21

9.8K 513 50
                                    

Bir ayın dolmasına tam bir hafta kalmışken, Kartal'ın evinde, başı dizimde televizyona bakıyorduk. Parmaklarım onun kahvenin en koyu tonu olan, yumuşak saçlarında dolanırken o, televizyondaki futbol maçını gözleri ile takip ederek sigarasını içiyordu. Gözlerimi televizyona dikip, saçlarını okşamaya devam ederken esnemişti.

"Uykun mu geldi?" Gözlerini bana çevirip, anında tebessüm ederken irkilmiştim. Gülüşü her zaman bu kadar güzel miydi diye düşünmeden edemiyordum.

"Mayıştım." Parmaklarımı saçlarından çekip, tebessüm ettiği için kırışan dudak kenarına sürmüştüm. İçimde anlam veremediğim bir duygu vardı, kalbimin hızlı çarpmasına sebep olan bir duyguydu bu. Bileğimi tutup, önce dokunduğum parmağımı, sonra diğer parmaklarımı tek tek öpmüş ardından burnunu avuç içime bastırıp, derin bir soluk çekmişti içine.

"Çok güzelsin amına koyayım ya, içim gidiyor."

"Kartal." Her kelimesi ile bana eziyet etmek istiyor gibiydi. Doğrulup, beni bir hamlede kucağına çekmiş ve bu sefer burnunu boynuma bastırmıştı.

"Ölecek gibi hissediyorum. Güzelliğin beni öldürecek."

"Salak salak konuşma." Saçını hafifçe çektiğimde boynumdan ayrılmıştı. Gözleri ışıldıyordu neredeyse.

"Nasıl dayanmışım 2 yıl, şimdi 2 saat görmesem ölecek gibi oluyorum."

"Eğer 2 yıl önce çıksaydın karşıma şu an ilişkimizin ikinci yılını kutluyor olurduk."

"Harbi mi?" Gülerek kafa sallamış ardından dudaklarımı sakallarına bastırmıştım. Aynı saniye guruldayan karnım bütün ortamın içine ederken, utançtan yanaklarım kızarmıştı.

"Hadi bir şeyler yiyelim." Ayağa kalkıp, parmaklarımızı birleştirmiş ve beni mutfağa sürüklemişti. Ev büyüktü ve ben bir yerden diğerine giderken yoruluyordum.

"Tek başına sıkılmıyor musun bu evde?"

"Tek değilim ki, genelde adamlarım içeride oluyor." Zıplayarak tezgaha oturup, dolaptan bir şeyler çıkaran Kartal'ı izlemeye başlamıştım.

"Sürekli kimi vursak diye mi konuşuyorsunuz?"

"Aslında sen bana yüz vermeden önce içip, onlara seni anlatıyordum. Korkudan sıkıldıklarını söyleyemiyorlardı." Gülerek söylediği şey ile bende kıkırdamıştım.

"Çok küfür ediyor muydun bana?"

"Asu ile yakın olduğun her gece kör kütük geliyordum eve. Sinirden kendimi alkole veriyordum, haliyle biraz küfür etmiş olabilirim." Yutkunup, bakışlarımı etrafta gezdirmiştim. Bazı şeyleri öğrenirse sakin kalmayabilirdi.

"Noldu?"

"Hiç, çok acıktım. Hızlı yap." Yaptığı ekmek arasını bana uzattığında büyük bir ısırık almıştım. O benim yemek yememi izlerken sadece sigara içmek ile kalmıştı. Ağzıma son lokmayı attığım an tekrar esnediğinde tezgahtan inmiş ve bu sefer elini ben tutmuştum.

"Hadi yatalım artık, sabah işe gideceksin."

"Umarım uyuyabilirim." Sırıtarak kalçama sert bir şaplak attığında gözlerimi devirmiştim.

"Uyursun, uyumazsan misafir odasına giderim." Odaya girip, yatağa yattığımda anında yanıma yatmış ve beni göğsüne çekmişti.

"Mecbur uyuyacağım o zaman. İyi geceler gülüm." Dudaklarını saçlarıma bastırdığında mırıldanarak gözlerimi kapatmıştım. Hiç uykum olmasa bile sıcaklığı uykumu getirmişti.

Bu bölüm yumuş yumuş oldum🥺🥺

KARTAL -GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin