2.Bölüm Acı kan

11 16 9
                                    

Biliyorum şimdi diyeceksiniz ki daha 2. Bölümden neyin kafası ki oy sınırı koyuyorsun diyeceksiniz ama oy sanırım önerilenlere girmesini sağlıyor ve ben çok kişi tarafından okunmasını, belki bir ihtimal belli olmayan detaylar ile bazı insanlara iyi gelmesini istiyorum. Bu yüzden oy sınırı ilkten 5 olsun. Bence yaparsınız ha? Mutlu etmek o kadar zor değil sonuçta hem size de bana da bir zararı yok para da almıyor :)

5-5-5-5-5 beş istiyorum lütfenn :)

Neyse bölüme geçelim iyi okumalar umarım beğenirsiniz. Beğenirseniz önermeyi de unutmayın haa. Birde yorum atmak isterseniz çekinmeden atın BDOABFOQBF

"Güçlü insanlar sırtından vurulur."

~Bölümde geçen şarkı yukarıda~

Günlerden pazar ve ben kafayı yemek üzereyim, çünkü yanımda arkadaşım hatta kardeşim olacak olan 5 şahıs var ve hepsi kafamı ütülüyor.

Cumartesiye kadar 2 cinayet işlemiş ve bolca araştırma yapmıştım. Garip bir şekilde eymen de fazla rahatsız etmemişti. Araştıdığım kadarıyla hatta direkt kesin olarak eymenin kız kardeşi Eylem tam bir sosyete kızıydı. Sürekli arkadaşları ile mekan mekan geziyor, zenginliğin tadını çıkarıyordu. Öğrendiğim bilgilerden yeni bir tanesi ise şuydu ki çocukların hiçbiri ailesi ile yaşamıyordu ve resmi toplantı, davet gibi yerler dışında pek bir araya gelmiyorlardı. Eymen ve diğer abisinin yönettiği şirketler miras yoluyla onlara geçmişti yani anne ve babaları kendi isteğiyle vermemişti. Ne olduğunu biraz daha araştıracaktım ama şimdi kızlar ile bir plan devreye sokmam gerekiyordu. Çocuklar benim için yine araştırma yaparken biz plan düşünüyorduk.

O düğün'e bir şekilde katılacaktım zaten ama benim daha yakına girmem gerekiyordu. Çözüm olarak ta en parlak fikri Ebrar vermişti bana.

Şimdi ise hepimiz evdeydik, kızlar benim odamdaki yatakta bağdaş kurarak dergi karıştırıyor, ben ise makyaj masasında oturuyordum. Makyaj yapacaktım.Normal makyaj değildi tabiki.

Amacım kılık değişerek Eylem'e yaklaşmak ve düğüne davet ettirmekti. Biraz zor olacaktı ama ben yapardım. Bu sayede bir taşla iki kuş vurmuş olacaktım. Eylem bugün tek başına alışverişe çıkacaktı ve bizde onunla aynı mağazaya gidecektik. Çocuklar eylemin kartını bozacak, bende kibar biri gibi onun yerine aldığı herhangi birşeyi ödeyerek onunla tanışacak, sonrada yakınlaşacaktım.

İlk önce saçlarımı gerçek saçlardan yapılan peruğumun altında gözükmeyecek şekilde topladım ve ardından peruğumu taktım. Doğal, alacalı ama genel olak kızıl bir ton tercih etmiştim ve beyaza yakın buğday tenime çok yakışıyordu. Saçlarımı yaptıktan sonra sıra lense gelmişti. Aslında enson takmak istiyordum ama gözüm sulanır ve akarsa makyajımı bozacağı için şimdi takmam gerekiyordu. Lens kutusunun kapağını açtım, içinden yeşil lenslerin birini çıkardım ve sağ gözüme taktım. İkinci lensi de sol gözüme taktığımda ellerim ile gözlerimi yavaşca ovuşturdum. Bayağı yakmıştı.

Sırada makyaj vardı.
Sade bir makyaj yapmayı düşünüyordum aslında. Biraz plastik de sayılabilirdi ama gören doğal sanacaktı.

Plastik makyajla yüz hatlarımla ufaktan oynadıktan sonra yüzümdeki lekeleri ve kolumdaki dövmeleri kapattım. Göz kapaklarıma açık tonda bir far uyguladım, yanaklarıma hafif allık sürdüm sonrada maskara sürdüm ve eyeliner çektim. Son dokunuş olarak makyajın en dikkat çekici parçası olan kırmızı ruju sürdükten sonra işim bitmişti. Kızlara döndüğümde onlar çoktan hazırlanmış oldukları için hala dergileri karıştırıyordu ve bir yandan da sohbet ediyordu. Allahtan birbirlerine ufak değişiklikler yaparak önceden hazırlanmışlardı. (Lens ve yüzünü gizleyecek kontüre benzer şeyler. yani peruk yok)

Savaşın DansıWhere stories live. Discover now