18.Bölüm - Acı -

195 13 62
                                    

Herkesin geçmiş bayramını en içten dileklerimle kutluyorum, nice bayramlara sevdikleriniz ve ailenizle.🌹 Bölüm de bayram şekeri tadında gelir umarım. 🍬 Bu bölüm Kerem'in annesinin geçmişini öğreneceğiz ama yavaş yavaş. Kerem'in geçmişinin kapıları da artık aralanmaya başlayacak.

Bölüm şarkısı Niran Ünsal - Ben Ne Zaman Büyüdüm Anne. Multimedyaya koyuyorum. Lütfen '!!!' belirttiğim yerde multimedyayı dinleyerek okuyun. :)

Keyifli okumalar!! 🤩🫶

Zeynep

...

"Annesi onu çok severmiş.. severmiş.. Babası onu çok severmiş severmiş.."

Sessiz görünen ama çığlığı, feryadı çok yüksek sesli olan göz yaşlarını bölen Kerem'in annesinin güzeller güzeli sesiyle söylediği bu şarkıydı..

Kerem başını oynamaktan kızarttığı parmaklarından ayırmazken ben ise hâlâ aynı yerde, pencere dibinde yaşlı gözlerimle ikisini izliyorum. Anne ve oğulunu..

Birbirlerinin kanı olan bu insanlar, nasıl olur da şimdi iki yabancı gibi utana sıkıla, birbirlerinden çekinerek oturabiliyorlar aklım almıyor. Annesi Kerem'i tanıyor, kokusunu içine bir kez bile olsun çekmiş ama Kerem.. O hiç tanımadığı, tanıyamadığu annesiyle birlikte şu an, ne yazık ki hiç tanımıyor onu.. İkisinin de kaybettiği bu yılların tek bir suçlusu var şüphesiz, Ahmet Sayar.

"Bu ninniyi hep söylerdim sana karnımdayken de, yanımdayken de.. Sanki olacakları hissetmişim gibi, hep seni sevdiğimizi söyler dururdum." Kerem nihayet annesinin sesiyle gözlerini kızarttığı ellerinden çekip annesine bakıyor. Yutkunup bakıyor bir süre, ağzını aralıyor aralıyor yeniden kapatıyor.

Söyleyecek, soracak çok şeyi var ama nasıl başlayacak kendi de bilmiyor aslında.

"Nereden başlayacağımı bilmiyorum. Ben.. Ben.." demiştim.. Ne yazık ki demiştim..

"Gülümser misin?" dediğinde kaşlarını çatıp bana bakıyor Kerem. Başımla onaylıyorum dediğini yapması için. Ben de neden istediğini bilmiyorum gerçi..

Hafifçe, belli belirsiz gülümsüyor annesine. Gülümsüyor ama şaşkın.

"Biliyordum.." gözünden akan yaşı silip devam ediyor. "Biliyordum.."

"Neyi biliyordun?"

"Kerman.. Baban gibi.. Gülümseyince baban gibi gamzen çıkıyor orada.." derken parmağını gamzesindeki o çukura bastırıyor. Kerem gözlerini kapatıyor refleksle. "Doğduğunda benden alacaklarını bilsem doğurmazdım seni.."

"Keşke.." diyor Kerem gözlerini yavaşça açıp. "Keşke doğurmasaydın. Benim de en büyük pişmanlığım bu."

"Deme öyle, şimdi görüyorum ki, iyi ki de doğmuşsun. İyi ki doğurmuşum."

"Konuşacak çok şey var.. Soracak bir ton soru var ama seni de yormak istemiyorum."

"Yorsan da çoğu şeyi hatırlayamıyorum ki.. Biri geldi, beynimi silip attı sanki. Bir seni atamadılar oradan, bir babanı, bir de.."

"O pisliği.. Ahmet Sayar'ı değil mi?" dediğinde Kerem, burukça gülümsüyor annesi başını olumsuz anlamda sallarken. "Şey.. Neden burada kalıyorsun?"

 Neden burada kalıyorsun?"

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
BANA KENDİMİ VER  - ZeyKer-Where stories live. Discover now