0,7

945 53 46
                                    

-bir günde iki bölüm siz buna değersiniz
-oy ve yorum yapın yorum okumak istiyorum acıyın bana artık :(

Gözlerimiz buluştuğunda bana özel attığı öfkeli bir bakışı vardı. Gözleri ateş saçarak kapısını sertçe örterken Yoongi birkaç adım önüme geçti. Roseanne bile penceresinden ayrılıp bizim yanımıza gelirken benim dibime girmek isteyen Taehyung aramızda duran Yoongi'nin önünde dikilmek zorunda kalmıştı.

"Çekil önümden." Tıslayarak öfkesini etrafa saçarken gözleri bendeydi ve elinde sımsıkı tuttuğu kağıdı vardı.

"Çekileceğim ama önce sakin ol. Çok ses çıkardın daha fazla ses çıkarma." Taehyung'un öfkeli bakışları ona değerken devreye ben girdim.

"Taehyung sırası değil. Diana uyuyor."

"Kızımı almaya geldim." 'Kızım' kelimesi suratıma tokat gibi çarparken hepimiz ona öylece bakakalmıştık. Taehyung, yanarken karşısındakini yakmayı seven bir baruttu ve geldiği her yere ateşten bir parça getirirdi. Bu gece de olduğu gibi...

"Taehyung, git."

"Hem beni aldatıyorsun hem de kızımı benden saklıyorsun. Koskoca beş yıldır!" Sonlara doğru sesi yükselirken Yoongi susmasını işarrt ederek olaya el attı.

Korkuyla orada kalakalmıştım fakat aklım Diana'ya gidiyordu. Uyuyordu fakat ya şu anda uyanırsa? Onun yanına hemen gitmeliydim. "Taehyung Diana uyuyor, sırası değil."

"Öyle mi?" Dedi öfkesinden gülerek. "Onu yıllarca uyuttun. Dedin ki bana babası geliyor. Evet, şimdi geldim."

Elindeki kağıdı sertçe Yoongi'nin göğsüne koyunca hemen onu aldım ve kağıda baktım. Roseanne ve Yoongi benim gibi kağıda bakarken bunun dna testi olduğunu ve sonuçta Kim Taehyung'un kızı olduğunu söyleyen idareyi görmüştük. Taehyung hızla eve girerken kağıdı Roseanne'ye verip hızla girdim. Diğerleri de peşimden girecekken kapıyı kapattım ve hızla odaları tarayan Taehyung'un önüne geçtim. Beni itip odamın kapısını açtı fakat Diana'nın odasının önünde dururken onu sertçe kendime çekmiştim. Yüzü yüzüme çarparken dolmuş gözlerini gördüm.

"Neden yaptın?" Dedi fısıldayarak. "Neden onu benden aldın?" Ağlamaya başlarken onu kolundan çekerek salona yönlendirdim. Koltuğa oturturken elleriyle gözyaşlarını siliyordu. "Niye yaptın? Çocuk istediğimi biliyordun."

"Benden izinsiz dna yapmanın suçunu biliyor musun sen?"

Elleriyle gömdüğü yüzünü kaldırdı, ağlaması kesilmişti aniden.

"Sen benimle dalga mı geçiyorsun? Ben ne diyorum sen ne diyorsun? Kızımı nasıl olur da babasından ayırırsın?"

Sırf Diana'yı uyandırmamak için fısıldayarak bağırıyordu. Ayağa kalkıp üstüme yürüdü ve benim boyuma kadar eğildi. "Anlat bana. Amacın neydi? Kızımı niye benden aldın?"

Omuzlarından sertçe vurup onu kendimden uzaklaştırdım. Ben de öfkelenmiştim. "Çünkü haberim yoktu! Senden boşandıktan sonra hamile olduğumu öğrendim!"

Bana öylece bakarken suratında inanmadığına dair inançsız bir gülüş oluşmuştu. "Ya öyle mi? Peki sonra?"

"Aldırmak istedim. Doktora gittim ama zamanı geçmiş dediler. Sonra hastalandım falan araya çok şey girdi. Doğum zordu, sütüm azaldı bir şeyler oldu. Sana haber verecek ne sağlıklı akla ne de sağlıklı zamana sahiptim. Sonunda dedim çocuk yaşıyor seni arayabilirim ama senin de evlenme haberini duyunca vazgeçtim. Boşandıktan beş ay sonra evlenmişsin."

"Çünkü zamanımı beni sevmeyen birine harcamanın verdiği zavallılık vardı üzerimde. Lalisa beni seviyor ve mutluyum. Ama sen, sen ne dersen de seni haklı çıkarmaz. Onu bana haber edecektin. Beni arayıp kızın var diyecektin. Senden hamileyim diyecektin."

blood, pain and lies ♠︎ taennieWhere stories live. Discover now