19

3.5K 361 502
                                    

"Haah. Şurayı da pembe çizelimm."

Derken yanında dikilen korumayı görmezden gelip resim çizmeye devam etmişti.

"Vayy, abisinin gülü napıyormuş böyle??"

Younghoon'un sesini duyar duymaz kafasını kağıttan kaldırıp, önünde duran bedene gülümsemişti.

"Resim çiziyorum. Belki oğlumuz büyüyünce ona gösteririm, hatıra olurr."

Younghoon da hemen Felix'e gülümseyip sandalye çekmişti yanına. Sandalyeye oturarak resimi incelemişti.

"Oğlun büyüyünceye kadar bu resmi saklayacağına emin misin?"

"Nedenmiş??? Yapamaz mıyım??"

Tripli sesle kaşlarını da çatıp göz ucuyla Younghoon'a bakmıştı.

"Yani aslında inanmam.. Ayrıca vitaminlerini de içmedin, sonra Hyunjin sana değil bana kızıyor."

Diye söylenmişti Younghoon. Felix ise yanında duran meyve tabağından çileği alıp atmıştı ağzına. Yanakları şişerken Younghoon onun resmi çizmeyi durdurmasını beklemişti.

"Çık git, ben resim çiziyorum."

Younghoon'a bakmadan konuşsa bile ona dediği anlaşılırdı. Ama Younghoon yine de göz devirip cevaplamıştı.

"Vitaminleri içme zamanı. Sonra da doktora götüreceğiz seni."

"I-ıh! Ben hiçbirini yapmak istemiyorum. Git, resim çizeceğim."

Kaşlarını çatarak cümlesini aydınlatmıştı. Ama Younghoon yine de bir gram bile hareket etmemişti.

"Nedenmişş??"

"Çünkü bebek doktordan korkuyor."

"Bebek değil de, sen korkuyor olmayasın? Her hastahaneye gittiğimizde tir-tir titriyorsun."

Felix kalemi hızla masaya koyup Younghoon'a bakmıştı.

"Sen neden hâlâ burada oturuyorsun!! Git dediğim zaman gitmeliydin!"

Bağırdıktan hemen sonra yine kalemi eline alıp resmini çizmeye devam etmişti. Ama kaşları hâlâ çatıktı. Younghoon ise gitmemişti. Göz devirip elini hızla kağıdın üstüne koymuş ve Felix'in resim çizmesini engellemişti.

"Yeter! Abiye karşı çıkılmaz!!"

Younghoon elinde hisettiği baskıyla çattığı kaşlarını gevşetmişti. Gözünü açıp Felix'e bakmıştı. Felix onun elinin üzerine "s#ktir git!" yazmıştı

"Haa?! Bu abiye yapılır mı hiç!! Yeğenimin karşısında hem de?!"

Felix kıkırdayıp büyümüş olan karnının üstüne elini koyup kendi karnını okşamıştı.

"Kulaklarını kapat, babacim. Younghoon amcan beni birazdan Hyunjin'e şikayet edecek."

"Sevgiline küfür öğretiyorsun diyemez miyim, seni eşşek sıpası!!"

Younghoon telaşla ve sinirle elindekini silmeye çalışmış, Felix ise kahkaha atmayı durduramıyordu.

"Hop, ne oluyor burada??"

Hyunjin'in sesini duyan iki beden hemen kapıya doğru dönmüş, ve susmuştular. Hyunjin ise elinde ki dosyaları yanında ki masaya bırakmıştı.

"Senin şu bebeğinin annesi olacak küçük elime ne yazdı baksana, sen."

Hyunjin'e elini gösterdiği zaman Felix yeniden kıkırdamıştı. Hyunjin de Felix'e dönerek kaşlarını kaldırmıştı, doğru mu bu diye soruyormuş gibi.

Penumbra (Pyrrhic 2) / Hyunlix  ✔Where stories live. Discover now