29

22 6 0
                                    

3 ay sonra

2. dönem başlamış hatta bitmesine az kalmıştı.

Gökayların futbol turnuvası başlamış ve bitmişti bizde bu süre içerisinde hep birlikte vakit geçirip eğlenmiştik.

İkinci sınavlarımız bitmiş ardından da ilk basketbol olmak üzere turnuvalar başlamıştı.

Şimdi ise Deren, Hayat, Mine, Alara, Ece ve ben ilk 6'da olmak üzere yedeklerimiz ile birlikte soyunma odasında Eslem Hoca'nın karşı takım ile olan görüşlerini dinliyorduk.

Zaten finali garantilemiştik fakat bu maç gruptan 1. olarak mı yoksa 2. olarak mı çıkacağımız belirlenecekti.

Düdüğünü çalıp hızlıca elini birbirine çarptığında doğrulup tek tek birbirimizin eline çaktık.

Alara'nın takımda olmasından ne kadar hoşnut olmasam da iyi oynuyordu ve ben kaptan olarak onu çıkarmayı göze alamazdım.

" anladınız mı kızlar? "

Eslem Hoca'nın sorusuna dinlemesem de başımı sallayıp onay verdim.

Eslem Hoca çıkarken bizde kapalı spor salonunun soyunma odasından çıkıp sahaya doğru ilerledik.

Daha maça yarım saat vardı ve antremanımız bitmişti.

Yarım saat oturup karşı takımı beklemektense Gökay'ın yanına gidebilirdim.

Kolumdan çekilmemle gözlerim açıldı.

Elini ağzıma kapatmasıyla dirseğimi arkamdaki kişinin karnına geçirdim.

Sırtım arkamdaki bedene yaslanırken soluduğum kokuyla rahatladım.

Dirseğimi karnına geçirdiğim için canı yanmış olmalı ki acıyla inledi.

" yavaş be kızım "

Karnıma sardığı eliyle beni kendine çevirdi.

Ellerimi omzuna dolayıp

" özür dilerim " mahçup bir ifadeyle mırıldandım.

Elini sıkıca topladığım at kuyruğuna atıp parmağına doladı.

" bozma sakın Gökay "

Gözleri bende değil saçlarımda olduğundan hafifçe başını salladı sadece.

" deja vu gibi " gülerek söylediğime karşılık

" neden? " diye sordu anlamsızca.

" geçen seneki şampiyonluk maçınız... hatırlamıyor musun? "

Bir süre düşünüp başını salladı.

" şu Batın salağıyla atıştığımız gün "

Hatırladığı şeyin o günkü en saçma an olduğu aklıma gelince göz devirdim.

" odunsun biliyor musun? "

Elimi belimdeki eline götürüp çekmeye çalıştım.

" gitmem lazım Gökay bırakır mısın? "

" daha 15 dakika var Aleda "

Bir kez daha göz devirip kollarımı göğsümde bağladım.

Bir süre ona baksamda bana dönmedi.

" bir şey mi var? "

En sonunda dönüp gözlerime baktı.

" şampiyonluk maçınıza gelemeyeceğim "

Görüşelim Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang