27

28 5 0
                                    

" Aleda! " üç saattir bana seslenen Mert'e bir kez daha göz devirdim.

Annemler baş başa bir otelde yemek+konser ile yılbaşı kutlayacakları için bizde bizimkiler eve çağırmıştık.

Hatta Sahra'yı bile.

Fikri ortaya ben atmıştım çünkü Mert yeni yılda onunla değil bizimle girince garip hissedip üzülecekti.

Şahsen ben geçen seneye Gökaysız girince öyle hissetmiştim.

En son kavga etmiş olsakta Mert onu da çağırmıştı.

Gökay net bir cevap vermemişti ama yine de şansımızı denemiştik.

Karşılıklı birbirimize yardımcı olmuştuk yani.

Makyajımın son pürüzü olan dudak parlatıcımı da sürüp dudaklarımı birbirine bastırıp parlatıcıyı dağıttım.

" geliyorum! " seslendim.

Telefonumu çıkarıp boy aynasından fotoğrafımı çektim.

Telefonu cebime atıp odadan çıktım.

Merdivenlerden her ihtimale karşı tutunarak inerken aşağıda merdivene oturmuş Mert'i gördüm.

Topuk sesleriyle buraya dönerken yüz ifadesinin değişimini dikkatle inceledim.

" yok artık " kısık sesli konuşmasıyla kıkırdadım.

Karşısında durunca etrafımda bir tur döndüm.

" nasıl olmuşum "

Bir süre cevap vermeyip

" çok kötü olmuş hadi git pijamanı giy gel güzelim " kolumdan tutup merdivene çekmesiyle sahte bir sinirle konuştum.

" bırak ya gayette güzel oldu kıskanma "

Kollarımı göğüsümde bağlayıp "hıh"ladım.

Elini yüzüne atıp sıvazladı.

" o Gökay şerefsizi gelmese mi
acaba? "

" Sahra da gelmesin o zaman "

Sahra diyince gözleri açıldı.

" sakın Aleda "

Ellerimi kaldırdım.

" yaparsan bende yaparım " diye açıklama yaptım.

Oflayıp onayladı.

" siparişi verdin mi? " diye sordum.

Yemekleri bizim yapmamız sağlık açısından uygun olmayacağı için (özellikle zehirlenme açısından) sipariş vermeye karar vermiştik.

" az önce söyledim "

Başımı sallayıp kendimi koltuğa attım.

Yaklaşık 15 dakika sonra zil çaldı.

Mert açmayınca ayaklandım.

Kapıyı açınca Hayat ve Sonat'ı görmemle gülümsedim.

" hoş geldiniz " z'yi uzatarak konuştum.

" hoş bulduk " geçmeleri için kenara çekildim.

Ellerindeki hediyeleri ağacın altına koyup koltuğa geçince havadan sudan sohbet etmeye başladık.

***

Kapının yeniden çalmasıyla heyecanla ayaklandım.

Biraz önce Deren ve Çağan, ardından da Doruk ve siparişlerimiz gelmişti.

Görüşelim Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin