Insensitive ➳ Sirius Black

*3* Eğlence

Bakışlarımı kapıya çevirmemle birlikte elinde yere su damlatan ıslak kıyafetleriyle orada durup bana bakan Sirius'u görmem bir oldu. Havluma iyice sarılarak bavulun başından kalktım. Gözlerinin parıltısından rahatlıkla anladığım bir şey vardı ve o da düşüncelerinin iyi olmadığıydı. Olağanüstü sapık numara bir.

Öldürücü bakışlarımdan tekini attım "Ne yaptığını sanıyorsun? Eğer fark etmesem giyinirken de orada dururdun herhalde!" diye sessizce azarladım.

Yüzüne o bilindik sırıtış yayılınca gözlerimi devirdim "Aslında bunları nereye asacağımı soracaktım ama senin söylediğin daha cazip geldi birden."

"Sapık." diye mırıldadım.

"Seni duyabiliyorum."

"Her neyse," dedim "O şeyleri camın dışındaki iplere asacaksın."

Gözleri şaşkınlıkla büyüdü "O ipler kıyafet asmak için miydi?" dedi.

"Ne için sandın ki?"

"Asılıp sallanmak içindir diye düşünüyordum." deyince Dalga geçme bakışımı attım "Ben gayet ciddiyim."

Bu sefer benim gözlerim şaşkınlıkla açıldı "Sence o ip seni taşır mı?"

"Neden olmasın ki?" diye sordu.

İç geçirdim ve onu kapı eşiğinin arkasına itekledim "Beyinin yerine parşömen olmadığına emin misin?"

Kaşlarını çattı "Yani bana parşömen beyinli diyorsun?"

"Evet, aynen öyle diyorum ve bir daha röntgencilik yapmaya kalkarsan okul dışında büyü yapmak yasak falan demem sıçana dönüştürürüm seni." dedim. Gülerek odasına yöneldi ve ben de kapıyı kapattım. Bu bir ay çok uzun geçecekti.

¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤~¤

"Sence uyandıralım mı?" diyen James'in sesini duydum. Hala yarı uykudaydım.

"Bence güzel uykusunu bölmeyelim." dedi Sirius yarı gülerek.

Bir dakika, bu ikisi odamda ne yapıyordu?

Belki de hala rüyadayımdır. Evet, öyle olmalıydı o yüzden istifimi bozmadım ama sonra şunu fark ettim.

Sirius neden rüyama girip beni uyandırmaya çalışsın ki?

İşte o an gerçekten odamda olduklarını anladım ve kalkmaya çalıştım. Ama dünyam aniden ters döndü ve sırt üstü yere yapıştım. İnledim. Az önce ne olmuştu ya?

"Niye bana Inferius görmüş Muggle gibi bakıyorsunuz? Saçlarım o kadar mı dağılmış?" diye sordum.

"Tasha, az önce takla atarak yataktan düştün." dedi James, bunu duymamla doğrulup ayağa kalkmam bir olmuştu.

"Ne yaptım dedin?"

"Takla atarak yataktan düştün," diye tekrarladı Sirius "Ayrıca da ters bir şekilde uyuyordun."

"Ha?" dedim "Nasıl ters?"

"Başın, yataktan aşağı sarkıyordu, Tasha." dedi James.

"Ah, herhalde bu yüzden boynum ağrıyordur," deyip boynumu ovuşturdum "Hem, siz niye buradasınız?"

James omuz silkti, Sirius ise saçlarıyla oynuyordu "Kahvaltı hazırdı ve uyandıralım diye gelmiştik." dedi James.

"Uyandığıma göre gitmenizde bir sakınca yok bence." dedim. Onlar çıktıktan sonra kapıyı kapatıp kitledim ve üzerime pijama niyetine giydiğim uzun tişörtün altına bir penye şort geçirdim. Sonra boynumu ovuşturarak aşağı indim.