Kafesin içinde öylece saatlerdir oturuyordum. Alaca yaklaşık bir saattir burada değildi. Ne kadar kilidi açmaya çalışsamda karşılığını elektrik akımına kapılarak almıştım.
Karnımda hafiften bir sancı vardı. Bebek sancılanmak için yanlış zamanı seçmişti. Aç olduğunu biliyordum ama şuanda onun için yapabileceğim hiçbirşey yoktu.
Ayak seslerini duyduğumda Alaca'nın gelmekte olduğunu anladım. Kafese doğru yaklaştığında elinde büyük deri bir çanta vardı.
"Nasılsın Eflan ? Kalbin çok hızlı atıyor olmalı. Biraz yavaşlatsan iyi olur yoksa benim için işleri zorlaştırırsın. "
"Ne saçmalıyorsun sen !"
Kafesimin kilidini bu sefer eliyle açtı.
"Kaçmaya çalışma boşuna. Çünkü bu kendini yormaktan başka bir işe yaramaz ."
Kafesten çıktığımda kendi iradem dışında yürüdüğümü farkettim. Adımlarımı ben değil Alaca kontrol ediyordu.
"Kes şu lanet şeyi!"
Bağırmam sancımın artmasına sebep olmuştu. Ellerimi karnıma götürmek istesemde başarısız oldum. Sadece bacaklarımın değil bütün vücudumun kontrolü Alaca'daydı.
Kenarda duran metal, aşağı kısmında da küçük bir gideri olan masaya doğru yürümeye başlamıştım. Ne kadar gitmek istemesemde herşey kontrolüm dışında ilerliyordu. Neredeydi benim güçlerim? Hepsi nereye kaybolmuştu?
"Oraya uzan ."
Dediğini vücudum harfi harfine yerine getirdi. Metal yüzey sırtımın açık kısmına temas ettiğinde içimde bir ürperti oldu.
"Şimdi biraz sakinleş. "
Benimle dalga geçiyor olmalıydı.
"Kes şunu!"
Beni dinlemeyeceğini bilmeme rağmen kendime hakim olamıyordum.
Kenardaki deri çantasını açtığında içinde neşter, makas , iğne ve birçok kesici alet olduğunu gördüm. Aman tanrım! Bunları benim üzerimde kullanmazdı umarım.
"Şimdiiii. Önce bir damar yolu açalım."
"Ne yapıyorsun! Niye böyle birşey yapıyorsun!"
"Kolunu uzat."
Kolumu istem dışı ona doğru uzattım. Vücudum bana ihanet ediyordu. İğneyi damarıma doğru batırarak bir damar yolu açtı. Ucunda bulunan plastik borudan kanlarım akmaya başlamıştı.
"Bunu neden yapıyorsun! Kes şunu!"
"Bu kadar korkak olma Eflan. Daha yeni başladık."
Öylece uzanmış kanımın akmasını seyrediyordum.
"Bebek 2 aylık olmalı. Az kalmış. "
"Kes sesini! Zamanı hakkında konuşmak sana mı kaldı!"
"Aa böyle söyleme Eflan. Kalbimi kırıyorsun. Bebeğinin ne kadar zamanı olduğunu ben belirleyebilirim sadece ."
"Ona en ufak bir zarar verirsen seni gebertirim. "
"Merak etme o benim en son çarem. Şimdilik benim işim seninle."
Kolumdan akan kanları gördükçe başım dönmeye başlamıştı. Karnımdaki bebek benden beslenmeye başlamıştı ve bu beni daha da kötü bir duruma sokuyordu.
"Şimdilik bu kadar kan yeterli. "
İğneyi vücudumdan çıkartarak kendi koluna benim kanımı enjekte etmeye başladı.

YOU ARE READING
TOHUM SERİSİ 1 - İhanetin Karanlığı
WerewolfKendisine güçlü bir varis yapabilmek için eş bulmaya çalışan bir Alfa ! Yaşayacağı şeylerden habersiz sinir problemi olan bir genç kız.. Eflan her şeyden habersiz sevdiği adamla hayallerinin peşinde giderken yaşadığı ihanet onun hayatını alt üst et...