Beklenmedik Sonuç

14.4K 679 84
                                    


"Buranın sahibi kim?" Dışarıdan gelen kalın erkek sesi ile kaşlarımı çattım. Hızla önlüğümü çıkartarak mutfaktan çıktığımda. Az önce sipariş götürdüğüm adamın masasından kalkmış, ayakta dikildiğini fark ettim. Etrafta göz gezdirdiğimde mahallelinin de meraklanmış kafenin boydan boya olan camlarından içeriyi izlediğini gördüm. Derin bir nefes alarak bakışlarımı kaba herife çevirdim. "Beyefendi bir sıkıntı mı vardı?" Bir kaç saniye bana boş boş baktı. "Bu pastayı kim yaptı?" Kaşlarımı çatarak tabağa baktım. Gözlerimi tabaktan ayırdığımda bakışlarımı adamın gözlerine kilitledim. "Ben yaptım."

Adam çatılmış kaşlarını havaya kaldırdı. "Bu" Parmağı ile tabağı işaret etti. "Pastayı sen yaptın yani." Başımla onayladım onu. "Sen garson değil miydin?" Sesi yumuşak çıkmaya başlamıştı gerizekalının. "Değildim." Elimle etrafı işaret ettim. "Gördüğünüz üzere burası butik bir kafe. Hem müşteriler ile ilgileniyor hemde siparişleri hazırlıyorum." Sesim oldukça sinirli çıkıyordu. Normalde sakin bir insandım ancak bu adam... Hem kaba hemde sinir bozucuydu.

Annem telaşla içeriye girdi. Bakışlarımı karşımda dikilen adamdan çekerek anneme yönelttim.  Bakışları bir benim birde karşımdaki adamın üzerinde mekik okuyordu. Beni  korumak istercesine  bir çırpıda arkasına aldı. Ben anneme şaşkınlıkla bakarken. "Siz beyefendi. Ne hakla benim kızımın kafesinde onunla bağırarak konuşabiliyorsunuz?"

Adam gergince yutkundu. Az önce benim gözlerime korkusuzca bakan adam annemin gözlerine bakamıyordu. Annemi bugün iyice öpecektim. Helal olsundu. Adamdan ses soluk çıkmayınca annem, "Sizinle konuşuyorum beyefendi. Beni duyuyor musunuz?" 

Adam cebinden cüzdanını çıkardı. Annem, ben hatta ve hatta mahalleli ve az önceki öğrenci grubu dahil hepimiz adamın ne yapacağını bekliyorduk. Cüzdanından bir kart çıkardı ve annemin arkasında ki bana kartı uzattı.

"Az önceki yersiz tepkim için sizden ve annenizden çok özür diliyorum." Bakışlarını yere sabitledi. "Sadece fazla heyecanlanmıştım. Tekrardan özür dilerim." Bakışlarını benim şaşkın bakışlarıma kilitledi. "Az önce size uzattığım kartta numaram ve bilgilerim bulunuyor. Buraya çok uzak olmayan bir pastanem var. Dediğim gibi orada bilgilerim yazıyor." Ensesini kaşıdı. "Sizde isterseniz tarifinizi sizden satın alabilirim. İstediğiniz  meblağ ne kadar olursa olsun vermeye hazırım." Cüzdanından para çıkartarak menünün arasına sıkıştırdı. Elini kaldırdı. "Hoşça kalın." 

Adam arkasını dönmüş uzaklaşırken bana kal gelmişti. Şaşkınlıktan ne diyeceğimi bilemiyordum. Ne olmuştu az önce?

Annem çatık kaşları ile bana döndü. Şaşkın bakışlarımla anneme baktığımda annem kendi kendine mırıldandı. "Akıllısı bizi bulmuyor Allahım! Sen sabır ver bize." Kartı işaret etti. "Kimmiş bu denyo?" Kartta ki yazan isime baktığımda ağzım şaşkınlıkla açılmıştı. "Ne oldu kız?" Ben hala karta boş boş bakarken annem kartı elimden çekip aldı. "Ulaş Kordel? Kim ki bu sen niye şaşırdın bu kadar?"

Kendime geldiğimde, "Anne sana iki gün önce bahsetmiştim hani. Bir adam var demiştim, yurtdışında çok iyi bir gastronomi bölümünde okumuş, sonrada buraya gelmiş ve ülkenin bir çok ilinde pastane şubeleri açmış demiştim. Hatırlıyor musun?"Bir kaç saniye düşündükten sonra, "Hatırladım, hatırladım da bu adam o adam mı şimdi?" Başımla onayladım. "Ekranda daha yakışıklıydı. Efendi bir çocuk gibi duruyordu. Tanıyamamışsam demek ki."

Annemin laf sokuşuna hafifçe gülümsedim. Annem elini omzuma attı. "Kafana takma tamam mı?" Başımla onayladım ve tebessüm ettim. "Takmam. Hem bu olay işime bile geldi. Tabii bağırmasa ve güzel bir üslup kullansa çok daha iyi olacaktı. Ancak şu yönünden bakarsak, tarifimi satın almak istiyor. Benim tarifim ünlü bir pastane' nin her şubesindeki  menüde yer alacak. Bu çok güzel bir şey."

"Sen öyle diyorsan Bade' m öyledir." Omuzlarımdan tuttu ve sıkıca sarıldı bana. Birbirimizden uzaklaştığımızda, "Ben esnafa önemli bir şey olmadığını anlatayım. Meraklanmışlardır şimdi. Sende şu yeni tarfinden öğrenci müşterilerimize de ikram et." 

"Tamamdır." Annem kafeden ayrıldığı sırada bende derslerini böldüğümüğüz için öğrencilerden özür diledim. İçeriden yaptığım pastadan birer dilim tabaklara koyarak öğrencilerin yanına ulaştım. 

"Tekrardan özür dileriz." Tabakları önlerine bıraktım. "Müesesemizin ikramı" Kızlardan bir tanesi gülümseyerek, "Sorun değil. Sonuçta sizin hatanız değildi." Masadakilerde onu onaylamıştı. "Afiyet olsun." diyerek yanlarından uzaklaştım.

Tuhaf bir gün olmuştu. Açıkçası böyle bir şey olacağını tahmin bile edemezdim. Ama mutluydum. Tarifim satın alınıyordu. Telefonumdan bildirim sesleri geldiğinde şortumun cebinden telefonumu çıkardım. 

Bu sırada çoktan mutfağa vardığım için tezgaha yaslandım. Bilinmeyen numaradan mesajlar?

0534: Merhaba ben Ulaş.

0534: Kafenizde ki adam.

0534: Gerçekten çok özür dilerim. Öyle bir tepki vermeyi gerçekten istemezdim.

0534: Sadece tarif...

0534: Eski zamanlarda tattığım bir lezzete benziyordu. Kendimde değildim. Heyecanlandım. 

0534: O anın heyecanıyla sesimi fazla yükselttim.

0534: Tekrardan özür dilerim Bade hanım.

0534: Numaranıza kafenizin iletişim bilgilerinden eriştim. Ve sizden küçük bir ricam var. Rica etsem annenize benim yerime sıkıca sarılabilir misiniz?


Merhabalar.  Nasılsınız?

Ters köşe yaptım birazcık. Kız kardeşim ne olacağını anlatmam için çok ısrar etti. Ancak meraklanması için anlatmamıştım. Artık rahata kavuşabilir.

Bölümün sonunda  Ulaş' ın yazdıkları ve özürü sizce?

Neysee kendinize çok dikkat edin.

Yeni bölümde görüşmek üzeree.

Neyin Nesii??-Ara VerildiWhere stories live. Discover now