GLENN SURLARINA YOLCULUK - 5/1

17.6K 1.3K 55
                                    

Yola çıkmalarının üzerinden tam dört gün geçmişti, dört gün içerisinde geceleri uyumak dışında hiç dinlenmeden yol almışlardı. Breannen mümkün olduğunca çabuk Kildraen'e varmak istiyor gibiydi. Kylianne, sadık atı Chiron'un üzerinde rahatsızca kıpırdandı, bacaklarını bir daha çalıştırabileceğinden emin değildi dahası hava her geçen dakika daha çok soğuyordu "Kış kapıda" diye düşündü Kylianne.

Umutsuzca başını gökyüzüne kaldırdı, bulutlar tüm göğü griye boyamışlardı tek bir güneş damlasının yeryüzüne ulaşmasına izin vermiyorlardı, üstelik Karaağaç Ormanı'ndan çıktılarından bu yana etraflarını kaplayan sis azalacağı yerde sanki daha çok yoğunlaşıyor gibiydi. Kalın şalına biraz daha sarındı, belli etmeden, birkaç adım önünden kızıl kısrağının üzerinde sanki bir taht-ı revandaymış gibi rahatlıkla yolculuk eden Breannen'ı süzdü.

Yolculuğun başından beri Kylianne ile mecbur kalmadıkça konuşmamış, attan inmesine yardım ederken yüzüne bile bakmamıştı. "Onu suçlayamam" diye düşündü Kylianne, tehdit ve hile yoluyla adamın sadakatini ele geçirmişti, bunu telafi edecek herhangi bir şey olmadığını biliyordu. Üstelik Leydi Glenna'nın da aynı şekilde sadakatine sahip olduğunu öğrendiğinde, Breannen neredeyse bir kez daha Kylianne'i öldürecekti "Şükürler olsun ki bunu öğrenmeden önce adamın sadakatine sahip oldum" diye içinden geçirdi.

Breannen ve Glenna artık ona aitti, onun bir parçasıydılar, gerçi bu bir sadakat yemininden ziyade taraflar istediklerini elde edene kadar devam eden bir çıkar sözleşmesini andırıyordu ama Kylianne buna pek aldırmıyordu. Belki yüzüncü defa "Yapmam gerekeni yaptım" diye düşündü eğer Malcolm'dan intikam istiyorsa merhameti bir tarafa bırakmalı cesur ve cüretkâr olmalıydı, "Catriona'da masumdu ama ona kimse acımadı" diye düşündü.

Boğucu hava iyiden iyiye Kylianne rahatsız etmeye başlamıştı, nefes almak için neredeyse tüm yüzünü kaplayan başlığını çıkardı, saçındaki kurdeleyi çözerek ellerini saçlarından geçirip havalandırmaya çalıştığı anda Breannen'ın hiç beklenmeyen çıkışı ile atının üzerinde üç metre sıçradı, "Sana başlığını çıkarmamanı söyledim büyücü! Derhal onu başına geçir!" Kylianne şok olmuş bir şekilde hem kendini hem Chiron'u sakinleştirmeye çalışırken korkuyla Breannen'a baktı "Tanrı aşkına neyin var senin? Chiron'u huzursuz ediyorsun." Breannen arkasına dönme zahmetine katlanmadan cevap verdi "Atını yeterince iyi eğitemediysen bu senin suçun büyücü! Sana, onu yanına almaman gerektiğini söylemiştim. Ayrıca cehennem ateşinden daha kızıl saçların fazla dikkat çekiyor, tanınmak istemezsin değil mi?" Dedi sonra Buzullardan bile soğuk gri gözlerini Kylianne'e çevirerek "Ayrıca Malcolm'ı ve intikam planlarını düşünmeyi bırak, bu artık çok sinir bozucu olmaya başladı!"

Kylianne an itibari ile Breannen hakkında iki şeyden daha emin oldu, birincisi Breannen dengesizin tekiydi, ikincisi sırtında bir çift gözü daha vardı. Ancak herhangi bir lafın altında kalmak Kylianne'in kitabında yazmazdı öfkeyle karşılık verdi "Chiron yeterince eğitimli ancak tavuk hırsızlarından hoşlanmıyor bu bir, herhangi bir düşman ensene yaklaşmadan farkına varamıyorsan yeteneksizin tekisin demektir bu iki ve emir verebilecek konumda olmadığını sana hatırlatmaktan sıkıldım bu da üç." Derin bir nefes aldıktan sonra ekledi "Ayrıca Malcolm'ı düşündüğümü de nereden çıkarıyorsun İz Sürücü?"

Breannen bu kadını gerçekten öldürmek istiyordu, lanet olsun! Tek nefes bile almadan yüz tane cümle kurmuştu "Tanrı Malcolm'ın yardımcısı olsun" diye düşündü "Bu kadın sadece konuşarak bile bir adamı çıldırtabilirdi." Yine dürüst olmak gerekirse düşündüğünden daha iyi bir yol arkadaşı olduğunu kanıtlamıştı. Dört gündür neredeyse hiç aralıksız at sürmelerine rağmen bir kez olsun yakınmamış, her ne kadar aksi gibi görünse de Breannen'ın talimatlarını dinlemiş ve o yatacak yer ayarlarken Kylianne'de yemek işini üstlenmişti. Yine de bu Glenna'nın ve kendinin sadakatini çaldığı gerçeğini değiştirmiyordu ayrıca kadın Malcolm'a inanılmaz bir nefret besliyordu. Gerçi Leydi Glenna'nın sadakatini çalmamıştı, Leydi onu kendi isteği ile Kylianne'e teslim etmişti. "Tanrım aklından ne geçiyordu Glenna!" diye düşündü "Bir büyücüye nasıl güvenebilirsin?"

Orman BüyücüsüHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin