8. Bölüm : Dikiş

634 77 71
                                    

Bir gün geçti, iki gün geçti, üç gün geçti... Ama Harry, inatla okula gelmiyordu. Üstelik devamsızlığı da almış başını gidiyordu. O gün mavi gözlü çocuğa kendisinin anlamadığı bir atar yapmıştı ve ortadan yok olmuştu.

Kafasını yavaşça sıradan kaldırdı. Tahtada bir şeyler anlatan biyoloji hocasına aval aval baktı. O gün ne yaptığını gerçekten merak ediyordu. Beynini kemiriyordu resmen bu konu.

Çıkış saati geldiğinde her zaman yaptığı gibi önce tuvalete uğradı. "Şuraları kestirsem mi la?" Diye kendi kendine konuşurken sırtı bir anda duvara çarpınca ağzından bir inleme çıktı. Yakasında kendisini sıkı sıkı tutan yumruğa hızlıca baktıktan sonra yumruğun sahibine çıktı gözleri.

Düşman olduğu çetenin başı...

"Amına konuğumun evladı..." diye yüzüne doğru bağırdıktan sonra Louis'nin suratına yumruğunu sertçe indirdi. Louis'nin suratı yana doğru dönerken dudağının patladığını hissetmişti.

"Nereye kadar kaçacağınızı sanıyordunuz he? Önce sen sonra da şu aptal kıvırcık çocuk... iyice kaşındınız." Tekrar yumruk atmak için elini kaldırmıştı ki Louis avcuyla ona engel oldu. Bir hamlede yakasındaki elden kurtuldu ve önündeki çocuğun karın boşluğuna tekmesini geçirdi.

Yanında iki kişi daha vardı ama belli ki Louis'den korkuyorlardı. "Ödlek piçler..." diye söylendi dudağının kenarını baş parmağıyla yoklarken.

Çetenin başındaki eleman hızla ayağa kalktı ve Louis'ye doğru adımladı. Fakat Louis, çocuk kendisinden uzun olmasına rağmen geri adım atmamıştı. Kafasını hafifçe kaldırıp tam gözlerinin içine bakıyordu.

"Şu kıvırcık... kendisinin eşcinsel mi her ne boksa o olduğunu söyledi ve sen de hemen peşine takıldın. Ayrıca bazı söylemler duydum sizin mahalleden. Sen de ibneymişsin Louis?" Son cümlesini öyle dalga geçer gibi söylemişti ki Louis sinirden gözlerini kapatıp açtı. Dilini köpek dişlerinde gezdirdi.

"Eşcinselim evet." Dedi düz bir sesle. "Ama bu beni ibne yapmaz James. Senin alt sınıftan çocuklara tecavüz etmen, masum ve hiçbir şeyden haberleri olmayan veletlere uyuşturucu satman seni ibne yapar ama." İşaret parmağını hızla birkaç kere çocuğun göğsüne vurdu.

Karşısındaki çocuk bir ıslık çaldığında ne olduğunu anlamadan diğer iki kişiye baktı. Fakat tuvaletin içerisi bir anda gençlerle dolunca burnundan solumaya başladı.

"Amına koduğumun korkağı." Diye çetenin başındaki elemana bağırdıktan sonra üzerine gelen birkaç kişiye tekme ve yumruklarını geçirdi. Fakat üzerine atılan beş kişiyle birlikte yeri boylamıştı.

Üzerine çıkan James'e tam olarak bakamadan kafası iki de bir sağa sola savruldu yumruklarla. "Kimmiş korkak ha!" Louis, yüzüne yayılan kanı hissettiğinde midesi kasıldı. Elleriyle üzerine oturan çocuğu itmeye veya altına almaya çalıştı ancak nafile...

Bir anda James'in elleri kemerine gidince sersemlemiş kafasıyla gözlerini büyüttü. "Bıraksana lan kemerimi!" Diye bağırdığında sesi boş tuvalette eko yaptı.

James, tek eliyle Louis'nin ufak suratını kavradı. "Sen bundan hoşlanmıyor musun? Niye durduruyorsun beni şimdi?"

"Beynini siktiğim! Bana da mı tecavüz edeceksin lan!" Diye son gücüyle çocuğu tekrar ittirmeye çalıştı. Ancak başaramadı ve James kemerini açıp bu sefer fermuara geçti.

"Ödleksin sen oğlum! Madem gaysin böyle oyunlar niye oynuyorsun?" Çocuk sinirle tekrar suratını yakaladı. "Gay mi? Ne gayi oğlum? Ben kaç kızı altımda inlettim, haberin var mı senin?" Bunu demesiyle Louis, çocuğu  suratına tükürdü. Evet, bildiğimiz tükürdü.

Sarmaşık | Larry Stylinson | TR versionWhere stories live. Discover now