"Biz sevgili değiliz."
Minho duyduğu kelimeler ile hayal kırıklığına uğramış ve gözlerini yaşla doldurmuştu. Mühürlenmeleri bile onları sevgili yapamadığını düşünmüştü.
"Ben şey ,dün akşamdan sonra-"
"Biz mühürlü eşleriz ma chérie.
Sevgiliden de ö...
Minho jisungun yanında kalmak istiyordu. Alfa bozuntusuna güveni yoktu. Cinsel isteğini gidermiş olsada hala kızgınlıkta olan sigmanın feromonları yoğundu. Üstündeki kıyafetler ise ...
Çıplak tenini beli ediyordu. Sabah kendine eşofman aldığı dolaptan eline eşofman almış ve onlara yaklaşmıştı.
Ancak aşağıda duyduğu baskın alfalar ve omeganın sesleri ile onların yanına gitti. Çıkarkende elindeki eşofmanı yatağın kenarına bıraktı ve odanın kapısını kapatıp diğerlerinin yanına aşağı indi.
Ortam çok gergindi. Changbin ve chan ister istemez jisung için endişeliydi. Ve endişeleri feromonları ile birlikte bütün aileye beli ediyordu. Bir süre sonra alfa baba konuştu. "Jisung uyandığından beri hiç seninle konuştumu?" "Hayır bay bang. Sabah üzgün feromonlarını hissedip öyle uyandım. Ağlıyordu. Ne olduğunu sorduğumda ise hyunjini istediğini söyledi. Bende size haber verdim."
Chan ve Changbin jisungun ağladığını duyunca bir anda ayaklanmışlardı. Changbin yukarı doğru koşarken Chanda peşinden gitti. Minho da bay bang ve omega eşine baktı. İzin ister gibi bir hali vardı. Omega baba ona eli ile merdivenleri gösterince daha fazla dayanamadan koşarak diğer ikilinin peşinden gitti.
Changbin yukarı çıkıp kapıyı çaldı. İlk başta ses gelmemişti. Sonra yavaşça kapıyı açıp içeri girdi. İlk önce yatağa baktı hyunjin jisunga sarılmış ve rahatlatıcı feromonlarını salgılıyordu.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Böyle gibi ama han ve hyunjin)
Minho sarılan ikiliye baktı. Sonra jisungun bacaklarına baktı eşofman giydiğinden emin olmak istiyordu.
Changbin jisungun yatığı tarafa gitmiş ve dağınık mavi tutamlara parmaklarının geçirmişti. Jisung uyumaya devam etsede Hyunjin changbinin yoğun feromonu ile gözünü açmıştı. Changbin sesizce kapıyı işaret etmiş ve dışarıya çıkmıştı. Hyunjinde kolunda yatan Jisungu rahatça yatağa bırakıp içerdeki ikili ile birlikte kapının önündeki changbinin yanına gitmişti. "Jiji sana bişey söyledimi? Geldiğinde nasıldı?"
"Bilmiyorum hyung yatakta oturup kafasını dizlerine gömüştü. Onu en son lisede matematik hocası cinsiyetsiz olduğu için ayrım yaptığında böyle görmüştüm." "Han hiç konuşmadımı yani?" hyunjin minhoya bakıp konuştu. "Bişeyler söyledi ama-" changbin sinirleniyordu.
"Hadi hyunjin ne söyledi?" Hyunjin derin bir nefes aldı ve jisung ile konuştuklarını söyledi. "Offf sungie bay lee ile arasındaki bağı kabul etmek istemiyor. Bizimle ayrı kalmak ve onunla mühürlenmek istemiyor. Ona bay lee sana zarar mı verdi dediğimde kafasını iki yana saladı. Onu neden istemediğini sorduğumda kurdum onun kurdunu eş olarak seçti ama ben onu tanımıyorum. Sonrada ağlarken bir anda gülmeye başladı. 'Tanımadığım bir adamla yattım hatta ona beni becermesi için yalvardım ve şimdi kendimi kötü hissediyorum' dedi Bende ona sarıldım uyuması için. Neden böyle davrandığını bilmiyorum ama bay lee'nin sungie uyandığında burda olmaması daha iyi olur." hyunjin tekrar derin bir nefes aldı ve karşısındaki üçlüye baktı Chan ve Changbin jisungun kararına saygı duyardı. Fakat Minho ne yapacağını bilmiyordu.
