Senin isteğin de bu mu?"

Buruk bir gülümsemeden sonra "Aslında ben objeler ve büyüyü birleştirmeyi hep ilgi çekici bulmuşumdur. İleride bunlarla ilgili bir şeyler yapmayı çok isterdim." dedi.

"Objeler ve büyüyü birleştirmek derken?"

"Mesela..." dedikten sonra gözleriyle hızlıca annemi taradıktan sonra gözleri kolyesinde sabitli kaldı ve "Mesela taktığınız kolyeyi ele alalım. Gayet şık ve zarif görünüyor ama düz bir kolye olmak zorunda değil. Vulnera Sanentur büyüsünü kolyeye yerleştirmeyi başarabilirsek, yaralandığımızda büyü yapılmasa bile kolye sayesinde büyü etki gösterir ve iyileşiriz." diye büyük bir tutkuyla kendini anlattığında alt dudağımı bükmeden edemedim.

Büyülü ve lanetli eşyalar vardı ancak bunlar asayla yapabildiğimiz pratik büyülerden daha başka şeyler içerirdi. Mesela Protego büyüsünü bir objeye yerleştirirlerse ve kişi de o objeyi takarsa kimse zihnine giremez.

Tina'nın beni cidden etkilediği ilk an bu an sanırım.

Elizabeth "Merlin'in Sakalı! Bu kadar zeki ve tatlı bir arkadaşın olduğunu bilmiyordum, Narcissa." neşeyle şakıdıktan sonra "Bence ailenle fikirlerini paylaşırsan eminim ki seni destekleyeceklerdir." diye tekrar Tina'ya döndü.

Utanarak başını öne eğip "Teşekkürler, Bayan Black." diye fısıldadı ve sanırım masanın altından tırnaklarıyla oynamaya başladı.

Elizabeth yüzündeki gülümseme bozulmadan Lucius'a doğru dönüp "Peki ya sen Lucius, sen okuldan sonra ne yapmak istiyorsun?"

"Aile işlerimizi devam ettireceğim." diye kısa ve net bir cevap verdiğinde düşünmeden edemedim. Malfoy'lar epey zengin bir aileydi, birçok yerde isimleri vardı ancak yine de tam olarak ne işle ilgilendiklerini bilmiyordum.

"Anladım, aile işleri haricinde senin istediğin bir şey yok yani?"

"Hayır, Bayan Black. Benim yapmam gereken her şey kendimi bildim bileli belirli zaten." diye rahat bir şekilde cevap verdiğinde yüzünde bir duygu belirtisi yoktu ama nedense cevabı beni hüzünlendirmişti.

Bizim gibilerin ne yapacağına zaten ailelerimiz karar verirdi, bu benim veya başka bir safkan kişinin de yaşadığı bir durumdu ama yine de benim bile ufak tefek konularda fikirlerimi kabul ettirebilme şansım vardı.

Ancak Lucius'un yoktu.

Çünkü Malfoy ailesi, diğer tüm safkan ailelerinden farklı bir yerdeydi. Her yerde olmalarına rağmen ayrıca hiçbir yerdeydiler.

Blonde Blackحيث تعيش القصص. اكتشف الآن