-10- Potions Class

315 22 7
                                    


-


Profesör Slughorn iksirlerle ilgili konuşmaya devam ederken, dün baykuşum Ginger'ın cevap olarak getirdiği kağıdı avucumda kırıştırmaya devam ettim.

"Hadi bakalım, herkes eşleşsin!" diye cıvıldayan profesörün sesiyle kağıdı cebime bırakıp etrafıma bakındım.

Lucius ile göz göze geldiğimizde gülümseyip gülümsememek arasında kara verme aşamasındayken Lucius yerinden kalkıp yanıma doğru yürümeye başladığında gülümsedim. Sanırım barışacağız.

Aklıma birden onun için bir değerim olmadığını söylediği an gelince yüzüm düştü, barışsak bile ne değişirdi ki? Bana değer vermeyen birine sırlarımı anlatıp onunla mı güleceğim?

"Eş lazım mı Black?" diye sorunca onunda gergin olduğunu hissettim, omuz silktim ve yana doğru kaydım.

Yanıma oturduğunda saçımı kulağımın arkasına tıkıştırıp "Hangi iksiri yapacağız?" diye sorduğumda kaşlarını çattı "Andromeda ortalarda yok, Tonks mutsuz, sen düşüncelisin. Neler oluyor?" diye sorunca derin bir nefes aldım.

"Her şeyin farkındasın zaten." dedim sadece, ona detaylıca hislerimden bahsedecek yakınlıkta değiliz artık.

"Araya buzdan duvar örmüşsün." diye mırıldanıp kitabından sayfaları karıştırmaya başlayına sinirle ona bakmaya devam ettim "Olması gerektiği gibi davranıyorum, Malfoy." dediğimde göz ucuyla bana baktı "Malfoy?" deyip tek kaşını kaldırınca mimiğine gülmemek için dilimi ısırdım.

"Eğer fark etmediysen diye söylüyorum, dünkü özrünü kabul ediyorum." dediğinde kaşlarımı çattım "O özür artık geçersiz. Ben arkadaşım olduğun için senden özür dilemiştim."

"Değil miyiz?" diye sorduğunda biraz sinirlendiğini hissettim ama yine de geri adım atmayıp "Arkadaşlık için değer önemli bir kavram." dedim ve onun önünde duran kitabı alıp sayfayı okumaya başladım.

"Saçmalama Cissy. Benim için değerli olmasan seninle konuşmazdım bile." dediğinde ona bakmak yerine sayfaya bakmaya devam ettim.

Zeka Bileyici İksir, ben ikinci sınıftayken Bella ve Andy bu iksiri sıkça yapardı. Geçen sefer profesörün bana ödül olarak verdiği iksirdi.

"Benimle konuşman için sana yalvaracak değilim." dediğinde çok kısa bir anlığına ona sinirle bakıp kitaba geri döndüm.

Malzemeler kısmında armadillo safrasını görünce kaşlarımı çattım "Safra ne demekti?" diye mırıldandım ve ona baktım.

Ciddi olup olmadığımı anlamak için bir süre yüzümü inceledi, ciddi sorduğumu fark edince gözlerini kapattı ve dudaklarını ıslattı "Safra mı?" diye o da bana sorunca tekrar kitaba döndüm.

"Evet, armadillo safrası yazıyor." dedim ve ona baktım yüzümü buruşturdu "Armadillo da ne?" diye sorunca boş bulunup sırıttım.

Sırıttığımı fark eder etmez hemen sırıtmayı kestim "Garip görünmlü bir hayvan." dedim ve kitaba bakınmaya devam ettim. Gülmemek niye bu kadar zor geldi ki? 

"Profesör biz bitirdik!" diye cırlayan Tina'ya döndüm, bizim yapacağımız yoktu ama onların yapması sinirimi bozmuştu. Odamın değiştirilmesi için en yakın zamanda bir şeyler yapsam iyi olacak.

Profesör onları tebrik ederken Lucius'a döndüm "Bir daha konuşmasak iyi olacak." dediğimde kaşlarını çattı ama hemen toparladı "İyi olur." dediğinde başımı olumlu anlamda salladım.

Yanımdan gitmek için arkasını dönmüştü ki hızla bana döndü "Aslına bakarsan iyi olmaz. Ben seninle konuşmak istiyorum." dediğinde böyle bir şeyi beklemediğim için şaşkınlığımın tüm yüzümden okunduğuna eminim.

"Akşam yemeğinden önce Adonis Goyle'un yanından gelip bana bulaştığında seni çektiğim yere gel. Konuşalım." dedi ve eski yerine gitti.

Ona bakmak istemediğim için hemen önüme döndüm ve yerime oturdum. Elbette akşam onun yanına gitmeyeceğim.

-

Blonde BlackWhere stories live. Discover now