(M)ühür

3.5K 316 79
                                    


Yorum ve oy yapmayı unutmayın<3

Tabiki ilk anda içeriye girdiği gibi büyülenen iki delta , alfa ve omegaları fark etmişlerdi. Ancak zaten güzelliklerinin farkında olan ikili bunları es geçerek gecenin keyfini çıkarmak istemişlerdi. Ve ilk aldıkları meyveli kokteyl ile gecelerini başlatmışlardı.

Gecenin ilk saatlerinde sevgili çift ve iki flört çift gelmiş ve Jisungun ne kadar göz alıcı olduğunu söylemiş ve biraz onlarla sohbetten sonra yanlız kalabilecekleri köşelere geçmişlerdi. Loş ışıklarla donatılmış açık alan konuşmalara ayrı bir hava katıyordu.

Yeosang Jisunga kısaca kendi hayatını anlatmış ve Jisungun hayatını dinlemişti.
Kahkahalarla komik anılarına gülen ikili onları delen gözlerin farkındaydı ancak pek umursamadılar yerleri güzeldi ve çalan müzik hafif içkinin yanında iyi gidiyordu. Yeosang Jisungun kulağına yaklaşarak yan taraftaki sakin duran ormanlık alana gitmeyi teklif edene kadar içmeye devam etmişlerdi.. Jisung onu onaylayıp meyveli kokteylerden birini eline alarak ve yanındaki ile konuşarak daha az sesli ve karanlık tarafa geçmişlerdi. Ortam güzel olsada bütün güzel kokularını salgılamaya başlayan omegalar birbiri ile yarışsada iki delta ormana doğru ilerleyen ikilinin peşinden ilerlemişti.

Minho normalde diğer deltayı sivri dişleri parçalamak istesede dün alfanın telefonda ona dinletikleri ve daha sonra mesaj yolu ile açıkladıkları içini rahatlatmıştı. Jongho ne kadar sigmayı istesede sevdiği için değil babasının zoru ile peşinde koşuyordu. Asıl istediği babasının zoru ile ayrıldığı güzel ve zarif alfaydı.

İkiside aynı yerde karşılaşınca jongho ne kadar kendisi daha güçlü olsada sigmanın ruh eşini başı ile selamlamıştı. Kraliçenin eşine saygı niteliğinde.
Artık onların arasındaki rekabet böylelikle son bulmuştu. İkisininde istediği farklıydı.

Jisung ve Yeosang bir geldikleri ağacın altında hafif sarhoşluk ile kıkırdayarak saçma konulardan konuşuyolardı.
"Biliyor musun hyung ?"
"Neyi güzel kraliçem."
"Bence sen ve delta buradan gitmelisiniz."
"Neden kraliçem?"
"Burda kaldığınız sürece senin deltanın babası sizi ayırmak için herşeyi yapmaya devam edecek. Burdan gidip bilmediği bir yere gidebilirsiniz. O bir delta ve sen alfasın zorlanacağınızı düşünmüyorum."

"Peki artık beni istemese ne yapmalıyım kraliçem. Senin dediğin herşeyi  yaptım bence bana daha çok sinir oldu."
Jisung ne kadar çakır keyif olsa bile hissetiği feromonlarını salgılayarak onları izleyen deltalara dönmüştü. Yeosangda o tarafa dönüp onların izleyen ikiliye baktı. Ve kendisini izleyen delta ile yanındaki sigmanın kulağına eğilip konuştu.
"Benim bence deltam ile konuşmam gerek sende kendi deltanın ile ilgilen." demiş ve dağınık buz mavisi saçları düzeltikten sonra ayağa kalkmış ve diğer ikilinin yanına ilerlemişti.

Karşısındaki delta fazla beli etmesede heycanlanmıştı. Alfa diğer yandaki deltaya bakıp gülümseyerek onu selamlamış ve jongho ile oradan ayrılmıştı.

Jisung ayağa kalkıp yüksek sesin olduğu tarafa yürümek istesede beline dolanan damarlı kollarla yerinde durmuştu. Delta olan arkadan ona sıkıca sarılmış ve boynundan derin bir nefesler alarak konuşmuştu. Nefesleri o kadar derindiki sanki kilometrelerce koşmuştu.
"Ben çok büyük bir aptalık yaptım mon ciel. Ben seni dinlemedim. Bana olan güvenini yıktım. Bana bir şans daha verir misin? Beni dinler misin ?"

Jisung derin bir nefes alıp konuşmaya başladı. Hafif kokteylin etkisi ve arkasındaki baş döndürücü koku ile.
"Minho, ben sana bir şans vermedim sadece düşünüp kaderimin bana çizdiği yolu takip etmeye karar verdim. Ama benim kaderim bana zarar veren bir eşle mühürlenmemi isterse aşktan öleceğimi bilsem bile kabul edemem. Ben hayatım boyunca zaten cinsiyetim yada cinsiyetsizliğim yüzünden zorbalığa uğrarken neden beni onlardan koruması gereken kişidende şiddet göreyim ki."

Mon Ciel . Minsung ( Omegaverse)Where stories live. Discover now