Bir elveda bile ağır gelirmiş,
Terk edilmiş tüm yüreklere.
Ki bazı elvedalar,
Dile getirilemezmiş;
Çünkü gözlerden anlaşılırmış bazı vedalar,
Gözyaşları, kalbinden akarmış bazı insanların.
Gitme, diyemezlermiş,
Kimsenin dilinden dökülmezmiş veda sö...
Bu bölümün bir geçiş bölümü olduğunu belirtmek bana düşer :) Sakin bir bölümden ziyade kıyametten önce son bölüm gibi düşünebilirsiniz. İşler iyice kızıştı. Bundan sonraki bölümler pek sakin olmayacak. Haberiniz olsun. Keyifli okumalar dilerim.
Instagram : esmatonguc
Twitter : esmatonguc
Spotify üzerinden Sitansel için hazırlanmış playlist için hesabım: esmatonguc playlist'in ismi: SC'
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
SİTANSEL CEMİYETİ II
26. BÖLÜM
GEÇ KALINMIŞ BİR SIR
Bazı anlarda o anları asla yaşamamış olmayı dilemekten başka çareniz yoktu ve ben, tam olarak öyle bir andaydım. Hayal desem, böyle bir hayali kuracak kadar düşen zavallı bilinçaltıma acıyacak duruma gelebilirdim ve kâbus desem, şu anki duygularım kadar gerçek olamazdı uyku halindeki Kumsal'ın duyguları. Yani ve ne yazık ki gerçekti. Karşımda Selçuk vardı, yanında ablam ve biz, asla olmamamız gereken insanların yanındaydık.
Hafifçe yutkunarak Boran'a döndüğümde boğazımın acıdığını hissettim, vücudumda enteresan bir ağırlık çöküntüsü mevcuttu ve tenimin çıplak bölgeleri rüzgârın sertliğiyle sarsılıyordu. Ölüm sessizliği hâkim olurken sesimi çıkarmamam da şokta olduğumu gösteriyordu. Henüz konuşmaya hazır değildim ve aynı zamanda düşünmeye de fakat o kadar salak değildim, Boran'ın suratından anlaşılıyordu ki Selçuk cemiyetlere kadar bulaşmış bir psikopattı. Boran'ın sabahki kafa karışıklığının sebebinin Selçuk olduğuna adımın Kumsal olduğu kadar emindim.
Arkamdaki hareketliliğe aldırmadan ve hâlâ kulağıma arka plandaki herhangi bir müzik gibi gelen bilgisayarın klavye sesini es geçerek Boran'a döndüm; bir süre öfkesinin altında çaresiz kalmış simasını inceleyerek birkaç saniye geçirdim.
