Selam.
Sınava girecek tüm okurlarıma başarılar dilerim. Sizin için son zamanlarda yazdığım en uzun bölümü yazdım. <3
Sermest ~ Kayıp
Mark Eliyahu~ Journey
Keyifle okuyun.
🖤
İblis nefesini ruhuma üflemişti.
Kaçışım karanlık, yolum zift, çıkışım kapı duvardı.
...ve şimdi karşımda benim gibi biri daha vardı.
Zeliha nefes almanın bir yolunu bulmuştu; yalan bir aşka tutunarak kendine geldiği yeri unutturmuş, o aşk için savaştığını sanarak ayakta kalıyordu. Zeliha yaşamıyordu, yaşadığını sanıyordu.
"Steven sana aşık değil." dedim, umudunun ayaklarımın altında çiğneyerek. Tek istediğim kendine gelmesiydi. "Sen de ona değilsin." Ona doğru eğildiğimde, hiç kıpırdamadı. "Zeliha, savaşmadan yenilemezsin. Savaşmadan yenemezsin."
Gözlerinde gördüğüm hayal kırıklığı yalan doğuran dilime saplanırken, yabancının güçlü parmaklarını kolumda hissettim. "Gidiyoruz." Bir an için tehditkâr bakışlarını Zeliha'yla buluşturdu. "Steven'a tek kelime edersen, muhtemelen sohbet etmek için onu tekrar bulamayabilirsin."
Zeliha'yı gözden kaybedene dek gözlerimi gözlerinden ayırmadım. Benden güç almasını ve ayağa kalkmasını istedim. Bunu gerçekten istedim.
Diğerlerinin geldikleri büyük sandalla geri döndüğümüz sırada kürekleri Efraim ve Mestan çekiyordu. Mirel elindeki dürbünle etrafı gözlerken, üzerinde bacaklarını tamamen saran mat, deri bir pantolon, kalınca bir kemer ve siyah kemik atlet vardı.
"Giy artık üzerini." diye uyardı Mestan kürek çekerken bir yandan da göz ucuyla süzdüğü Mirel'i. "Küreği ben çekeceğim, diye soyundun. Şu an kürek çektiğini sanmıyordum."
Mirel ona ters bir bakış attıktan sonra sandalın bir köşesinde duran yünlü kazağı ve kabanı üzerine giyindi. Ardından yeniden dürbünle etrafı dikizlemeye devam etti.
"Var mı bir hareketlilik?"
Yabancının sorusuna Mirel "Hayır," karşılığını verdi. "Şu an için yok."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KIZIL GECE +18
FantasyÖlüm uşaklarını peşime salmıştı. Soluğum korkunun soluğuna karışmıştı. Koşuyordum. Sivri dalların berelediği bacaklarım hiç durmadan hareket ediyordu. Göğsüm inip kalkıyor, kalp atışlarım boğazımda hissediliyordu. Karanlığın bağrında yalpalayan a...