üç

945 155 85
                                    

-

taehyun
bepmgtu

beomgyu
??

taehyun
bwomhyu

beomgyu
ne var be

taehyun
cpk guxel opusuyodyn

beomgyu
noluyor aq
iyi misin sen

taehyun
ywss

beomgyu
emin misin
yazamiyorsun dogru duzgun
klavyeyi gotune sokmus gibisin

taehyun
kslbimi kiriyosun

beomgyu
seninle mi ugrasicam ya

taehyun
dur dyr stopp
yamimiza grlsenixe

beomgyu
yaniniza mi gelelim
kiminle gelelim
ve yaninda kac kisi daha var

taehyun
bwn varim sopbun var kai vsr

beomgyu
SOPBUN MU SLFKODHFLW

taehyun
komij mi

beomgyu
  komij
nerdesiniz
yeonjunla geliriz
ictiniz mi siz

taehyun
munecvim misin
anlafin hwmen

beomgyu
cok zor olmadi anlamak
neyse nerde oldugunuzu soyle

taehyun
*konum*

beomgyu
iyi bari konum atabiliyosun
geliyoruz

-

yeonjun'a da haber vermiş ve çıkmıştım evden. saat gece on iki buçuktu. bu gün annemler dışarda oldukları için rahatlıkla evden çıkabilmiştim. taehyun neden bana yazmıştı anlamamıştım ama sonuçta sarhoştu. sarhoş bir insandan her şey beklenir değil mi?

yolda yeonjun'la karşılaşmıştık. "noldu bir anda? umarım rahatımı bozmama değer. yoksa çıldırırım."

"ben de bilmiyorum. taehyun çağırdı işte." bu dediğime imali bakışlar atmıştı yeonjun. bende onun bu bakışlarına karşılık omzuna vurmuştum.

"ne vuruyorsun ya? alırım bak ayağımın altına."

"alsana." diyip koşmaya başlamıştım. o da peşimden koşuyordu. beni yakalamaya çalışıyordu. küçük çocuklar gibi sokak ortasında birbirimizi yakalıyorduk.

biraz daha koşuşturduktan sonra pes etmiştim. yeonjun'a durmasını işaret ettikten sonra nefes nefese kaldırıma oturmuş ve arkamda ki evin duvarına yaslanmıştım. yeonjun da aynı şekilde yapıp yanıma oturmuştu. o sırada telefonumu çıkarıp konuma bakmıştım. konum şu an bulunduğumuz yeri gösteriyordu. biraz daha soluklandıktan sonra ayağa kalkmıştım. yeonjun'a kalkması için elimi uzatıp kendime doğru asılarak kaldırmıştım onu da.

etrafıma bakınmıştım acaba neresi olabilir diye. daha sonra küçük bir kapı görmüştüm. o kapının olduğu taraftan yüksek sesler gelmesi oranın bir bar olduğu, yani onlarında orada olduğunun kanıtı niteliğindeydi. kapıdan içeri girip etrafa göz gezdirdik. ben hala gözlerimle ararken yeonjun kolumu dürtmüş ve en köşede olan koltuğu göstermişti. koltukta kendinden geçmiş üç kişi birbirlerinin omuzlarına yatmış uyukluyorlardı. bu gürültüde nasıl uyuduklarını anlayamıyordum. ışıklar çok renkliydi. burası çok yüksek sesliydi. ayrıca aşırı kalabalıktı. kısacası burada uyulamazdı. çok rahatsız edici bir ortamdı bence. ve sıcak yatağımdan çıkıp buraya geldiğime de inanamıyordum. 

limerence | taegyu Where stories live. Discover now