10. FEDAKÂR

1K 445 652
                                    










Keyifli okumalar, lütfen okurken yorum yapmayı unutmayın. Bölümü beğenirseniz oylamayı da unutmayın. <3


SİTANSEL CEMİYETİ

К сожалению, это изображение не соответствует нашим правилам. Чтобы продолжить публикацию, пожалуйста, удалите изображение или загрузите другое.




SİTANSEL CEMİYETİ

10.BÖLÜM

FEDAKÂR

SİTANSEL: Fedakârlık demek.

Bazen bazı cümleleri almaz insan aklı. Cümleler insan ağzından çıkarken kalp konuşur çünkü bazen. Bir insan kalple konuştuğunu belli ederken kalpsizliğini de belli edermiş, Nazar her konuştuğunda öyle yapıyor çünkü. Aklım almıyor benim, kalbim de kaldıramıyor eş zamanla fakat o konuşuyor, aklı da alıyor, kalbi de kaldırıyor.

"Bana şaka yapıyorsun." dedim ve yutkunarak gökyüzünü işaret ettim. "Nazar, biz insanız. Aynı gökyüzüne bakan, aynı dili konuşan ve kalbi olan iki insan... Böyle bir şeyi teklif etmek, kalpsizliktir. Sen kalpsiz misin?"

Acır gibi bakan surat ifadesi bir türlü değişmezken "Değilim ama öyle göstermek zorundayım." dedi tok bir sesle. Yutkundu ve tekrardan acımasızlığa büründü. "Ben birçok kez bu cemiyet için kendimi feda ettim. Hiçbirinde neden bana öyle şeyleri teklif ettiklerini sormadım bile. Şimdi madem herkes sana bir şeyler anlatıyor, Kumsal... Sıra bende." Eliyle etrafımızı işaret etti. "S. Cemiyeti diye bildiğin bu cemiyetin ismi: Sitansel." Kaşlarım çatıldı. "Sitansel fedakârlık demek. Ayrıca son demek... İki anlamı olan tek cemiyet... Bu cemiyete girmek için bazı şeyleri feda etmek gerekir bu yüzden. Cevahir'i dinledin. Sana öncesini anlattı belki ama sonrasını anlatmadı. O bu cemiyete girdikten sonra bu cemiyete layık olabilmek için çok şey feda etti. Ben de... O bize saygı duyan Gezegenler var ya... Neden saygı duyuyorlar, biliyor musun? Çünkü biz onlar için de bir gün kendimizi feda edeceğiz. Ki şu an bile ediyoruz. Sen de feda etmek zorundasın kendini, Kumsal. Eğer bunu yaparsan seni kabullenirim. Hiç olmadığın kadar rahat olursun."

"Ben hayatımı feda etmedim mi?" diye bağırdığımda geriye çekildi ve tiksinir gibi bir bakış attı.

"Ne hayatı kızım? Hangi dünyadan transfer oldun sen buraya?" diye inlediğinde bu sefer ben ürktüm. "Ben seni görmüyor muyum? Seni biz salsak ertesi gün Boran'ı görmek için kapıda beklersin. Ağlıyorsun zır zır, seni bırakmamızı söylüyorsun ama kendine gel. Cemiyetteki herkes kendini Boran'a kaptırdığını biliyor."

"Çok mu önemli?" dedim ses tonumu alçaltarak. "Her şey çok mu kritik, her şey çok mu önemli?"

"Sen kıt mısın? Biz burada ne şartlarda yaşıyoruz, biliyor musun sen? Ben kaç kere vurulduğumu unuttum bu cemiyet için. Kaç defa hakaret yediğimi, işkence gördüğümü söylemiyorum." Kendisini işaret etti. "Hâlâ ayaktaysam kurtardığım, çözdüğüm vakalar sayesinde. İşe yaradım çünkü vasıfsız değilim ben!"

SİTANSEL CEMİYETİМесто, где живут истории. Откройте их для себя