38

39.8K 2.2K 283
                                    


Aileme fındığa yardıma gittim, normal hayatta ki işler, e geçen gün üst üste üç bölüm derken sonunda buradayım😁

Kimler burada? Keyifli okumalar gece pulilerim 💫💫

Adamım... Karadeniz'in durmak bilmeyen dalgası.. fırtınası..

Durulmak bilmeyen yağmuru.. yeşili.. hırçını..

Aslanım.. gözümü açtığım, gönlümü kapadığım, ruhumun tek ilacı.. Mahirim.. Delibalım.. kocam... kavuşamadığım, kocam...

Neye sinirlenmişti şimdi? Ne diye estiriyordu fırtına anderini? Neye delirip gelmişti? Beni burada gördüğüne sevineceğine, niye alnının damarları belirmişti?

'Mahir..' diye sıçradım yerimden, kapıyı öyle bir çarptı ki oturduğum pencere sallandı. Neredeyse düşecektim, daha sıkı tutundum kenarı..

'Kaçıyor muydun?'

'Ne?'

Ne kaçması? En son ona kaçmıştım, ondan öteye yol olmadığını anlamıştım. Şimdi nereye gidebilirdim? Onun olmak için keçileri bile kaçırmıştım.. Bana doğru yürüyüp belimden tuttuğu gibi içeri çekti bedenimi. Ayaklarımın üstüne basınca bıraktı, camı çerçeveyi kapattı, tülü sertçe çekti.. Ben korkudan bir yaprak gibi titriyordum, savunmasız ve zayıftım karşısında şimdi.

'Beni terk edip gidiyor muydun?'

'Alimahir saçmala!'

'Ne işin var o zaman camda! Yine atlayacak mıydın? O gece tekneden atladığın gibi bu gece de bu camdan mı atlayacaktın?'

Atlasam ne olacaktı? Ölmeye ölmezdim, gerdek gecemde sakat kalmakta istemezdim. Yanlış anlamıştı. Bağırıp çağırıyor, açıklama yapmama izin bile vermiyordu. Ağlamak üzereydim, eteklerimi tutup ona doğru ilerledim.

'Ben sadece..' derken elini tuttum ama beni savurdu. Konuşturmuyordu, üstüme yürümeye başladı. Sırtım yatağın demirine değince durdum, nefesinin şiddeti yüzümü dövüyordu..

'Beni canınla tehtid etmekten vazgeç Anzer Balı!'

'Yanlış anladın dinlemiyorsun ki!!'

Sonunda dayanamayıp komidinin üstünde duran bardağa uzandım ve alıp duvara fırlattım, anca durdu. Sustu ve nefes nefese beklemeye başladı.

'Bir sigara içtim sadece! Sıçtığımın sigarası ve yıldızları yüzünden ilk gecemizde neler söylüyorsun bana!'

Çığlık atarcasına konuşmam onu sonunda sakinleştirdi. Öfkesi saman alevi gibiydi sevdiğim adamın, elimi alıp çevirdi ve avucumu yerinden çıkmak için çırpınan kalbinin üstüne bastırdı. Kumaşın altında atan kalbin ritmine yetişemiyordum..

'Korkudan nasıl atıyor duyuyor musun?' dedi nefes nefese, ıslak dudaklarının biraz sonra bedenime kavuşacağını düşündükçe kasılmadan edemiyordum. Uzatmak istemedim konuyu, kapatmak ve başka konular üstünde yoğunlaşmak istiyordum.

'Alimahir, biraz önce ki düğünde ben de vardım sen farkında mısın?'

Alnını alnıma yaslayıp nefes verdi.. Konuştukça bıyıkları dudaklarımı yokladı, nefesimi nefesine kattım. Bu ufacık temaslar ikimizi de kızgın ateşlere attı, dudaklarıma çarpan nefesi köz gibi yuttum..

'Ben hiç birşeyden korkmazdım. Ben cesur bir adamdım Anzer Balı. Beni korkağın teki yaptın..'

Tam seni seviyorum senden hiçbir yere gidemem diyeceğim sırada geri çekilmesiyle ortada kaldım. Yüz görümlülüğü diye aldığı yüzüğü cebinden çıkarışını izledim. Yatağın üstüne fırlatıp, banyoya girdi. Böyle yanlış anlaşılmanın içine söverken eteklerimi toplayıp yatağa oturdum. Kalbimi tuttum, onu kırılmaması ve biraz sakin olması için uyardım. Çünkü biraz sonra banyodan çıkacaktı ve birbirimize sevdiğimizi haykırırken bedenlerimiz çoktan birleşmiş olacaktı. Bunun için kalbimin yorulmasına gerek yoktu. Kutunun içinde ki bir yandan merak uyandırırken, elime alıp bakacağım sırada banyodan kolları yüzü ıslak çıktı, abdest almıştı. Islak kirpikleriyle yüreğimi titretirken gömleğin manşetlerini indirip ilikledi.

Hare | Anzer Balı Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin