29. BÖLÜM

16.1K 1K 295
                                    

- Görev var yüzbaşı.

&&&

Telefonu kapattım.

Soyadı konusuna gelirsek albay herşeyi bildiğini için ve gerçek doğum belgelerimi bulduğumuz için hızla anne ve baba adını, soyadımı değiştirmiştik.

"Görev var gitmeliyim."

Babam "İzinli değil miydin kızım?"

"Öyleydim ama görev için gitmeliyim."

Babam biraz endişelenmiş gibi gözüküyordu.

E bi zahmet kızı için endişelensin.

Amcam ve Savaş abi de gerilmişti.

Savaş abi "Sağ salim gelirsin dimi?"

"İnşallah."

Çok güzel moral verdin.

Ne yapayım yalan mı söyleyeyim?

Babamın endişesi artmıştı bu sözümle. Hızla odama girdim. Dün akşam yatmadan önce yıkayıp kuruladığım üniformamı giydim. Bordo beremi omzuma takıp silahımı belime koydum. Telefonumu, cüzdanımı ve motorumun anahtarını alır almaz hızla odamdan çıktım. Kapının önünde bekleyen ailemi öpüp helalleştim. Gözleri dolmuştu hepsinin ancak alışmalıydılar. Asker ailesi olmak kolay değildi.

Evden çıkar çıkmaz aceleyle motora bindim ve karargaha sürmeye başladım.

Karargaha gelince motorumu park ettim ve hızlı adımlarla harekat odasının kapısına geldim. Kapıyı çaldığımda içeriden gelen 'gel' komuduyla kapıyı hızla açıp içeri girdim. Kapıyı kapatır kapatmaz albayın karşısında hazır ola geçtim.

"Yüzbaşı Arya Bozkurt! Trabzon. Emret komutanım!"

Evet Trabzon dedim. Çünkü ben aslen Trabzonluyum. Babamla küçükken Trabzon'a gittiğimizde ortalığı birbirine katardım orada. Gözü karalığım ve deliliğim dedemden geliyor.

"Rahat!"

Rahat pozisyonu aldım.

"Otur yüzbaşı!"

Hemen boş bir sandalyeye oturdum. Benim tim çoktan gelmişti. Benim oturmamla onlar da oturdu.

Albay "Komiser Karan Demir ve ekibi sınıra yakın bir depoda pusuya düşmüş. Oraya gidebilecek bir ekip yok karakolda. Sınır bölgelerini en iyi bilen tim de sizsiniz. Gidin ve ekibi kurtarın."

Albayın Karan demesiyle her ne kadar yüzüm ifadesiz olsada içten içe endişelenmiştim.

Bu özelliğimi çok seviyordum. Çok sevdiğim biri tehlikede olduğunda soğukkanlı kalarak profesyonel bir şekilde onu kurtarabiliyordum. Asker olmak bunu gerektiriyordu. Eğer soğukkanlı olmazsam hiç bir boka yaramazdım.

Albay bize gerekli detayları verdikten sonra hepimiz mühimmat odasına gittik. Hepimiz tam teçhizat hazırlandıktan sonra helikopter pistine geldik ve sıraya geçerek hazır olda durduk. Albay karşımızda durdu.

"Rahat! Sağ salim gidip gelin aslanlarım!"

(İçlerinde kadın da var neden aslanlarım diyor demeyin. Aslanın dişisi de aslandır.)

Albay bana kafasıyla işaret verince timin karşısına geçtim.

"Gölge timi! Helikoptere bin!"

Tim helikoptere binince bende albaya selam vererek bindim. Bizim binmemizle helikopter hareket etmeye başladı.

ARYA ~GERÇEK AİLEM~Where stories live. Discover now