Kayıp

14.1K 1K 485
                                    

....

Kafamda türlü düşünceler dolanıp dururken bu son yaşananların yorgunluğu beni fazlasıyla yormuştu.
Aslında kendime itiraf etmekte güçlük çektiğim şey haklılık payı en yüksek olan düşüncemdi ama hayır!Bunu asla kendime itiraf etmeyecektim.

Her şey berbat bir hal alıyor.Umudumu yitirmek üzere oluşum beni büyük bir yıkıma doğru sürüklerken benim mesaj beklediğim adamın yazmayışı tutunacak dal falan bırakmıyor.

Aklıma altı ay öncesi geliyor.Bir düzenim vardı.Hayatım fazla sıradan bir şekilde ilerliyor ve dershaneye gidip istediği bölümü kazanmak için çabalayan bir ben hatırlıyorum.Arkadaşlarıyla ayrı kalınca canı sıkılan, onlarsız bir dakika bile duramayan ben şu anki hesaplamalarımla tam olarak üç aydır  ne Açelyayla ne de Furkanla konuşmuştum.
Ve onları çok özlemiştim.

Düşünsene aynı şehirdesin ama bir adamla hayatını paylaştığından beridir tanıdıklarına hasret kaldın,
hayallerine veda ettin ve belki de en önemlisi kim olduğunu unuttun...

Derin bir nefes alıp verişim göğüsümü olabildiğince kabarttığında dışarıyı izleyen gözlerimi kucağımdaki ellerime çevirdim.

Sıkılmaya başladım.Her şeyden ve herkesten.Sanırım bir süre yalnız kalmaya ihtiyacım var.Ondan sonrasına sonra bakarız.

"Zaman geldi."

Gözlerimi kapatıp odağımı aradım.En sonunda bulduğumda gözlerimi açtım ve yorulmuş beni bir kenara bırakıp gözlerimi, sokak lambasının ışığıyla parlayan yeşillere çevirdim.

"Karşındaki adam fazla tehlikeli biri.Unutma Nazlı Bilensin ve alacağın dosyayı teyit ettirmen lazım.Yoksa hiç bir şey yapa-"

"Daha ne kadar kafa ütüleyeceksin Fayso?Anladık herhalde.Tam olarak yedinci söyleyişin."

Dememle bir nefes verip "peki."diye mırıldandı."Dikkatli ol."

"Unutma,tehlikeli biri."arabanın kapısını açtığımda omuz üzerinden şöyle bir yeşillere baktım.

"Tatlım ben belanın kendisiyim."

Sanırım çoklu kişilik bozukluğu sendromuna doğru adım adım ilerliyorum.Rolümü ne de güzel yapıyorum böyle.

Göz kırptığımda dudakları gerilip genişçe gülerken arabanın kapısını kapatıp siteye doğru adımladım.

Hadi bitirelim şu işi.

Elimdeki çantayı sıkı sıkıya tutarken bahçe kapısını açıp sitenin içine girdim.Rahattım çünkü üç kilometre ötedeki sitenin tepesinde Fırat abim beni izliyordu.

Bundan faysonun haberi yoktu.Faysal sadece kendisiyle çalıştığımı zannederken aslında bizimkiler perdenin arkasındaydı.

Olay basitti.

Faysalla olan plan dün sabah erken saatlerde planlanmış ve akşamına ise plan üzerine detaylar bizimkiler tarafından çizilmişti.

Geceden beri gözüme uyku girmemişti.Annem sürekli kahve yapmış bizi ayakta tutmak için çabalamıştı.Babam, Fırat abim,ben,Doğan,Yiğit ve karakoldan bir adamla her şey en ince ayrıntısına kadar düşünülmüş ve konuşulmuştu.

Tüm olay bende bitiyordu.Ben sorun çıkarmazsam plan olduğu gibi işler ve BAM! Halit müebbet yiyerek içeri girerdi.Ondan sonrası Faysala kalmış bir şey.Öldürürse öldürsün canı cehenneme.

Dershane Hocam Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin